twenty four

10K 486 188
                                    

İçimdeki sıkıntı, dakikalardır sessiz bir şekilde yanında oturduğum Cedi ile gitgide katlanırken ellerimi önümde birleştirmiş bir vaziyette hemen avuçlarımın arasındaki süt kutusunu izliyordum.

Evden ayrılmadan önce söylediği şey ile donup kalmış vücudum şu an hâlâ aynı pozisyondaydı. Zannettiğimin aksine, 'Süt' diye bana seslenmemişti ancak yüzündeki o garip gülümseme beni oldukça rahatsız etmişti. Biliyor olma ihtimali bile beni korkutmaya yeterince yetiyordu anlaşıldığı üzere.

Böyle bir şeyin olmadığını varsaymaya çalıştım.

Ulan Yelloz Oğuz, eğer senin başının altından bir şeyler çıkarsa senin o çıngıraklarını tek tek sökeceğim oğlum.

"Gelmiş olmalıyız." Cedi, abisi sayesinde öğrenip kullanabildiği arabayı evimizin önüne yaklaştırdığında derin bir nefes alıp sessizce üfledim. Hava artık karanlıktı.

"Evet, teşekkür ederim." Emniyet kemerini çözdükten sonra çantamı tek koluma takıp inmeye hazırlanırken Cedi beni durdurmuştu.

Bak yapma işte şöyle ani hareketler aslanım.

İçimden düşündüklerimi bir kenara bırakıp eline çevirdiğim bakışlarımı gözlerine çıkardım. "Geldiğin için teşekkür ederim Lila,"

Uzun bir süre boyunca nasıl yaptığımı bilmediğim bir şekilde onun gözlerine bakarken buldum kendimi. Onun bana olan bakışları ise kalbimin sesini yeniden duyurmuştu bana.

Tanıdık gülümsemesi dudaklarına yeniden yerleştiğinde, hiçbir şey demeden gülümsedim ve arabadan dışarı attım kendimi. Ne diyeceğini bilememek durumunun ne olduğunu şimdi daha iyi kavrıyordum çünkü.

Son kez ona bakıp el salladıktan sonra ise çoktan bahçe kapısını örtüp eve girmiştim. Aslında hâlâ yaşıyor olmam mucizesi bile beni şu anda öldürmeye yetecek kadar olsa da sakinleşmeye çalıştım. Tüm günü Cedi'yle geçirmiş, süt mısır yemiş ve günün sonunda onunla süt içmiştim. Daha ne olabilirdi ki?

"Hoşgeldiniz Küçük Hanım." Tabii ki de annem olabilirdi.

"Hoşbuldum Büyük Hanım." Annem, elleri belinde tuhaf bir gülümsemeyle bana baktığı sırada, ellerimi arkamda birleştirip ne olduğunu anlamaya çalışarak bende ona gülümsedim.

"Bakıyorum sizi eve yakışıklı beyefendiler bırakır olmuş."

Gözlerimi birkaç kere hızlıca kırptım ve başımı öne eğip kâküllerime dokundum sakince. Annemin bir arkadaşıma ders vereceğimi biliyor olmasından dolayı rahattım ancak bu kişinin cinsiyeti hakkında bilgi vermemiş olmak biraz germişti beni.

Üstelik o cinsiyetini vermediğim insanla aynı evin içinde yalnız kaldığımı bilen annemin verebileceği tepki daha da germişti.

"Saat geç olduğundan yalnız gitmemi istemedi de."

Çantamın ucunu sıktığım sırada, mutfak duvarına yaslanarak beni aynı gülümsemeyle izlemeye devam etti annem. Bende omuzlarımı kaldırarak ona bakmayı sürdürdüm. Yanaklarımın aldığı kırmızılıkla şu an utancın öz evladı gibi olduğumu biliyordum.

Şu beyaz tenli insanlar için bir çare bulsun artık bilim.

"Bir dahaki seferde, seni bırakmaya geldiği zaman benimle tanışması gerektiğini söylersin o yakışıklı beyefendiye bir tanem."

----

Süt

Lan Oğuz, ulan Oğuz, neredesin Oğuz?

Yelloz

Ne var be gene?

Bir rahat bırakmıyorsunuz ki! Hayır, bu kadar mükemmel olmanın bu kadar cefası olmamalıydı Allah'ım.

Süt

Ses kesiyorsun hemen koçum.

Bana bak, sen Cedi'ye anonim hakkında hiçbir şey söylemediğine emin misin?

Yelloz

Dur bir düşüneyim,

Düşündüm.

Süt

Lan büllük kafalı, hızlıca söylesene o zaman ne düşündüğünü.

Yelloz

Ya hayır, anlamıyorum bu düşük IQ turnosalına nasıl kapılabildim ben?

Söylemedim geri zekalı, ne söyleyeceğim?

Ayrıca şu Kardelen Karısı da iyice sinirimi bozmaya başladı zaten, kız yapıştı Cedi'ye.

Süt

Nasıl yani, o Kara Çiyan'la Cedi'nin arasında ne var ki Oğuzcuğum?

Yelloz

Kız hasta Lili, hasta.

Cedi buna, sadece arkadaş kalalım dedi diye arkadaşçılık oynuyor. Güya Cedi'yi düşürecek kendine.

Bana bakıp birde pis pis sırıtması yok mu...

Kadıköy Tımarhanesi'nin kapısı açık kalmış anasını satayım, tüm deliler beni buluyor.

Süt

Cedi ne diyor peki bu duruma peki minik kuşum?

Yelloz

Ne diyecek, hiçbir şey diyemiyor kimse üzülmesin diye.

Bu çocukta bir saf.

Süt

Bana bak Oğuz.

Yelloz

E, sana baktım Lila, söyle.

Süt

Şu Kardelen meselesini en kolay yoldan halletmemiz lazım.

Hadi o mükemmel (!) aklını kullanıp bize bir yol göster aslan salçası.

Yelloz

Aman be,

Nazar değdireceksiniz bak nazar nazar.

Ben gideyim de, babaanneme bir kurşun döktüreyim kendime.

O sırada da düşünürüz bir şeyler.

Süt

Heyt be! 

Sana güveniyorum Yelloz'um benim!

Yelloz

Alırım aklını.

🥛

Kardelen bi gg olsun artık diyenler.

Kardelen bi sg artık yether diyenler.

Her ikisi de diyenler.

Yazar hakkında aynı şeyi düşünenleahakahsjaj

SÜT MISIR ➵ textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin