Trouble Update〆BTS

~60~

#Eternal Love

~Anka~

"Akın..dedim ya günlerim güzel geçiyor diye. İyi vakit geçiriyorum onlarla. Zaten onların provaları falan oluyor ben de bazen onları izliyorum, bazen evde kendim takılıyorum."

Akın kamerayı kendine yaklaştırınca gülümsedim. "İyi, tamam. Yine de dikkat et kendine. Aç kalmıyorsun di mi?" Akın kaşlarını kaldırıp beni izlerken genişçe gülümsedim.

"Hayır tabi ki. Jin yiyebileceğim yemekler hazırlıyor ve cidden iyi bu konuda. Yemekleri harika."

Akın başıyla onaylayarak geri çekildi ve arkasına yaslandı. "Sen n'apıyorsun? Nasıl gidiyor dersler?"

Omzunu silkip gözlerini kapattı. "İyi..bu aralar tabi biraz yorucu geçiyor. Projeler falan var, bir de iki hafta sonra vizeler başlıyor."

Dudaklarımı büzüp üzgün bakışlarımı gönderdim. "Yaa..kolay gelsin, ne diyim? Başarılar şimdiden sınavlarda."

"Sağ ol, sağ ol. Sen gez, toz tabi."

Ufak bir kahkaha atarken Akın gözlerini devirdi. Aklına bir şey gelmiş olacak ki tekrar bana dönmesiyle ben de dikkatimi ona verdim. "Bu arada bu ikizler çok yaramaz ya. Hiçbir şekilde sözümü dinlemiyorlar. Bir de geçen gün arabamı kaçırdılar!"

Akın sinirle yükselirken gözlerim şaşkınlıkla açıldı. Bir yandan da gülmemi bastırmaya çalışıyordum. "Nasıl kaçırdılar?"

"Kaçırdılar işte. Ege sürmesini biliyormuş. Hayır..nerde, nasıl öğrendi anlamadım ki!" Akın sinirle homurdanmaya devam ederken sırıttım. Akın arabasına çok değer verirdi. Göz bebeği gibiydi... Bana hiç kullandırtmamıştı mesela. Gözü gibi sakınırdı. Büyük ihtimal bu olaydan sonra da ikizleri bir güzel haşlamıştır.

"Babanla da konuştun mu?"

Kafamla onaylayarak yerimde dikleştim. "Evet, senden önce onunla konuşmuştum."

Akın kafasıyla onaylarken gözüm saate kaydı. Diğerleri şu anda prova yapıyordu sanırım. Akın'ın sesiyle dikkatimi ona verdiğimde onun tatlı gülümsemesiyle karşılaştım. "Tekrardan doğum günün kutlu olsun güzelim." 

Sözleriyle gülümsemem daha da genişlerken başımı biraz yana eğdim. "Teşekkür ederim kuzen. İyi ki varsın." 

"Sen de güzelim..sen de iyi ki varsın." İçten bir şekilde gülümseyip tekrar saate baktım. "Akın, ben artık kapatayım. Orda da geç oldu. Dinlen sen..."

Akın kafasıyla onaylayarak esnedi. "Sen de kendine dikkat et. Yine ararsın beni." Gözlerimi kırparken bir yandan da başımla onaylıyordum. Vedalaşıp telefonu kapattıktan sonra ayaklanıp odadan çıktım. Telefonu da cebime sıkıştırıyordum bir yandan. Merdivenlerden yavaş yavaş inerken diğerlerinin konuşma sesleri geliyordu. En sonunda onların yanına ulaşınca konuşmalarına ara verip bana döndüler. Gözüm aradığım kişiyi bulamazken merakla ağzımı araladım.

"Taehyung nerde?"

"O prova odasına gitti." Jimin'in cevabıyla başımla onayladım. "Siz peki?"

Namjoon oturduğu koltukta dikleşince ona çevirdim bakışlarımı. "Biz bir nevi seni bekledik. Biliyorsun ki bugün Taehyung'un doğum günü..."