Gözlerimi açtığımda, Emre'nin tam yüzümün yakınında olduğunu görünce tebessüm ederek uyandım. Güne böyle başlamak o kadar güzel ki... Elimi, yanağına yavaşça koyduktan sonra gözlerimle sevmeye başladım. O kadar tatlı uyuyor ki... Yine tıpkı bir bebek kadar masum ve tatlı olduğunu düşünüyorum. Bunu ne zaman söylesem sinirleniyor ama ne yapayım ? Aynı o kadar masum. Parmağımı yavaşça dudağına getirip, okşamaya başladım. Dudakları garip bir şekilde aklıma sosisi getirdi ve şuan da canım acayip sosis çekmeye başladı. Emre'nin dudakları üzerinden bir aşerme yaşamam ne kadar normal acaba ? Gözlerini uykulu bir şekilde açıp bana baktıktan sonra bir şey demeden yanağımı öptü ve tekrar gözlerini kapattı. Bu neydi şimdi ? Öpmek için uyandı sanki.
- " Emre ?" dedim gülerek.
- " Hıı ?" dedi mırıldanarak.
- " Hadi uyan. Öpmek için mi kalktın?"
- " Biraz daha uyuyayım."
- " Ama ben çok sıkılıyorum kalk hadi."
- " Sadece 5 dakika."
- " İyi sadece 5 dakika veriyorum sana."
Bende bu 5 dakika boyunca yine zevk ile izlemeye devam edeyim. Git gide sosis istediğim kabarmaya başladı. Kahvaltıda ne yiyeceğim belli oldu.
- " Emre hadi kalk kahvaltı edelim boşver 5 dakikayı."
- " Ederiz ya. Hem uyanır uyanmaz hemen kahvaltı mı edeceğiz."
- " Benim etmem lazım çünkü canım acayip sosis istiyor."
- " Ne alaka ?" dedi gözlerini açarak.
- " Senin dudaklarına bakınca canım sosis çekti." dedim gülerek.
- " Ne ?" dedi şaşkın ama bir yandan da garipseyen bakışlarla.
- " Öyle."
- " Ciddi misin ?"
- " Evet. "
- " Ne alaka ya ? Dudağım nerde, sosis nerde ? Yani nasıl bunları bağdaştırdın acaba ?"
- " Ya sosis gibi kalın geldi. Bilmiyorum aklıma gelince de canım çekti işte."
- " Sosis nedir ya ? Yani dudağını öpmeye aşerdim desen seve seve de, güzelim dudağımı bir sosis ile bir tutmanı anlayamadım." diyerek yataktan kalktı.
- " Off neyse ne benim hemen gidip onu yemek lazım." diyerek bende kalktım.
- " Ya bırak sosisi şimdi, canlısı burada işte." dediğinde gülerek yanına gittim.
- " Canlısını istiyor muyum bilemedim." dedim kollarımı boynuna dolayarak.
- " Sen kaybedersin."
- " Öyle mi ? İyi sen bilirsin." dediğimde kollarını sıkıca belime doladı.
- " Bekliyorum. "
- " Hiç bekleme. Öpmeyeceğim."
- " Ben öpmesem, senin hiç aklına gelmeyecek."
- " Yoo geliyor."
- " Ama ?"
- " Aması yok."
- " Tamam sen bilirsin." diyerek kollarını belimden çekti ve banyoya girdi.
Bende arkasından hemen içeriye girdim. Yüzünü yıkadıktan sonra, havluya sildi ve bana bakmadan yanımdan geçip çıktı. Arkasından hızla ilerleyerek yanına gittim ve elini tuttum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKULU AŞK 2
Подростковая литератураDefne ve Emre'nin aşkı, hiç beklemedikleri bir şekilde evlilik ile sonuçlanmıştı. Bir sürü zorluklar yaşamalarına rağmen, aşkları bütün zorlukları aşarak onlara çok güzel şeyler sundu ama bakalım evlilik hayatı onlara iyi gelecek mi ?