Roséanne Park Chaeyoung
Sınıfa girdiğimde Baekhyun' u gördüm. Tae' yi dürttüm. "Yanında ki oturan arkadaş gelmiş mi?"
"Hayır gelmemiş." İşte bu çok güzeldi. Artık Tae' nin yanında oturacaktım. Çantamı sıraya koyup oturdum. "Sınav kaçıncı ders?"
"Dördüncü ders." Başımla onayladım. Bu sınavıda elimden geldiğince iyi yapacaktım.
Şimdi ki dersimiz edebiyattı. Ve sınav sonuçlarımızı öğrenecektik. "Sınav sonucumu çok merak ediyorum." Tae bu halime güldü. "Rosie bak ne diyeceğim." Merakla Tae' ye baktım.
"Seninle kanka olalım." Diyeceği şey bu muydu yani? "Hatta Jungkook ile de kanka ol sen. Ya da hayır hayır!" Tek kaşımı kaldırıp ona baktım. Sırıttı. "Sevgili olun siz." Şaşkınlıkla Tae' ye baktım.
"Ne diyorsun sen be!?" Kafasına vurmuştum. Hak etmişti ama. "Ne dedim sanki ya." Surat asıp bana arkasını döndü. "Ya küsme." Önüne çevirmeye çalıştım ama hayvan gibi kuvvetliydi. "Küsme kankam. En sevdiğim kankam." Cidden iğrenç.
Ben bunları söyleyince önüne döndü. "Küsmem ama tribimi yersin." Göz devirip önüme döndüm. O sırada edebiyat öğretmeni sınıfa girmişti.
Tek tek notları okuyordu. "Park Chaeyoung." İsmimin söylenmesi ile ayağa kalktım. "Beni çok şaşırttın Chaeyoung. Aferin kızım 90 almışsın." Şu an sevinçten herkese sarılabilirdim. Önünde eğilip yerime geri oturdum.
Benim birine sarılıp sevincimi atmam gerekiyordu. Tam Taehyung' a sarılacaktım ki engel oldu. "Bana asla sarılamazsın. Sarılmayı sevmem. Teneffüste Jungkook' una sarılsın." Dedi sırıtarak. Yüzümü buruşturdum. Jungkook' um mu? Ne alaka?
«...»
Zil çalmıştı ve ben yine Jungkook' u arıyordum. Ona bu müthiş haberi söylemem gerekiyordu.
Odasına girip kapıyı kapattım. "Kapıyı çalsan daha güzel olurdu sanki." Omuz silktim. "Her şeyi boşver beni dinle. Müthiş bir haberim var." Ayağa kalkıp merakla bana baktı.
"Tanrım! Jungkook ben edebiyattan 90 aldım!" Sevinçle zıplamaya başladım. Sanırım sarılacaktım ben.
Jungkook' un da beklemediği bir anda kollarımı boynuna doladım. "Teşekkür ederim." O da kollarını belime doladı. "Ben bir şey yapmadım. Sen kendin başardın." Yani birazcık ben kendim yapmış olabilirdim ama onunda payı büyüktü.
"Hadi ayrıl artık. Burada yakalanmak istemezsin değil mi?" Benden ayrılıp yanağımı sıktı. Surat astım. "Asma o güzel suratını. Evde istediğin kadar sarılırsın." Ben söylediklerini sindirmeye çalışırken o odadan çıkmıştı. Güzel suratım? Evde istediğim kadar sarılabilirim?
Odadan çıkıp sınıfa gittim. Taehyung beni gördüğünde sırıtmaya başladı. "Sarıldın mı?" Söylemese miydim acaba? Söyleyeyim ya en fazls dalga geçer. "Sarıldım." Utançla sıraya oturup başımı sıraya yasladım.
"Ne utanıyorsun be! Kankanım ben senin." Surat asıp yandan bir bakış attım.
«...»
"O soruyu boş bırakmasaydım hepsini doğru yapıyordum o zaman değil mi?" Jungkook başını salladı. "Ah Tanrım!" Kendimi yatağa atıp depinmeye başladım.
"Chaeyoung dikkat e-" Jungkook bir anda yanıma geldiğinde kendimi onun kucağında buldum. Az önce ne olmuştu? "Biraz dikkatli olsana." Beni yavaşça yere bıraktı. Ben daha olayı anlamamıştım. Sanırım düşeceğim sırada Jungkook beni tutmuştu.
Yerden kalkıp tekrar yatağa oturdum. Odaya Taehyung girdiğinde ikimizde ona baktık. "Ne? Ne bakıyorsunuz?" Başka tarafa bakmaya başladım.
"Size çok güzel bir haberim var." Merakla ona baktım. "Doğum günü partisine gidiyoruz!"
...
⚡Sizce gidecekler mi partiye? Giderlerse neler olacak? Tahminlerinizi alayım.
⚡Sizleri seviyorum. Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen. I Purple You 💜
By:Tina
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✔️°Make İt Right° » Rosékook✔️
FanfictionAy ışığı altında uyuyamadığım bir gece Ne kadar beklersem bekleyeyim, gelmeyeceksin Yanımda boşluk var Artık yalnız olmaya yabancılık duymuyorum... JJK×PCY