Roséanne Park Chaeyoung
"Kızım hadi güzelce giyin. Az sonra gelecekler." Göz devirip yataktan kalktım ve dolabımın önüne geldim. Annem de kapıda beni izliyordu. "Ne giyeceğim?" Ne kadar istemesem de annemi kıramıyordum işte.
Yanıma geldi ve dolaba baktı. Gözleri beyaz elbisede geziniyordu. Onu almaması için dua ediyordum. "Bunu giy bakalım." Of ama ya!
"Bunu giymesem olmaz mı?" Kafasını sağa sola salladı. "Olmaz. Zaten dolabında ki tek elbise bu."
"İlla elbise mi giyeceğim?" Başını salladı. İyi bir kere elbise giysem ölmem değil mi?
Annem çıktıktan sonra bende üstümü değiştirdim. Elbiseyi giyip aynanın karşısına geçtim. "Güzelmişim be." Kendi kendime gülüp odadan çıktım. Annemin yanına gittiğimde iki gıcık şahısla karşılaştım. Birisi başta olmak üzere TaeHyung diğeri ise Jeon Jungkook? Onun burada ne işi vardı?
"Kızımda geldi işte." Bütün gözler benim üzerimde toplandığında Jeon kaşlarını çattı. Sanırım o da beni beklemiyordu. Annemin yanına gidip hepsine selam verdim. "Kızım bu Taehyung kardeşi Jeo-"
"Jeon Jungkook. Bizimde ingilizce öğretmenimiz." Dedim ona bakarak. "Tanışıyorsunuz yani ne güzel."
"Hayır tanışmıyoruz. Daha bugün geldi zaten." Annem anlamışcasına kafasını salladı. Herkes masaya oturduğunda yemeklerimizi yemeye başladık. Büyük bi sessizlik varken bu sessizliği Bayan Kim bozdu. "Rosé ingilizcen iyi mi bakalım." Cevap vermeden sadece kafamı salladım. Yani iyi gibiydi. Tam iyi diyemezdik.
«...»
Yemeklerimizi bitirmiş büyüklerin sıkıcı konuşmalarını dinliyordum. Annemin kolunu hafifçe dokundum. "Odama çıksam olur mu?"
"Tae ve Jungkook ile çık." Bi onlar eksikti zaten. Koltuktan kalkıp hemen odama çıktım. Diğerleride arkamdan geliyordu. Kapıya geldiğimde diğerlerini bekledim. "Biraz bekleyin üstümü değiştireceğim." Odaya girip direkt şu lanet elbiseden kurtuldum ve rahat bir şeyler giydim.
Kapıya gidip açtığımda kaşlarımı çattım. "Tae nerde?"
"Tuvalete gitti." Kenara çekilip Jungkook' un geçmesine izin verdim. İçeri girip yatağımın yanındaki uzun koltuğa oturdu ve ayaklarını uzattı. Evet evet ayaklarını uzattı. "Kendi evindesin sanki." Sessizce söylenmiştim. "Ne dedin?"
"Bir şey demedim." Yatağıma yattım ve tavanı izlemeye başladım. Bunu çok yapardım. Kesinlikle saçmaydı. "Jungkook." Dedim yataktan kalkarak. O da kafasını arkaya yaslayıp bana baktı. Tanrım şu an çok tatlı görünüyo- ne diyorum ben ya!?
"Hiç öylesine seslendim. " Geri yattım ve düşünmeye başladım. Aklıma gelen soruyla geri kalktım. "Sana Jungkook diye seslensem sorun olur mu?" Kaşlarını çatıp bana baktı. "O ne demek? Benim adım Jungkook değil mi?"
"Ya öylede kızarsın diye şey yapmıştım." Of ne diyorum ben ya? "Okulda Jungkook diye seslenmeyeceksin herhalde?" Sen niye aklıma getirdin ki onu. Tabii ki de Jungkook diye sesleneceğim. "Okul ayrı." Sessizlik oluşmuştu ve bu sessizliği bozan kişi tabii ki de ben!
"Bir şey sorabilir miyim?"
"Hmhm." Biraz düşündüm ve soracağım şeyi toparlamaya çalıştım. "Kızar mısın bilmem ama acaba üvey çocuk olma ihtimalin yüzde kaç?" Sinirle bana döndü. Tamam kesinlikle kızmıştı. Hapı yuttun Rosé.
"Tamam cevaplamayacaksan cevaplama."
"Evet. Üveyim ben." Koltuktan kalktı ve odayı terk etti. Düzgün bir soru sormuştum ne vardı bunda? Üvey olabilirdi yani.
Odaya TaeHyung girdi. Girmedi daldı resmen. "Yavaş biraz hayvan!" Gülerek bana baktı. "Hayvan? Ben?"
"Yok ben! Tabii sen geri zekâlı. Çık odadan."
"Aman sana meraklı değilim zaten. Gidiyorduk bizde. Annen seni çağırıyor." Gidin banane.
Ama ben tabii ki annemi kırmayıp inecektim aşağıya. Tae ile odadan çıkıp aşağı indik. "Yine bekleriz." Annemin yanına gittim.
Gözüm Jungkook' a takılı kalmıştı. Suratı asıktı. Umarım bu olay notlarımı falan etkilemezdi. Tek korkum buydu.
...
⚡ Merhaba arkadaşlarrr. Ben geldimm.
⚡Nasılsınız bakalım? Bölümü beğendiniz mi? Umarım beğenmişsinizdir. Sizleri seviyorum. Sonra görüşürüz
Sınır: 7 oy
By:Tina
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✔️°Make İt Right° » Rosékook✔️
FanfictionAy ışığı altında uyuyamadığım bir gece Ne kadar beklersem bekleyeyim, gelmeyeceksin Yanımda boşluk var Artık yalnız olmaya yabancılık duymuyorum... JJK×PCY