✨Nasılsınız kuzularım?
✨Oruç nasıl gidiyor? Zorlanıyor musunuz?
✨Bence gayet güzel ve okunabilir bir bölüm oldu. Tabi bölüm bitiminde lütfen siz de fikirlerinizi sunarsanız sevinirim😘
✨Yeni kapağımız nasıl olmuş bu arada. Herkes bu tarz bir şey yapıyor,ben de uydum bu akıma⛅
✨Buraya da başlama saatini alayım⏰
Multi:Aral
🍓İyi okumaallaaaar
derenelifcik' e ithafen
....
Gürültülü bir şekilde açılan kapı ile Aral'ın sözü maalesef yarıda kesilmişti. Halbuki en can alıcı noktayı anlatmaya daha yeni yeni başlamıştı. Bu yüzden gelen kişiye oldukça sinirlensem de aklıma az önce odaya gelen adamın söyledikleri gelmişti. Yani şu an odada bulunan kişi ya da kişilerden biri patronun ta kendisi olabilirdi.
Bu patron dedikleri kişinin normal bir patron olmadığını bildiğimden dolayı da epey bir korkmuştum. Sonuçta Aral yanımda dahi olsa onun da elleri ve kolları tıpkı benimki gibi bağlıydı. Allah'ım ne olur başıma daha fazla bir şey gelmeden bu içinde temiz oksijene dair bir kırıntı bile bulunmayan yerden çıkayım. Ben içimden sessizce kurtulmak için dualar ederken de gözlerimde hissettiğim baskıyla bir anlık ürpermeme engel olamamıştım.
Zaten sonra da bana dokunan ellerin baskısı gözüme bağladıkları bez parçasının üzerinde son bulunca gözlerimi açacağını anlamıştım. Sanki dizi çekiyormuşuz gibi her hareketini ağır çekimde yaptığı için gözlerimi açması da baya bir uzun sürmüştü. İşin tuhaf tarafı ise bunları yaparken beklediğimin aksine daha yüzünü bile göremediğim adam,tek bir kelime bile dahi etmemişti. Açıkçası şu patron denen kişinin kim olduğunu fazlasıyla merak ediyordum ve şimdi onu görme zamanı gelmişti.
Uzun süredir bağlı olduğu için karanlığa alışmış olan gözlerim,bir anda aydınlığa geçiş yapınca ufak bir bozguna uğramıştı. Haliyle de ışığa tam olarak alışmam biraz zamanımı almıştı. Sonra bakışlarım çok uzağa gitmeden Aral'ın önünde duran adamda duraksamıştı. Hey,bu adamın elinde içi sıvı dolu bir şırınga vardı. Üstelik Aral'ın da tam önündeydi ve sanki ilk önce Aral'ın ona karşı bir hamle yapmasını bekliyor gibiydi. Aral da sanki aynı şeyi karşı taraftan bekliyormuş gibi bir milim bile hareket etmeden öylece duruyordu. Umarım,o ilaca benzeyen sıvı şey içimizden birine herhangi bir zarar vermezdi.
Patron diye tahmin ettiğim adama baktığımdaysa benim katil görünümlü birisi diye hayal kurduğum adamın hiç de öyle olmadığını görmüştüm. Ellili yaşlarında gözüken bu adamı dışarıda görsem ne kadarda tontiş birisi diyebilirdim o derece. Yani bu patron dedikleri kişi hepsinden daha masum ve temiz gözüküyordu. Tabi gözleri dışında,çünkü gözlerinin içinde saklı olan sinsi duygular ta buradan bile belli oluyordu. Bu ölüm sessizliğini bozan kişi de görünüşünün aksine her konuştuğunda tehlikeyi rahatça hissedebileceğiniz patronun ta kendisiydi.
"Biliyor musun küçük kız? Aslında o avukat bozuntusunun sende ne bulduğunu anlamış değildim en başta. Nedeni ise seni gerçekten sevdiğini düşünmemdi"
Hey,bu adam avukat bozuntusu derken bahsettiği kişi Berke olamazdı değil mi? Sonuçta adaleti sağlayan bir insan olarak böyle mafya tipli insanlarla uğraşması son derece saçma olurdu. Yine de tam olarak bu konunun Berke ile ne gibi bir alakası olduğunu çözememiştim. Ne demeye çalıştığını sormak için konuşmaya başladığımda ise o da Aral'ın yanından uzaklaşmış ve benim tam dibimde çömelerek durmuştu. Tabi elindeki şırıngayı da bir an olsun bırakmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUN DIŞI✓
ספרות נוערHer şey,koca bir tesadüf gibi görünen ama aslında karmakarışık bir oyundan ibaret olan o geceyle başlamıştı...Bakışlarıyla bile karanlığa fısıldayan adam,güçlü ama bir o kadar da narin bir kelebek sayesinde ölümün pençelerinden son anda kurtulmayı b...