bangtan reaction

🍃 34

• migreniniz olduğunda size bakarlar

Seokjin
-
Jin eve geldi, sessiz dairenizde sizi aramaya başladığında gördüğü manzara sayesinde neşeli tavrı kaybolmuştu. Tüm perdeler kapalıydı, ışıklar sönüktü ve hiçbir yerde ses duyulmuyordu. Jin, bulunabileceğiniz her alanı incelerken kaşlarını çattı, . Sonunda , yatak odanızın kapısını sessizce açarken mağlup bir iç çekti ve orada sizi, yatağın üzerinde yatarak, ağrının yoğunluğundan dolayı yorgun düşmüş bir halde buldu. Kalbi, gözlerinin önünde ortaya çıkan sahne yüzünden ağrıyordu.
Yavaşça size yaklaşırken yumuşak bir şekilde konuştu, en ufak bir beklenmedik gürültü ve hareketin sizde ciddi bir acıya neden olacağından endişe ediyordu. Ona baktığınızda, yanaklarınız yardım etmeye çalışmayan ilacın bir sonucu olarak gözyaşlarıyla ıslandı. Jin o yerde ne kadar süre kaldığını sorarak fısıldadı fakat
yanıt verecek enerjiniz yoktu, sadece gözlerinizi sıkarak ve tuttuğunuz yastığa tutunarak durdunuz.
Jin'in sizi kucaklaması için bir ipucuydu ve işte tam da burada sizi kucağına doğru çekmişti.
Göğsüne kıvrıldınız. Jin, mümkün olduğunca rahat olmaya çalıştığınızı fark etti. Açıkçası umursamadı, ifade ettiğiniz duyguları anladı. ağrının şimdilik hafiflemesi için kafa derisinize masaj yaptı. Gözyaşlarınız ve migreniniz bir an için varlığını durdurdu ve siz farkına varmadan, Jin'in kollarında uyumuştunuz. "Yakında daha iyi hissedeceksin , prenses"

Yoongi
-
Yoongi saatlerce çalıştığı için dikkati dağılmıştı, bu da varlığınızı neden anlamadığını açıkladı.
Sen ve Yoongi yatakta bir battaniyeyi sarılarak paylaşıyordunuz, perdeler kapalı, ışıklar kapalı ve oda sessizdi. Gözlerin kapalıyken, Yoongi'nin senin yanından ayrılırken odada bıraktığı bazı homurdanmalarını duymak sana acı verdi. Muhtemelen migreninin farkında bile değildi. Sadece daha fazla ağrıya neden olacağı için hayal kırıklığına uğramıştınız.
Aradan henüz fazla bir zaman geçmemişti
Yoongi, kulaklıklarını masasına yerleştirdi, paylaşılan odanızda sessiz hıçkırıklar duyduğunda onun odak noktası yazmak için uğraştığı şarkı yerine hemen size çevrilmişti , ayağa kalkmadan önce saçlarını karıştırdı ve sana giden kısa yolu seçti. Kapıyı açtığında, gözleri battaniyeyle ve yastıklarla çevrili siluetinize kilitlendi. . Açık bir şekilde arzularınız hakkında konuşan biri değildiniz; bu haliniz Yoongi'de bir geçişi tetikledi ve onunla birlikte olmak istediğinizi anladı ama işini kesmek isteyeceği en son şeydi böylelikle yanına giderek onu rahatsız etmek istememiştiniz.
Yoongi'nin kalbi, önemli ağrılar nedeniyle Yoongi'nin varlığını bile fark etmemiş olan size yaklaşırken battı. Sessizce, sizi çevreleyen yastıkları hareket ettirirdi. Gözleriniz açıldıktan sonra, görmeniz gereken ilaç karşınızda duruyordu. İkiniz de, konuşmadınız. Kollarını dikkatlice etrafına sardığında alnını öptü ve fısıldadı, "Üzgünüm bebeğim."

Hoseok
-
Pratik , başlangıçta tahmin edilenden daha uzun sürmüştü ; bu hoseok'un odaklanamamasının bir sonucuydu. Mola sırasında migreninizin olduğunu ve eve geldiğinde akşam yemeğinin hazırlanmasını beklememesi gerektiğini söyleyen bir mesaj atmıştınız.
Mesajınızdan sonra Hoseok, daha sık hata yaptığını, acılarınızdan habersiz olan tüm üyeleri üzdüğünü fark etti. Hoseok da onları endişelendirmek istememişti çünkü sana çok yakın oldukları için en az hoseok kadar endişelenmeye başlayacaklardı. Hoseok Basitçe provaları hemen bitirmek için pratik yapmak istedi, böylece sana bakmak için eve koşabilirdi.
Hoseok resmen gidebildiğince, çabucak şirketten ayrıldı ve mümkün olan en kısa sürede eve döndü. Migrenlerinizin her zaman korkunç olduğunu ve genellikle sizi yatağa bırakacaklarını, hareket edemeyecek duruma geleceğinizi veya genel olarak kendinize bakamayacağınızı biliyordu. Hoseok her zaman biraz hasta hissettiğinizde yanınızda olmuştu, bu yüzden birkaç saat yanınızda olmamanız onun ruh halini öldürdü. İlaçlarınızı alıp almadığınızı merak ederek, sessizce eşyalarını bırakıp iç çekti. Büyük olasılıkla ilaçlarınızı almamıştınız.
Hoseok, dokunmadığınızı bildiği ilaçları alarak odanıza getirdi. Yatağınızda dinleniyordunuz fakat, uykuda değildiniz, acı nedeniyle dudaklarınızdan kaçan sessiz mırıltılar odayı dolduruyordu. Yanınıza oturarak gözleri gözlerinize odaklandı. Endişesini gözlerinde görebiliyordunuz ve sonra elindeki ilacı fark ettiniz ; kaşlarını çattı ve, eğer uyursan yanında uyurken hafifçe uzanacaktı,
" Yakında uykuya dalarsan bu ilacı almanı istemeyeceğim."