36- inanmak

117 15 19
                                    

Alvin, acıyı en derinden yaşamış küçük bir çocuk. En acısını, en zorlusunu, en kötüsünü, en derinden olanını ve enlerini yaşamıştı.

Bu enler ona kötü gelmişti. İyi biri değildi. Çünkü iyi biri nasıl olunur bilmiyordu. O cehennem de doğmuş ve büyümüştü. Acı çığlıklar eşliğinde büyümüştü. Annesinin ölüsünü görmüştü. O zindan odaları... O zindan odaları o küçük çocuğun oyun yeri olmuştu.

Cehennem yakardı, acı verirdi. Ama sadece günahkâr olana. Peki Alvin bir günahkâr değilken neden oradan kurtulamamış ve orada acı çekmişti? Yalanlar... Yalanlar her zaman masumları yakar. Aaric kendi aşkı için bir başkasının aşkını öldürmüş, yine o kişiyi kızından ayırmış ve başka biri ile birlikte olmasını sağlayıp günahkâr etmişti. Ve biraz daha yalan. İblisler yalan doğru nedir bilmeyen canlılardır brom gezegenin de. Ve onlar melek tanrıçasının eşine çabuk inanmıştı.

Aaric iki küçük çocuğun ruhunu kirletmiş ve ağır yükler hediye etmişti. İki aşığı birbirinden ayırmıştı. Aaric büyük bir günahkâr idi. Sevgili karısının aksine.

Yıllarca plan yapmıştı Aaric. Karısının intikamını almak için. Karısı söz konusu olduğunda kızını bile gözden çıkarmıştı. Ve şanslıydı ki kızının ruh eşi Alarice idi. Çünkü babası ve onu birlikte yok etmek istiyordu. Alvin ise belki onun kölesi olabilirdi. Onun hakkında bilmedikleri ve planlamadığı şeyler vardı.

Duke, aşık bir adamdı. Çok aşıktı. Karısına vurduğun da elini kesmek istedi. Sinirli halinden nefret ediyordu. Ve bunu karısına ilk defa gösteriyorken ölümüne sebep olmuştu.

Duke hep kendini suçladı. Bir şeytan tanrısına göre fazla iyi biriydi. Ama o tam tersini düşünüyordu.

O gün Aaric onun yanına gelip gittikten sonra hemen Alarice'e ulaşmak istedi ama yapamadı. Kızının durumunun kötü olduğunu öğrenince yapamadı. Kalkıp yanına da gidemedi çünkü gücü yoktu.

Ve Dante. Hikayenin piyon karakteri. Bedeni birden fazla kez kullanılmış ruh. Ve her seferinde olanları unutması yüzünden bunu asla bilmemesi. Ama son seferde onun bedeni değil bir başkasının ki ele geçirilmişti.

Adolfo. Küçük ve istenmeyen çocuk. Ailesi tarafından öldürülmesi için bir büyücüye verilmiş ama büyücünün ona kıyamaması sonucu hayatta kalmış olan çocuk. Büyürken önce büyücünün çırağı olmuştu. Büyüdüğünde ise sarayda kraliçenin sol kolu olarak göreve geçmişti. Ve tabi ölüm. Sevdiği tek kişi olan büyücünün, ailesinin, ölümü. Onu yıkmıştı tabi ama o belli etmemeliydi. O hep güler ve güldürürdü. Acılarını ağlayarak belli eden değilde gülerek insanların anlamasını bekleyen insan kırıklığı her zaman en kötü olandır.

***

"Ne demek gitmiş ve ölen askerlerin sorumlusu o? Bunu nereden biliyorsunuz peki?"

"Görgü tanıkları var efendim. Kral Aaric onu görünce direk kaçmış. Kendisi şuan nerede bilmiyoruz. Aramaya gitmeleri için askerleri gönderdim. Birkaç saate bulunur. Ama yasaklı ormana girdiyse biraz daha uzun sürebilir."

"Onu bulun ve bana getirin. Hemen hem de!"

Asker başı ile onaylamış ve hemen gitmişti. Belinda babasının bu anlamsız davranışlarını anlamıyordu. Ne yapmaya çalışıyor diye düşünüp duruyordu. Bir de büyü olayı vardı. Ayrıca kral Duke olayı. Ve onu kaçıran kişinin şuan yok oluşu. Kaçıran demek doğru olmazdı aslında. Onu o kişi kaçırmamıştı. Ama Belinda geçirdiği evrim yüzünden bazı şeyleri unuttuğu gibi bunu da unutmuştu. Mesela Duke'u daha önce görmüş olmasına rağmen unutması gibi.

"Sevgilim, sakin ol biraz. Babanın bu davranışları benim de canımı sıkmaya başladı ama yine de sakin olmalı ve doğru düzgün düşünmeliyiz. Babam eğer bugün daha iyiyse gel onunla konuşalım."

"Haklısın. Belki baban bir şeyler biliyordur. Ve sen babana kırgın değil misin? Hani öldü sanmıştın falab?"

"Geçmişte olanı istesem de değiştiremem ki. Neden boş yere çabalayıp kendimi harap edeyim? Geçmişi düzeltemem belki ama gelecek için güzel şeyler yapabilirim. Ve tabi bugünler için."

" Kadın haklı bu yüzden biz dağılalım siz de o zaman krala gidin. Ve Dante görmüyorum sanma iki saattir nişanlımı elliyorsun. Çek lan elini!"

Adolfo yine boş konuşurken Belinda ve Alarice onu pek fazla takmamıştı. Odadan çıkıp gittiklerinde Dante konuşmaya başladı.

"O benim ruh eşim. Ve gerçekten nişanlı olmadığınızı biliyorum. Ve ve ve sanane be. İster ellerim ister şurada si-"

"Dante!"

"Pardon. Biraz abarttım galiba. Tamam bakma öyle fazla abarttım."

_______________________________________

Nasıl kestim ama en heyecanlı yerinde ???? 😳

Sınavlar ertelenmemis sanırım ziya hamile kalmak istiyor ben şunu bi si- aman bir sevip geleyim 😚🔞🗡️

Her neyse ballı çöreklerimmm lütfen oy vermeden gitmeyin. Çünkü 30 60 veya 100 lerde okunma olsa da oy sayısı heo düşük 😣

Üzmeyin lan civcivi🐥

HER NEYSE OY VERMEYİ VE YORUMLAR YAPMAYI UNUTMAYIN GÖTÜNÜZÜ KESERİM MUAH ASKOBALLOKMALARİM💞

HER NEYSE OY VERMEYİ VE YORUMLAR YAPMAYI UNUTMAYIN GÖTÜNÜZÜ KESERİM MUAH ASKOBALLOKMALARİM💞

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hayırlı sahurlar aşkom
-mikaaağ

↘️⬇️↙️

[ Le Paradis En Enfer ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin