40.BÖLÜM

71 13 0
                                    

~EVİM~

   Hastaneden çıkmamıza sadece on dakika kalmıştı. Hepimiz çok heycanliydık. Önce polise ifade vermiştik sonra ise ailemizin, evimize gidiyorduk.

   Evime gittiğim icin çok mutluydum ama Açelyanın annesine ve babasına ne diyceğimizi bilmiyorduk. Hepimiz hâlâ üzgündük. Umut hâlâ bizle konuşmuyordu yanımıza gelmiyordu.

"Çıkma vakti geldi gidelim" hep birlikte hastaneden çıktık artık özgürdük. Burayı çok özlemiştim ağaçlar çok güzeldi, hava çok güzeldi herşey çok güzeldi.

   Bir kaç dakka yürüdükten sonra kendi sokağımiza girdik. Bulutun evi hemen köşedeydi;
"Ben geldim. Yarın bulusup telefon alalım"
"Alıcaz, okula bile gidicez artık eski hayatımıza geri döndük"
"Döndük tabi"

   Herkez evlerine gitmişti bile sıra oğuz ve ben dim.
"Geldik zaten Oğuz gidebilirsin biran önce ailene kavuş"
"Tamam seni çok seviyorum, dikkat et"
"Bende seni seviyorum, sende dikkat et"
"Tamam"

   Oğuzla ayrıldıktan sonra evime girdim dış kapı açıktı hemen içeri girdim merdivenleri hızlı hızlı çıktım ve kapıma geldiğimde kapıyı çaldım. Annem hemen kapıyı açtı. Elinde tabak vardı beni görünce elindeki tavak yere düştü;
"Nil, kızım benim"
"Annecim" diyip hemen anneme sarıldım onu gerçekten de çok özlemiştim.

   Içeri girer girmez annem hemen bana yemek yaptı ben yiyordum o ağlıyordu.
"Kızım sana orda bir şey yaptılar mı?"
"Ne yapmadılar ki desek daha doğru olur gerçekten çok kötüydü anne çok kötüydü"
"Tamam kızım geçti artık, her sey bitti"
"Bitmedi anne bitmedi Açelya öldü"
"Ne? Ne diyorsun kızım sen?"
"Öldürdüler onu bizim gözümüzün önünde kanlar içindeydi"
"Tamam yavrum geçti"

   Annemle konuşunca rahatladığımı hissediyordum hemen hızla bir ılık bir duş aldım iyice kendime geldim.
"Iyimisin kızım kendine geldin mi?"
"Geldim anne geldim seni çok özledim"
"Bende seni çok özledim"
"Anne benim sana bir şey daha demem lazım"
"Kötü bir şey mi noldu yine?"
"Hayır anne sakin ol. Şey biz yani Oğuzla ben şey"
"Sevgilmi oldunuz?"
"Evet"
"Kızım çok sevindim" diyip bana sarıldı annemin bana karşı anlayışlı olmasını çok seviyordum.

   Babamın daha bir şeyden haberi yoktu. Akşam gelince ona süpriz yapıcaktık. Açelyanın annesinin yanına gitmek icin Oğuz brni almaya geldi. Hep birlikte toplanıp ailesinin yanına gidiyorduk.

   Sonunda gelmiştik cesaretimi toplayıp kapıyı çaldım kadın kapıyı açınca şoka girdi;
"Çocuklar siz siz misinizm?"
"Evet ayfer teyzecim"
"Peki Açelya nerde"
"Bizde sizinle bu konu hakkında konuşmak istiyorduk"
"Kızıma bir şey oldu?"

   Ayfer teyze fenalasinca hemen içeri girdik
"Anlatın noldu"
"Ayfer teyze bizim icin çok zor bir süreçti ama malesef malesef Açelyayı kaybettik"
Hüngür hüngür ağlıyordum herkes mahvolmuştu bunun üstünden gelemiycektik.

   Hepimiz hâlâ olayı atlatamadığımız icin hepimiz evimize gitmiştik. Annem sofrayı kurmuştu bende odamda babamın gelmesini bekliyordum.
Sonunda kapı çalmıştı annem hemen kapıyı açtı ben mutfağa sakladim.
"hanım yine üç tane tabak koymuşsun zaten çok özledim niye böyle yapıyorsun?:
Babamın o halini görünce hemen yanına gittim;
"Artık özlemene gerek kalmadı"
"Nil" babam bana sıkı sıkı sarılmıştı üçümüz de ağlıyorduk.

   Artık kendimi tamamlanmış gibi hissediyordum kendi evimdeydim kendi odamdi, benim kıyafetlerimdi artık biz evimize dönmüştük.

DOLUNAY GECESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin