Crazy Fantasy ~ Vmin

2. Kulüp

İyi okumalar...

"Jimin? Beni dinliyor musun sen?" Jimin irkildi omzunu dürten bedenle. Yanında cam silen Yoongi'ye çevirdi bakışlarını.

"Ne var? Dalmışım, çok mu önemliydi?" Yoongi başına bir tokat atınca acıyla başını tuttu. "Ne vuruyorsun be?"

"Benimle şöyle konuşman sinirime dokunmaya başladı bugün bak. Ben senden büyüğüm, farkında mısın?" Jimin küçümseyen gözlerle süzmüştü kendisiyle aynı boyda ama iki yaş büyük olan arkadaşını.

"Olmayan boy farkı yüzünden unutuyorum bazen. Hem, sen buna takılmazdın, ben mi yanlış hatırlıyorum?" Yoongi kınayan bakışlarını sildiği cama odakladı yeniden.

"Takılmazdım ama bugün anlattığım hiçbir şeyi dinlemediğin için büyük oluşumu koz olarak kullanacağım. Neyin var bugün cidden?" Jimin elindeki bezi yandaki kovanın içine bırakmış, köpüklü suyun Yoongi'nin pantolonuna sıçramasına sebep olmuştu. "Yavaş be!"

"Of, abartma. İki damla sudan kaçıyorsun hemen. Geçenki herifi hatırlıyor musun?" Yoongi de onun yaptığını yapmıştı. Bu sefer sudan nasiplenen taraf Jimin oldu. "Yavaş olsana!"

"Abartma." dedi Yoongi onu taklit ederek. "Hangi heriften bahsediyorsun? Bana sakın o araba..."

"O arabadan inen, evet. Bayan Oh'un eski kocası. Dönemimde de değilim ama herifin kucağına atlayıp beni senin yap diyesim geldi. Düşüp bayılacaktım." Yoongi yüzünü buruşturdu onun bu haline.

"Saçma sapan konuşuyorsun gerçekten. O hocamızın kocası, farkında mısın?" Jimin işaret parmağını salladı.

"Eski kocası canım, eski. Şu an evli bile değiller. Nasıl hala görüşebiliyorlar, aklım almıyor zaten." Yoongi omuzlarını dikleştirdi.

"Bir alfadan boşansan bile o alfayla görüşme hakkın var Jimin, sonuçta resmi bir evrak var ortada. Artık geçerli ya da değil, fark etmiyor." Jimin bakışlarını temiz camdan dışarı çevirdi.

"Saçmalık. Aptal aptal kurallara uymamız gerekmeseydi, kim bilir kaçıncı sevişmemi yaşıyordum onunla şu an." Gözleri parladığında Yoongi saçma bir fikrin geleceğine emindi. "Aslında yaşamamak için ne sebebim var ki? Beni öldürecek değiller ya, değil mi?"

"Ne planlar var kafanda yine senin?" Jimin sırıttı bu soruya.

"Ne planlar yok ki." dedi sırıtmasını yüzünden silmeden.

***

"Yani uslu uslu cezamızı çekip yurt odamıza gitsek ve o herifi hiç görmemişsin gibi hayatımıza devam etsek olmuyor muydu acaba?" Yoongi çöktüğü yerden tısladığında Jimin'den bir tokat yemişti. Acıyan omzunu ovdu.

"Sussana, yakalanacağız senin yüzünden." Yoongi'nin telefonunun ekranı yanınca oraya çevirdi bakışlarını.

"Gelmiş, arka kapının önünde bekliyormuş arabasıyla. Hadi yürü." Jimin'i kolundan çekiştirerek arka kapıya ilerledi. Siyah araca yakalanmadan binebildiklerinde ve ana yola çıktıklarında rahatlamışlardı. Şoför koltuğundaki bedenin yanağına sesli bir öpücük bırakan Yoongi'ye karşı bir öğürme sesi çıkardı Jimin.

"Naber Jim?" Kaslı bedene sahte bir gülümsemeyle karşılık verdi sarı saçlı.

"Selam. Hala iğrenç bir çiftsiniz, midem bulandı da biraz. Arabana kusarsam kusura bakmazsın artık." Yoongi sert bir bakış attı arka koltuğa dönüp. Ardından şoför koltuğundaki çocuğu bulan bakışları hızla yumuşamıştı.

"Nereye gidiyoruz bakalım?" Yoongi oturduğu yerde yayılarak güldü bu soruya.

"İnanır mısın bilmiyorum ama Jimin'e koca bulmaya gidiyoruz." Jimin başını iki koltuğun ortasına soktu anında.