18. Mühür

885 104 29
                                    

İyi okumalar...


"Uyumayacaksın, değil mi?" demişti Taehyung yattığı yerden sırtı dönük bedene bakıp. Jimin öylece oturuyordu yatağın ucunda. Gözleri yatak odasının kapısındaydı.

"Konuşacağız sanıyordum. Geri sayımda seni öpmem, unuttuğum anlamına gelmiyor." Taehyung da doğrulmuş, minik bedenin kolunu tutmuştu.

"Arkana yaslan. Sanki şey gibi oturuyorsun." Duraksadı. Söylemek ve söylememek arasındaydı ancak Jimin o kadar da sabırlı biri değildi.

"Ne gibi oturuyorum? Bana bir şey söyleyecektin Taehyung, bana bir sebep verecektin. Unuttun mu yoksa ne yalan uyduracağını?" Alfanın kaşları çatıldı. Jimin'e karşı kullanmaktan çok da hoşlanmadığı kelimeleri kullandı bu yüzden.

"Alfa olarak, senin alfan olayım ya da olmayayım, herhangi bir alfa olarak senden bir şey istediğimde bunu yapmalısın. Şunu hatırlattırma sürekli." Jimin onun göğsüne bir tokat geçirdi. Yine de yatak başlığına yaslamıştı sırtını.

"Berbat biri oluyorsun her böyle konuştuğunda. Hiç sevmiyorum bu halini." Taehyung onun yanına yerleşti.

"Az önce şey gibi derken, her an gidecek gibi demek istemiştim. Benden kaçmanı, uzak durmak için bahaneler uydurmanı da ben sevmiyorum. Benim zorda kaldığımda böyle davrandığımı düşünürsek hangimiz daha berbatız?" Sesli bir nefes verdi Jimin odanın karanlığına. Taehyung'un yanındaki gece lambası yanıyordu sadece ve onun ışığının da Jimin'e ulaşmasına Taehyung'un cüssesi engel oluyordu.

"Bana bir açıklama yapacağına inanmıyor olsam çoktan gitmiştim, bilmiyormuş gibi konuşma." Taehyung başını yasladığı yerden ona çevirdi. Çocuğun gözleri yatağın karşısındaki uzun penceredeydi.

"Sana yalan söyleyeceğimi nereden çıkardın? Öyle olsa sence çoktan bir şey uydurmaz mıydım? Bu saati bekler miydim?" Duvardaki saate döndü Jimin'in bakışları. Çoktan sabah 3 olmuştu bile. Yoongi'yle Jungkook yan odada uyuyorlardı, en azından bir ses gelmediğinden böyle olduğunu düşünüyordu sarı saçlı.

"Taehyung zaten çakırkeyfim. Uykum da gelmeye başladı yavaştan ama ne söyleyeceğini o kadar merak ediyorum ki uyuyabileceğimi hiç sanmıyorum. Lütfen konuşur musun artık?" Taehyung onu izlemeyi kesmeden girdi konuya. Sesi oldukça sakindi.

"Seni mühürlemeyi çok istiyorum. Bunu içgüdüsel bir dürtü olarak değil, sosyal bir gereklilik olarak görüyorum zaten çünkü seninle rahatça gezebilmeyi çok istiyorum Jim. Ama bunu başaramam. Alfa olsam bile seni mühürleyemem. Sadece seni de değil, herhangi birini mühürleyemem. Evlendiğim kişiyi mühürlemediğimde ve ondan boşandığımda bu hak elimden alındı." Jimin'in şaşkın bakışları onun düşünceli gözlerini bulmuştu. Anlam vermeye çalışıyor, ancak beceremediği için sadece susabiliyordu omega. Ancak Taehyung'un da şimdi susmuş olması sinirini bozmuştu. Bu muydu yani? Herhangi bir detay vermeden bitirecek miydi?

"Beni bununla ikna edebileceğini mi sanıyorsun? Taehyung anlatır mısın ne olduğunu tam olarak? Bu hak nasıl öylece elinden alınabiliyor ki?" Elini ortalarındaki boşluğa uzattı alfa. Jimin kısa parmaklarını onun avcuna bırakırken tereddüt etmemişti.

"Eğer bir alfa bir omegaya ciddi tehlike oluşturup saldırıda bulunduysa onun herhangi bir omegayı kendisine bağlamasını engellemek için mühürleme özelliğini elinden alırlar, en azından normal şartlarda durum bu. Benimkinde şartlar biraz farklıydı." Jimin'i tutan elini gevşetti ancak omeganın eli onunkinin aksine gevşememişti. Jimin Taehyung'un birine saldırmayacağını içten içe biliyordu sanki, alfayı uzun seneler tanıması gerekmiyordu bunu bilmesi için. Ona dair herhangi bir tereddüdü yoktu, en azından bu konuda ondan emindi.

Crazy Fantasy ~ VminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin