EMRE
Gözlerimi araladığımda, komidinin üzerinde ki telefonumu elime alıp saate baktım. Enteresan... Hayatımda ilk defa alarmdan 5 dakika önce kendi kendime uyandım. Herhalde uzun bir aradan sonra işe gideceğim için beynim hazır da bekler bir şekilde beni uyandırdı. Vücut da alışık değil tabi. Gerildi haliyle o yüzden tüm gece tatsız bir uyku çektim. Kafamı, Defne ye çevirip baktım. O kadar güzel ve masum ki... Ömrüm boyunca her sabah gözümü açtığımda onu yanımda göreceğimi bilmek beni motive eden en büyük şey. Yaşam kaynağım. Bu kadar uzun süre beraber vakit geçirdikten sonra ondan nasıl uzak kalacağım bilmiyorum.
Yataktan kalkıp, banyoya girip elimi yüzümü yıkadıktan sonra biraz kendime geldim ve hızla üzerimi giyindim. Aynadan saçlarıma bakarken Emir'in beşiği içinde hareket ettiğini fark edince ona döndüm ve yanına ilerledim. Gözlerini açmış, sessiz sessiz etrafı izliyor. Kucağıma alıp, yavaşça kafasını öptüm. Şu koku... Bağımlılık yapar insana.
- " İnsan bu saatte uyanır mı lan ?" dedim sessizce.
Yüzüme anlamsızca baktıktan sonra esnemeye başladı. Birde dediklerimi anlasa çok iyi olacaktı ama neyse...
- " Bak böyle esnersin. Uyu hadi." diyerek tekrar yerine yatırıp üstünü örttüm.
Defne'nin yanına gidip yavaşça eğilerek yanağını öptüm. Kadınım... Seni bırakmak bana çok zor gelse de o lanet işe gitmek zorundayım. Elime bilgisayar çantamı aldıktan sonra odadan çıkmadan önce tekrar Emir'e baktım.
- " Annene iyi bak ve onu üzme sakın." dedim işaret parmağımı uzatarak.
Sonra dün ki korkma anı aklıma geldiği için elimi hemen aşağıya indirdim ve kafasını okşadıktan sonra odadan çıktım. Bu huzurlu ortamı geride bırakıp, işe gitmek acayip zor geliyor. Bu düzene nasıl alışacağım bilmiyorum.
********
DEFNE
Yanımda, Emre yi hissedemeyince hemen gözlerimi açtım. Yok... İşe mi gitti yoksa ama öyle olsa ben ses falan duyardım illa ki ya da bana bir şey sorardı uyanırdım. Telefonu alıp, saate baktım. İnanmıyorum 11.30 olmuş. Gitmiş çoktan işe ve beni hiç uyandırmadı. Hemen yerimden kalkıp, Emir'e baktım ve uyuduğunu görünce telefonu elime alıp odadan çıktım ve Emre yi aradım.
- " Alo ?"
- " Emre neden beni uyandırmadın ?"
- " Uykunu bölmek istemedim."
- " Olsun yine uyurdum. Göremedim seni. Nasıl bekleyeceğim şimdi bütün gün ?"
- " Böylesi benim için daha rahat oldu. Sessiz sedasız çıktım. Sen uyansan veda etmem daha zor olurdu."
- " Ay veda falan.. Sanki uzak bir yere gider gibi oldu neyse senin açından öyle ama benim için kötü oldu. Hadi bir görüntülü arayayım seni."
- " Yok Defne uğraştırma beni."
- " Ne olacak alt tarafı bir görüp kapatacağım."
- " Boşver sevmiyorum öyle şeyleri. Neyse benim çok işim var zaten. Babam her şeyi bana saklamış. Bu gidişle eve baya geç geleceğim bugün."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKULU AŞK 2
Roman pour AdolescentsDefne ve Emre'nin aşkı, hiç beklemedikleri bir şekilde evlilik ile sonuçlanmıştı. Bir sürü zorluklar yaşamalarına rağmen, aşkları bütün zorlukları aşarak onlara çok güzel şeyler sundu ama bakalım evlilik hayatı onlara iyi gelecek mi ?