Kontrol edemeden atıyorum, arada çelişen, ama bu böyleydi dediginiz şeyler varsa kusura bakmayın. Bu arada vize ve ödev haftam çok yorgun olsamda yeni bölüme başlayacağım. Bunuda dayanamadım attım. Bu defa yeni gelenler içinde söylüyorum. Bölümler haftada bir gelecek :)
Ahlâ'nın geceden beri tek düşündüğü şey, Mahir ile yaşadığı o ufak andaydı. Evet kısa, büyük temaslar içermeyen ama büyük heyecanlar yaşatan bir andı. Genç kız hala o nemli dudakların boynuna değmesini ve sakallarının yanaklarını tahriş etmesini unutamıyordu.
Elinde köpüklü bardaklarla hala o anı düşünüyordu. Günler böyle sürmeye devam etti. Ağustos ayı etrafı kasıp kavururken, kızlar arada sahil kenarına gidiyor, akşamları mahalledeki ufak parkta çekirdek kola yapıp vakit geçiriyorlardı. Mercanla doğru düzgün görüşemeyen Ahlâ sonunda arkadaşıyla yaşadıklarını paylaşabilmişti. "Kızım, adam sana adım atmış. Artık çocuk gibi davranma. Sakın çok abartayım da deme ama kendini de çok çekme. Nasıl alışacaksın sonra?"dediğinde Ahlâ omuz silkti. "Ne yapayım, hala ona gıcık oluyorum. O hala senelerdir görüp en fazla baş selamı verdiğim adam."deyip elindeki çekirdek kabuklarını silkeledi.
"Ama artık abi gibi görmüyorum tabi ki. Evet yaş farkımız var ama çok önemli gelmiyor şuan. Nişanlım diye herhalde."dediğinde yüzüğüne dokundu. Şimdi Mercan'la konuşurken o ne yapıyordu acaba diye düşünmekten alıkoyamıyordu kendini. Bir kaç gün önce alışmamız lazım derken genç kız istemsizce daha fazlasını bekliyordu. Hatta izlediği dizilerde o yakınlaşma sahnelerini geçmez olmuştu. Heyecanlanıyor ve yok yok ben yapamam diyerek bilgisayarı kapatı veriyordu hemen.
"Kaç gün oldu o sözleri söyleyeli ama alışmamız için sadece temas yetmez, Zeynep burada ama tek bir an ondan bahsetmedi. İnsan azıcık laf taşır. O da arayıp sormuyor ki. Ben nasıl alışayım bu adama, bir var bir yok."dedi. Mercan ise arkadaşının ilk defa Mahir'in ne yaptığını merak ettiğini fark ediyordu. Tabuları yavaş yavaş yıkılmaya başlamıştı. Ve fark ediyordu ki, artık yıkılmalıydı. Çünkü Füsun'un gözleri Ahlâ'dan ayrılmıyordu bile.
"Ahlâ,"dedi Füsun tamda Mercan'ın düşüncelerinin üzerine. "Ee, göremiyoruz sizi Mahir ile, aranız mı bozuk."dediğinde içten içe aslında bu evliliği ailelerinin istediğini bilerek kızı oradan vuruyordu. Mahir her zaman onun hayaliydi. İmkansız olandı.
Ahlâ kolasından yudum aldı. "Şey, en son bir kaç gün önce midye falan yedik sahilde yürüyüş falan yaptık."deyince Füsun'un çenesi kasılsada yanında oturan Ayşegül heyecanla,"Eee , geceleri mesajlaşıyor musunuz? ne konuşuyorsunuz?"dedi. Ayşegül'ün sözleri tamamen meraktandı ve bir art niyet yoktu.
"Aslında biz Mesajlaşm-"demesine kalmadan Mercan kızın kolunu çimcikledi. "Geceleri çok mesajlaşmıyoruz. Mahir'i mesajlaşırken düşünebiliyor musunuz?"deyince Zeynep kıkırdadı. Ahlâ'nın utançtan yanakları kıpkırmızı kesilmişti. "Hem bunlar özel canım, utandırmayın kızı!"diyen Mercan ile Füsun söze atıldı. "Ne olacak canım, hepimiz zamanında burada konuşmadık mı, ayrıca hiç görüşmüyorsunuz, e tabii yaş farkı, farklı zevkler mecburiyet falan."dediği an Zeynep öksürdü. Ahlâ ise sinirden ağzını açamıyordu.
Sinir olduğu şey göz göre göre arkadaşının sırf hoşlanıyor diye nişanlısıyla mutsuz olduğunu yüzüne vurmasıydı. Bu İlişkiyi Ahlâ istememişti ama şuan nişanlılardı ve bilerekte nişanlısını bir başkasına yaftalayacak kadar geniş mezhepli biri değildi. Zeynep,"Abim bu ara çok şükür çok yoğun, görüşemedikleri için Ahlâ bu akşam bize yemeğe geliyor zaten."deyince Herkes Ahlâ'da dahil Zeynep'e şok içinde baktı. "Ay Ahlâ çok şanslısın. Nişanlılığın güzel tarafları bu işte, sevgiliyken ki gibi kaçak göçek değil."diyen Ayşegül'e ters ters bakan Füsun ile Ahlâ dişlerini sıktı. "Aynen, erken gidelim de Anneme yardım edelim Zeynep, söz verdim."dedi. Zeynep ile kurdukları gizli ittifak onu mutlu etmişti. Füsun'un yaptığı terbiyesizliğide asla unutmayacaktı. Ortamdaki gerilim ise elle tutulur cinstendi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHLÂ
Подростковая литература•Ana karakter Ahlâ ve Mahir'den sonra yan karakterlerin hikayesine geçiliyor. Bunu sevmeyenler başlamasın lütfen ❤️ Zeynep, "Çok şükür bu aralar iyi şeyler oluyor, Abim bugün çıktı hapisten."dediğinde Ahlâ bozguna uğramıştı. Mahir abi hapishaneden ç...