[ Le Paradis En Enfer ]

19- mesafe

Dante'yi Coley ile aynı odaya kilitlemişlerdi. Şimdi sadece beklemek gerekiyordu.

Alarice ve Belinda ise odalarına çekilmiş, düğün günü öncesi dinlenmek istemişlerdi.

İkili üstlerine geçirdikleri ipekten yapılma pijamaları ile yatakta uzanmış, yatağın tam karşısında duran aynadan birbirlerine bakıyorlardı.

Alarice'n göğüsün de yatan Belinda, sevgilisinin kalp atışlarını dinliyordu adeta sözleri olmayan bir melodiyi dinler gibi. Alarice ise pamuk gibi yumuşak tutamları okşuyor aynı zamanda bir şarkı mırıldanıyordu aynadan ikisine bakarken.

"Alarice, yanlış anlamazsan bir şey söyleyebilir miyim?"

Alarice elini hareket ettirmeyi kesmiş, başını biraz kaldırmış ve sevdiği kızın biraz olsun yüzüne bakmaya çalışmıştı. Hâlâ aralarında bir uzaklık vardı. Hâlâ birbirlerinden her şey hakkında izin alacak ya da soru soracak uzaklıktaydılar. Oysa ki bedenleri birbirine değiyordu şuan. Bu kadar yakınlığa, bu kadar uzaklık niyeydi?

"Tabi ki. Anlamayacağım. Söyle. Dinliyorum seni."

"Biz nasıl bu duruma geldik? Yani sadece birkaç haftaya kadar birbirimizi hiç görmemişken şimdi ise mühürlü iki kişiyiz. Yarın düğünümüz var. Yani nasıl oldu? Ne ara oldu? Sen beni nasıl sevmeye karar verdin? Beni öldürmek istemedin mi? Beni kaçırmanın nedeni bu değil miydi? O zaman neden bana aşık oldun? Ben ne ara aşık oldum sana? Bende bilmiyorum çoğu şeyin cevabını ama yine de... merak ediyorum. Aramızda o kadar mesafe varken biz ne zaman bu mesafeyi umursamadan aşkı sevdayı huzuru mutluluğu birbirimiz de bulduk? Ben bunu aslında son üç gündür çok düşünüyorum Alarice. Seni seviyorum. Hem de çok. Ama bu sorular aklımı o kadar çok fazla karıştırıyor. Sanki bir şey olacakmış gibi. Tüm bu mutluluğa ters, zıt bir şey olacakmış gibi. Ben korkuyorum Alarice. Bize bir şey olmasından çok korkuyorum. Ben sevdiklerimi kaybetmekten korkuyorum. Alarice sen koru olur mu bizi? Çünkü sen en güçlüsün."

Sonlara doğru o kadar hızlı kurmuştu ki cümleleri, nefesi kesilmişti anlık. Alarice'n ise kafası Belinda'nın sorduğu sorular ve kurduğu cümleler ile dolmuş, her birini pirincin taşını ayıklar gibi ince detaylarına kadar kelimeleri ve onların anlamlarını elemeye, düşünmeye çalışıyordu. Bir yandan da nefesi düzene girdiği gibi ağlamaya başlayan meleğini sakinleştirmeye çalışıyordu.

"Sevgilim... Her sorunu cevaplamak istiyorum. Biz birbirimizi çok sevdik ve bu yüzden bu duruma geldik. Aşk dokundu bize. O mesafeleri umursamadan aşk dokundu. Zamanın ne önemi var ki? Zaman lanetin teki. Boşver onu. Zaman yaraları sarmaz. Zamana bir şey bırakılmaz. Çünkü zaman soğuktur. Aksa da senin vücudundaki yaraların izlerini yok etse de aklında kileri, zihninde yer edinmiş her bir anıyı veya sözü taze tutar. Zaman kötüdür ve asla ona uyma. Ben seni sevmeye karar vermedim. Karar verilecek bir durum değildi. Seni sevmek bir karar olacak kadar basit değil. Sana yalan söylemek istemiyorum. Evet seni öldürmek için buraya getirttim. Ama seni görünce kalbim... Benim o taştan alevden kalbim ilk defa sevgi ile harlandı. Ayrıca biz daha küçükken de karşılaştık. Böğürtlen vermek istedin bana. Ama ben ilk defa korktum. Ve çekip gittim. Kırdım seni dimi? Özür dilerim miniğim. Sana neden aşık oldum? Çünkü sen benim kalbimde ki o derin yaraya atılan dikişin acısını bastırmak için verilen merhem gibisin. Sen ne ada aşık oldun bilemem sevgilim. Biz zaten bir çift kanat gibiyiz. Tek kanatla uçamazsın. Ama eşi olunca gökyüzünün efendisi bile olursun."

Belinda bir yandan sevdiğini dinliyor bir yandan da ağlıyordu. O kadar güzel konuşuyordu ki Alarice, ses tonuna, kullandığı kelimelere, benzetmelere aşık oluyordu. 

(BD: hadi lan ordan onu konuşturan benim. Meleklik bitmiş be.)

"Ve korkma. Evet ben güçlü olabilirim ama sende benim gibi melezsin. Sende güçlüsün. Hatta benden de-"

Duraksadı. Şuan söyleyemezdi. Düşünceleri yeteri kadar ona ağır gelirken bir de bu güç mevzusu açılır ve doğruları öğrenirse bir siniri ile bütün güçleri patlar ve bir anda kıyamet kopardı.

"Yani senin dilin benden daha tatlı ya. Bence bu yüzden sen benden daha güçlüsün. İkna edersin bize zarar vermek isteyen her kişiyi alt edersin. Ve evet belki kötü bir şey olur. Çünkü geleceği biz değil baş tanrı bilir. Ama ne olursa olsun seni çok seveceğim."

______________________________________
Ne konuştunuz be. İlk defa bu kadar uzun konuştular. Bugünün devamını diğer bölüm de atacağım. Heyecan yapın azıcık hehehe😽

Medyada da Alarice'n eli var. (Allah'ım benim elimi niye böyle nasip etmedin yani günah yazmazsan sormak istiyorum. Niye benim parmaklarım lahana sarması gibi.)💅🏻

Oy vereceğiz dimi? Oy verdik hatta değil mi? 😿

Yorumlarınızı bekliyorum canlarım🐥

Bir de Alarice'i merak edenlere alın size Alarice. Ama Belinda'yı bulamadım. Yani beğenmedim. Bulursanız örnek atabilirsiniz 🐰

↘️⬇️↙️