BİLİNMEYEN NUMARA

49

Okul bitmişti.

Bugün yurda gidicektik Egeyle.  O yüzden hemen üstümü değiştirdim. Mavi bir kot üstene bir kazak geçirdim. Siyah çantamı da takıp evden çıktım. Ege her zamanki gibi beni bekliyordu ama bu sefer Efe abinin arabasıyla. 

'' ege senin ehliyetin mi var?'' diye sordum. 

'' evet , Su'cum unutuyosun galiba ben senden bir yaş büyüğüm.''

Doğru Ege benden bir yaş büyüktü. Okula geç başlamıştı o . 

'' egem ya biz birbirimizin doğum gününü bilmiyoruz , hemen söyle bana hadi''

Cidden ya sevgilimin doğum gününü bilmiyordum. Hiç söylememişti.

'' 20 kasım''

Az kalmıştı doğum gününe. Oohh iyi ki öğrenmişim. Yoksa geç kalırdım.

'' benimki...'' sözümü kesti

'' 25 temmuz''

 Ohaa benimkini biliyordu. 

 Nerden diye sormayacaktım. Çünkü benim hakkımda çoğu şeyi zaten biliyordu. Daha fazla konuşmayıp arabaya bindik.  Arabada sohbet ede ede yurda varmıştık. Yurt kocamandı. Hemen içeri geçtik. Ege yolu bildiği için müdürün odasına varmıştık.Tam kapıya tıklatıcaktım ki Ege elimi tuttu.

'' Su , ya gerçekten ölmüşlerse?''

'' Egem , olabilir ama belkide yaşıyorlar ha? bunu öğrenmemiz lazım.''

'' doğru'' deyip elimi bıraktı. Kapıyı tıklattım ve içeri girdik.

Tombul bir kadın vardı. Gözü direk Egeye kaymıştı.  Sonra konuştu.

'' ege bu senmisin oğlum?''

'' evet müdür hanım , size bir şey sormak için gelmiştik.''

Müdür saçını kaşıyıp Egeye baktı. Çok şaşırmış duruyordu. Galiba Egeyi hiç ama hiç beklemiyordu. Müdür hanım konuyu değiştirip konuştu.

'' yanındaki sevgilin mi?''

'' evet , herneyse size birşey sorucaz''

Kadın kafasını salladı.

'' bana ailemin trafik kazasıyla öldüğünü söylediniz''  kadın şaşkınca evet dedi.

'' ama biz buna inanmıyoruz.''

Kadın sanki bunu bekliyormuş gibi aniden atıldı.

'' sana yalanmı söyleyecem Ege, öldüler işte kabullen şunu. Abinde senin gibiydi her gün kafamın etini yerdi. Hala akıllanamamışsınız''

Ege yavaş yavaş sinirlenmeye başlıyordu. 

Biliyordumki bu iş böyle tatlı dille olmaz. 

Evet Su sahne sende kızım. Filmlerdeki sahneyi aratma bakalım

İki elimi masaya koydum seslice. Filmlerde hep böyle oluyordu sonra adam şak diye ötüyordu. İnşallah bu tontişte öter. 

Kadın kafasını bana çevirdi. Egede şaşkınca bana bakıyordu. İçinden kesin bu kız napıyordur diyordur. Üzgünüm Ege bunu senin için yapıyorum. Lütfen beni deli sanma.

'' bana bak tontiş , Egenin ailesinin öldüğünü hiç sanmıyorum , içimdeki ses bu kadın yalan söylüyor diyo.'' 

Sesli bir şekilde bu cümleyi kurmuştum. Kadın bir korkar olmuştu. 

'' içindeki ses öyle demesin yavrum , yalan söylemiyorum Egenin ailesi öldü.''

Evet Su işi biraz kurcalama vakti. Kadına doğru biraz eğildim. Ege hala şaşkınca bana bakıyordu.

''  pekala , diyelim trafik kazasıyla öldüler , o zaman söyle bakalım tam olarak ne zaman öldüler?''

'' şeyy , size hesap vermek zorunda değilim . Şimdi odamdan çıkar mısınız?''

Sinirlenmiştim.

  Tahmin ettiğim gibi bişeyler saklıyordu. 

'' konuş tontiş'' diye bağırdım. 

Kadın kekeler gibi oldu sonra bülbül gibi döküldü.

'' valla bana böyle söylemem gerektiğini söylediler. Bilmiyorum valla bişey bilmiyorum.''

Ege şaşkınlıkla kadına döndü. Aferin kız Su . Böyle devam

'' demek bilmiyorsun öylemi , iyi bende gerekeni yaparım''

'' n ne ne yaparsın'' diye kekeledi.

'' napıcam tontiş , seni şikayet edip attırıcam burdan ama yok ben her şeyi anlatırım diyorsan aramızda kalır''  diyip göz kırptım kadına.

Kadın bir dakika boyunca Egeye bakarak düşündü.

''egenin ailesi yaşıyor.''

Ne!

 Ege ve ben şok 

'' ne demek yaşıyor'' dedi Ege. 

'' seni ve abini buraya bırakan onlardı. Bana büyük miktarda para verip onların öldüğünü söylememi istediler. Ege onlar sizi istemedi.''

Egeye baktım. Kendisi şuan çok kötü gözüküyordu. Hemen onu  burdan çıkarmam lazımdı. Yoksa ortalığı yıkabilirdi.

'' kızım şikayet etmiceksin demi?''

'' yok , biz gidelim. iyi günler tontiş.''

Kadına da normalde çok kızardım ama şuan Ege iyi gözükmüyordu. Bu yüzden kısa kestim. Egenin elini tutup onu burdan çıkardım. 

'' egem iyimisin?''

'' sen haklıymışsın su ailem yaşıyormuş.''

Sonra üzgünce devam etti.

'' keşke öldü bilseydim , şimdiki daha üzücü.''

Egeyle arabaya binip sahile gittik. Yine kumda oturup bu sefer ona ben sarıldım.

 Bu iş burda bitmeyecekti.

Egenin ailesini bulucaktım. 

tontişle baya işim vardı

BÖLÜMÜ UMARIM BEĞENMİŞSİNİZDİR

OY VERMEYİ YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN. DİĞER BÖLÜM GÖRÜŞMEK ÜZERE