bangtan reaction

🍃 12

🌻 hayranı olduğunuz van gogh'u gösterirsiniz

-

Seokjin
-
" baksana jin , o mükemmel değil mi?"
tüm hayranlıkla televizyona bakarken sordunuz.
Sizi başıyla onayladıktan sonra onun da hayran kaldığını belirten bir ses tonuyla  konuşmaya başladı.
" onun hakkında bu kadar çok şey bilmiyordum fakat hayatı sanırım bana artık ilham kaynağı olacak "
Gülerek bakışlarınızı ona çevirdiniz.
" yani loving vincent izlemek güzel bir fikir oldu değil mi ?"
Gülümsemenize karşılık vererek sizi kendine çekti.
" güzel bir fikirdi sevgilim "

Yoongi
-
" hani şu tae'nin sevdiği adam mı?"
Başınızla onaylarken elinizde tuttuğunuz kitabı ona gösterdiniz.
" burada kardeşine yazdığı mektuplar var , benden sana ilham olacak bir kitap almamı istedin ve ben bundan daha güzel bir ilham kaynağı bir kitap bulamadım "
Bakışlarıyla kitabın en ince ayrıntısına kadar incelerken yanınıza adımlayıp kitabı elinizden aldı.
" mektuplar ne ile ilgili yazılmış ?"
" vincent yaşadığı şeyler sonrasında hep kardeşi theo'ya içindekilerini yazmış inan bana tüm mektupları eşşiz "
Siz bunları anlatırken o çoktan kitabın bir sayfasını açmış ve göz gezdirmeye başlamıştı.
" sevdim , bu denli özel bir şeyi bana veriyor olmanı daha çok sevdim "

Hoseok
-
" bu şarkı beni ağlatacak "
dediğinizde bakışlarını bilgisayar ekranından size çevirdi.
" neden sevgilim ?"
kulaklığınızın birini çıkarıp üzgün bakışlarınızla konuşmaya başladınız.
" çünkü şarkıda çok derin anlamlar var hoseok , mesela Vincent'ı yaşamı boyunca kimsenin anlamadığını fakat şu anda umarız ki anlayacaklarını vurguluyor bu beni derinden etkiliyor bu adama fazla hayranım "
Güzel gülümsemesiyle oturduğu sandalyeden kalkıp yanınıza geldi.
" bu kadar güzel duygulara sahip olman da beni çok etkiliyor y/n sen mükemmelsin."
Hala üzgün bakışlarınızı ona iletirken çıkardığınız kulaklığı alıp kendi kulağına taktı.
" ayrıca hayranı olduğun kişiler de özel mükemmel"

Namjoon
-
" bebeğim ?"
okuduğunuz kitaptan başınızı kaldırıp namjoon'a baktınız.
" efendim ?"
" kaç dakikadır sana sesleniyorum ama beni duymadın "
Oturduğunuz yerde dikleşerek bel ağrınızı hissetmeye izin verdiniz.
" kitap okuyordum sanırım kendimi fazla kaptırmışım"
Meraklı yüzüyle yanınıza gelirken ne okuduğunuza bakmaya çalışıyordu.
" ne okuyorsun "
" van gogh'un hayatını ve eserlerini tanıtan bir kitap , ilgi alanım olunca tüm iştahımla okumaya başladım işte "
Gülerek yanınıza otururken kitaba göz atmaya başlamıştı.
" pek araştırma fırsatım olmadı fakat starry night tablosunu biliyorum ve tabloda yatan harika detayları da zamanım olursa hakkındaki her şeyi de bilmek isterim "
Kitabı kapatarak ona uzattınız.
" o halde al bunu boş bulduğun anlarda okursun , ben zaten burada yazanları biliyorum sonra okusam da olur ama sen madem ki tanımak istiyorsun önce okuman daha iyi , van gogh'u ne kadar çok kişi tanıyıp severse o kadar iyi"
dedikten sonra yüzünüze en tatlı gülümsemelerinizden birini yerleştirdiniz.
" senin bu sanat tutkun sana daha çok aşık olmamı sağlıyor bebeğim ayrıca kitap için teşekkürler !"
Yanağınıza küçük bir öpücük bırakarak stüdyosuna geri adımlamaya başlamıştı.

Jimin
-
" görüyor musun jimin ne kadar zorluk çekmiş , inanamıyorum "
seni doğrulayan bakışlarla televizyona bakmayı sürdürürken bakışlarını ondan çekip belgeseli izlemeye devam ettin.
" Taehyung'un onu neden bu kadar çok sevdiğini şimdi daha iyi anlıyorum "
Sakin bir şekilde konuştuğunda kaşlarını çatıp tekrar ona döndün.
" hey! bende seviyorum bilmiyor musun "
gülerek sana döndüğünde hala kaşların çatık halde ona bakıyordun.
" biliyorum prenses bilmem mi beni uykumdan korktuğun için uyandırıp televizyon başına geçirmenden ve van gogh belgeseli bulduğunda izlemek için yarım saat bana yalvarmandan anlamıştım zaten "

Taehyung
-
" gerçekten arkadan the night cafe müziğini açman beni her şeyden koşardı tae çizeceğim şey yerine şarkıya odaklanıyorum "
gülerek söylediğin sözler üzerine sevgilinin bir cevap vermesini bekliyordun fakat beklentin yanıtsız kalınca başını tuvalinden yana çıkararak sevgiline baktın.
Gözleri kapalı elideki fırçayla şarkıya eşlik ettiğini görünce içten bir şekilde gülümsemiştin.
Usulca yerinden kalkıp ona doğru adımlamaya başladın.
" çok güzel değil mi ?"
elini omzuna koyarak söylediğin sırada gözlerini açıp sana bakmıştı.
" çok güzel ve çok özel "
onu onaylayan bakışlarla şarkıyı dinlemeye odaklandığında içinin kıpır kıpır olduğunu hissetmiştin.
" belki de Vincent'ı seven birini bulduğum için dünyanın en şanslı kızı olmalıyım "

Jungkook
-
" ne çizmen gerekiyor "
meraklı bakışlarınla ona bakarken sana cevap vermek için arkasına yaslandı.
" ayçiçeklerini "
Yüzünün aldığı şaşkınlık ve sevinç halleri onun sesli gülmesine neden olmuştu.
" Vincent çizeceksin yani "
" Vincent çizmeyeceğim onun bir tablosunu çizeceğim"
Tüm sevinçli halinden çıkıp kısık gözlerinle ona bakmaya başladığında yaptığı işten gayet memnun görünüyordu.
" şaka yapıyorum alınma bu kadar jimin hyung'u da geçtin "
" iyi çiz tek başına "
arkanı dönüp gitmek için yeltendiğinde kolundan tutarak bunu engellemişti.
" tamam özür dilerim hadi gel de bana hem tablo hem de ressam hakkında bilgi ver "
Tekrar gülümseyerek ona döndüğünde hiç beklemeden söze başladın.
" bak şimdi bu ayçiçekleri Vincent'ın en ünlü tablolarından biri ve ayrıca benim de en sevdiğim tablolardan biri ..."