Alıntı ve paylaşımlar için instagram sayfası: fasenix_series
Briana'dan ayrıldıktan sonra odama dönmek için acele etmedim. Çok uzun süre uyumuştum ve kendimi hiç yorgun hissetmiyordum. Gecenin sessizliğinde gezinen rüzgâr belki sorularımı cevaplar umuduyla Orea'nın yakınlarında dolaşmaya başladım. Gözlerim Wynter'ı aradı; her gün beni kontrol ediyor ama onun dışında neredeyse hiç bana görünmüyordu...
Tenimi okşayan rüzgâr beni biraz rahatlatırken Brogan'da beni rahatsız eden şeyin ne olduğunu düşünmeye başladım. Bakışlarında gizli olan bir şey, sebebini çözemediğim özgüveni ya da Amity'i yeni tanımasına karşın ona rahatça yakınlaşabiliyor olması olabilirdi. Ne yazık ki bunu anlayabilmek için onunla daha fazla zaman geçirmeye ihtiyacım vardı... Öte yandan Melanie çok daha büyük bir sorun teşkil ediyordu. Tepkisinin arkasındaki nedeni biliyor ama müdahale edemiyordum. Üstelik ben de şu aralar kalbimle başa çıkma konusunda pek iyi iş çıkartmış sayılmazdım. Her şeye rağmen Kai'yi görmek istemem, tehlikeyi görmezden gelmem ya da sonucu düşünmemem iyi işaretler değildi. Yseult'un buz gibi bakışları eşliğinde kaçınılmaz ihanetimden bahsedişi aklıma gelir gelmez ürperdim. Aynı anda Sybilla'nın sözleri de kulaklarımda çınladı; "Aşkın kötü alışkanlıkları oluyor."
-Ah, Tanrım... Kendi duygularımdan kaçıyorum... Daha ne kadar çaresiz olabilirim ki...
Sessizliği ürkütmek istemesem de düşünceler kelimelere bürünüp süzülmüştü dudaklarımdan... Derin bir nefes almak için durup en yakındaki ağacın kenarına oturdum. Gözlerim yine Wynter'ı arar olmuştu ki buna fırsat kalmadan sessizliği bozan ayak seslerine dikkat kesildim. Sesler, aynı anda birkaç yönden geldiği için yerimden kıpırdamadım.
Gizlenmeli miydim ve gizlenmem gerekiyorsa nereye kaçmalıydım bilemeden olduğum yerde kalmıştım. Nefesimi tuttum ve karşımda göreceğim ilk Adonia'nın bulanık kanatlı olmamasını dilerken arkamdan gelen yapmacık öksürük sesiyle olduğum yerden sıçradım.
Yüzümü ona döner dönmez toparlanmaya çalışarak bir çırpıda ayağa kalktım; karşımda uzun boylu, ince yapılı bir Adonia duruyordu ve kesinlikle bulanık kanatlı değildi. Hatta öyle ki kanatları saydamlığıyla gecenin karanlığını olduğu gibi yansıtıyordu. Alnına düşen kül sarısı perçemlerin altındaki açık yeşil gözleriyle beni inceledikten sonra,-Kimlik ve kanat kontrolü, dedi.
Hiç beklemediğim bu durum karşısında,
-Anlamadım? diyerek çaresizce zaman kazanmaya çalıştım.
O anda arkamda birkaç hışırtı daha duyuldu ve göz ucuyla baktığımda karşımdakinin buraya yalnız gelmediğini anladım.
-Beni gayet net duydun. Kendini tanıt ve kanatlarını göster.
Taviz vermeyen sert bir sesi vardı ve bu tavrı karşısında ismimi söylemekten başka çarem yok gibiydi...
-İsmim İdella Alina. Siz kimsiniz?
Soyadımı sormaması için dikkatini dağıtmaya çalıştım.
-Gizli Güvenlik Birliği'nden Rian Cowan. Şimdi kanatlar lütfen.
İsmimi söylediğim için bana biraz güvenmiş olacak ki bu sefer emretmek yerine rica etmişti fakat ne yazık ki yalvarsa da ona kanadımı gösteremezdim. Konuşmanın pek iyi yöne gitmeyeceğini bile bile devam ettim.
-Sizi hiç duymadım. Kim tarafından yetkilendirildiniz?
Arkamdaki Adonia'lardan biri tuhaf bir soru sormuşum gibi gülmeye başladı. Rian'ın ise kaşları çatılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fasenix Serisi 2 - VANORA
FantasiaBilinmezlik hep korkutur. Tüm canlılar gibi, insan da çevresindekilere hâkim olma arzusunu bir meşale gibi taşır içinde. Bilinmezlikten korkup, kendini bilmeden yaşayan varlıklarla dolu evrende, birbirinden kaçışa ''yaşam'' derler. Belki de bu yüzde...