48.BÖLÜM

59 11 1
                                    

~HAZIRLIK~

(2 yıl sonra)

   Hayat çok garip degilmi oku gün önce ağlarken bugün hayatımızın en güzel ve özel günü. Bugün düğün hazırlıkları vardı yarın ise nikâhımız.

   Evlenmek icin çok acele etmedik şuan hepimiz 21 yaşındayız. Artık biz o evdeki çocuklar değiliz biz artık büyüdük biz bir yetişkin olduk.

   Herşey bir ay öncesinden hazırdı ev anca bitmişti düğün hazırlıklarını en sona koymak istemistim. Oğuzla otururken Umut yanımıza geldi;
"Diğer sandalyeleri nere koyayım bellim koptu valla ya evlenin artık bitsin bu çile"
"Şuraya koyabilirsin Umutcum"
"Tabiki gelin hanım, damat bey siz ne istersiniz"
"Çok abartın umut"
Umut söylene söylene gitti;
"Abartmışım tabi siz orda oturun ben buraları yapiyim ohhh ne güzel adalet"

   Oğuzla birlikte Umutua gülüyorduk bu hâlini çok seviyorduk.
"Oğuz; Umut artık eskisi gibi ve bu çok güzel"
"Evet artık hayatımız normele dönüyor"
"Evet"

   Hazırlıklar nerdeyse tamamlanmıştı Rüzgar daha fazla dayanamayıp yere oturdu onunla birlikte bizde oturduk;
"Ayyy bellim koptu ya Umut çok haklısın kardeşim"
"Ben ner zaman haklı olmadım ki?" Diyince şenler önce Açelyanın bu cümleyi kuruşu geldi herkesin yüzündeki gülümseme silindi
"Benim aklıma gelen şey sizinde mi aklıniza geldi"
Hepimiz sadece kafa salladık Umut yine üzüntülü bir şekilde konuşmaya başladı;
"Ben gülüyorum ama gerçekten hâlâ onu unutamdim gerçekten"
"Biliyoruz Umut ama sen nolursa olsun hep böyle gül çünkü o hep bizmle"

   Açelyaya ya o ya da onu diyorduk ismini söyleyince hepimizin içinde bir burukluk kalıyordu.

   Bütün hazırlıkları bitirmiştik sonunda herkes çok yorulduğu icin hemen evlerine gitti. Bizle Oğuzla birlikte yürüyorduk.
"Sonuda evlenicez ha"
"Evet"
"Nil, sabah uyandığımda ilk seni görücem bu hayatta ki en güzel şey olabilir" 
"Ben seni hak edicek naptim?"
Oğuz bana gülümseyerek geçmem icin yol verdi;
"Teşekkür ederim sen artk gidebilirsin yarın görüşür"
"Görüşürüz dünaydaki en güzel kız"
"Teşekkür ederim" diyip eve girdim.

   Eve girince annemin kanepede ağlarken gördüm hemen yanına gittim;
"Anne neden ağlıyorsun"
"Ağlamıyorum kızım"
"Ağlıyorsun anne görebiliyorum"
"Kızım sen evden gidiyorsun nasıl ağlamam"
"Anne yurt dışına gitmiyorum ki evlerimizde yakın zaten üzülme lütfen"
"Anne olunca anlarsın kızım"
"Tamam annecim ben yatıyorum sende çok ağlama lütfen"
"Hadi kızım iyi geceler"
"Sanada annecim"

   Annemle konuşmamız bitince hemen odama gittim sıcak bir duş alıp hemen yatağıma geçtim. Yarın çok güzel bir gündü ayrıca çok yorucuydu.

DOLUNAY GECESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin