O zaman Let's go Let's gooo 😸Jisoo
Jennie'nin evli olması beklediğim en son şeydi. Ne kadar aptalım ki, onun geçmişini araştırmadan Lisa'nın yanına yaklaştırmıştım. Geriye dönebilsem böyle bir hatayı asla yapmazdım. Lisa öğrenirse... hayır, hayır bunun düşüncesi bile korkunç!
Akşam Jennie'yi bir bahaneyle odama çağırmıştım. Sakladığı evliliğinden bahsedince bana yalvarmıştı. Yaşadıklarını ve bu ülkeye neden geldiğini samimi bir üzüntüyle anlatınca, onun da kurban olduğunu anladım. Fakat bu Jennie'nin masumiyetinin aksine Lisa'nın hayatını dehşet derecede etkileyecek sırrı masum göstermiyordu. Ona Rose'ye söylediğim gibi bu sırrın asla ortaya çıkmayacağını ve sessizce boşanabilmesi için ona yardımcı olacağımı söyledim. İlk başta kabul etmek istemese de yalnızca Jennie ve benim bildiğimiz Lisa'nın ailesiyle ilgili sır Jennie'nin kabul etmesini sağlamıştı.
Evet hayatta en değer verdiğim dostuma kardeşim bildiğim Lisa'ya ben de ihanet edecektim. Onu korumak için bile olsa bunun adı ihanetti. Bilmediği şey onu koruyacaktı. Jennie'yi gönderdikten sonra bir telefon gelmişti. İnşaat için yeni ihale vereceğimiz şirketin CEO'suyla yarın bir toplantım vardı. Ne yazık ki, şirkete dönemezdim ve malikaneye gelmesi ve burada görüşmemiz için rica ettim.
Telefon konuşmam biter bitmez Rose'nin kapımda öylece durmuş beni izlediğini yeni fark etmiştim. "Orada öyle durup ne zamandan beridir beni izliyorsun Rose?" Kapının çerçevesinde elini gezdirerek "mmm, yarın akşam yemeğine bir misafirimiz olduğunu duyacak kadardır Jisoo." İsmim dudaklarına ne kadar da yakışıyordu. "Buraya gel hadi." Yatağıma oturup bacağımı pat patladım. Sevinçle hızlı adımlar atarak kucağıma oturdu. Ellerini boynuma sararak "aklından ne geçtiğini biliyorum."
Evet güzel Rose, aklımı okumakta oldukça başarılısın. Birden onu tutup yatağa atarak, gıdıklamaya başlamıştım. Üzerine doğru eğilip, gözlerinin içine bakarak "aklımdan geçeni doğru tahmin edebildin mi Rose?" Dudaklarımız gittikçe yaklaşırken başını iki yana salladı. "H-hayır ben..." beklemeden dudaklarımızı birleştirdim.Jennie
Jisoo'nun odasından ayrıldıktan sonra gözyaşlarımı büyük bir zorlukla geri göndermeye çalıştım. Biliyordum ağladığımı anlayacaktı. Her zaman anlıyordu. Ona hiçbir şey belli etmemeliydim. İçime sinmese bile Jisoo haklıydı.
Bayan Manoban'ın yanına döndüğümde yatağa uzanmış beni bekliyordu. Yorganı açıp yanını pat patlayarak "senin için ısıttım hadi gel Jennie." O kadar sevimli ve masumdu ki, ona yalan söylememi daha da zorlaştırıyor, içimde tarifi zor işkencelerle vicdan azabı çekmeme neden oluyordu. "Hemen geliyorum Bayan Manoban, üzerimi değiştirmem için odama gitmem gerekiyor." Elinde tuttuğu yorganı bırakarak "gitme... gitme Jennie."
"A-ama Ba—-." Sözümü tamamlamama izin vermemişti. "Bana ne zaman adımla hitap edeceksin Jennie?" Yatağa doğru adımlayarak oturdum. Gülümseyerek "eğer istediğiniz size adınızla hitap etmemse öyle yaparım." Ellerimi tutmak için uzandı. "Sadece adımla değil Jennie. Birbirini seven insanların söylediği gibi..." kızarmaya başlamıştı. Bu haliyle kendimi onun üzerine atlamamak için zor tutuyordum. Ona yardımcı olmak için bir elimle yanağını okşayarak "sevgilim... gibi mi?"
Elim yanağındayken başını aşağı yukarı çekingence salladı. "Sevgilim... gibi."Benim için bir sevgiliden çok daha fazlasısın Manoban. Keşke seninle bütün bunlar başıma gelmeden önce tanışabilseydim. Keşke... aramıza bu iğrenç yalan girmeseydi. Üzgünüm sevgilim, sana yalan söyledim. Umarım bunu hiç öğrenmezsin.
"Jennie ne düşünüyorsun? Burada değil gibisin." Düşüncelerimi bir kenara bırakmaya çalışarak dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum. "Hiçbir şey sevgilim... hiçbir şey düşünmüyorum." Bana ayırdığı yere uzanırken, ona sevgilim dediğim için kızaran yanaklarını ve gülümseyen suratını izliyordum. Üzerimizi iyice örtüp, başını boynuma doğru soktu. Nefesi tenimi gıdıklarken "iyi geceler sevgilim."
Anlaşılan bu gece de bana uyku yoktu. "İyi geceler sevgilim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MANOBAN MALİKANESİ (JENLİSA) G!P
FanfictionKendiliğinden gelen bir dürtüyle, ellerim bacaklarından yukarı doğru kaymaya başlamıştı. Pürüzsüzdü. Daha fazla istedim. O sıcak deliğe girmeyi, günah çukuruna düşmeyi istedim. O gece yaşananlar tekrar edilecekti. Geceliğini pürüzsüz teninden sıyır...