43.BÖLÜM

62 14 0
                                    

~YANLIZLIK~

   Daha fazla evde duramadım ve hemen yola çıktım. Umutu öyle görmek hepimizi mahvediyordu. Aramızdan biri ayrılmıştı ama bir kişininde gitmesini istemiyorduk.

   Karanlıkta mezara doğru yürüyordum biraz korsanda gitmem lazımdı. Adımlarımi hızlandırdım hemen gitmek istiyordum.

   Karanlıktan korksamda o evde korktuğum kadar değildi. Biz ordan kurtulduk ama ruhumuz hâlâ o evde kapalı ve biz ruhlarımizi kuratricak gücü bulabilcekmiydik?

   Sonunda mezarlığa  gelmiştim hemen Açelyaynın mezarina geldim Umut hâlâ ordaydı.
"Umut saat kaç oldu havada soğuk hadi gel gidelim"
"Boşuna gelmişsin Nil burda ölmeyi bekliycem"
"Saçmalama Umut evet Açelya gitti ama hayat hâlâ devam ediyor hemen böyle pes edemessin"
"Benim için hayat kalmadı"
"Ne demek kalmadı"
Umut ayağa kalktı ağlıyordu ilk defa Umut böyle goruyordum;
"Nil uyuyamıyorum ben biliyor musun? Hemen rüyama giriyor elimde silah ve Açelyayı öldürüyorum ben böyle yaşayamam"
"Unut o silahı sen tutmadın tetiği sen çekmedin yapma böyle"
"Kendimi çok yanlız hissediyorum"
"Sen yanlız değilsin biz varız ben varım her zaman olduğu gibi"
"Iyiki varsıniz" diyip bana sarıldı.

   Umutla birlikte yürüyorduk Rüzgargilin eve gidicektik diğerlerinde çağırmıstık. Umutun bize çok ihtiyacı vardı bu süreçte onu yanlız bırakamazdık.

   Rüzgarın evine geldiğimizde kapıyı çaldık Rüzgarda hemen açtı. Birlikte Rüzgarın odasına girdik.
"His geldiniz"
"Pek hoş gelmedik"
Digerleride Umutun halini görünce yüzleri düştü. Umut sanki on yıl yaşlanmışti gözlerinin altı çökmüştü zayıflamıştı uykusuzluktan gözleri kızarikti umut yavaş yavaş bitiyordu.

   Hiç birimiz tek kelime bile etmedik Umut bir köşede uyuyordu sonra Bulut konuşmaya başladı;
"Bir arkadaşımızı kaybettik diğerine izin vermiycez demi umut gözlerimizin önüde erimesine izin veremeyiz"
"Vermiycez tabiki" dedikten sorna umut birden sıçrayarak uyandı hemen yanına gittik;
"Yine, yine öldürdüm onu yine yaptım"
"Hiç kimseyi öldürmedin sakin ol hepimiz burdayız"
"Hayır hepimiz burda değiliz o yok"
Hiç birimiz tek kelime bile etmedik çünkü haklıydı biz altı kişi değil beş kişiydik.

   Hepimiz evlerine dağılmıştı. Eve gelir gelmez hemen odama gittim onların yanında güçlü durmaya çalışsamda bende çok yoruldum. Odama girdiğimden beri ağlıyordum hepimiz üzgündük ama birbirimizin yanında güçlü durmaya caliayorduk.

   Artık kimsenin gücü kalmamıştı tek umudumuz beş kişi hayatta kalabilmekti.

  

DOLUNAY GECESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin