Trouble Update〆BTS

~26~

#Colbie Caillat-When The Darkness Comes

Bulut: Ah, merak ediyorum nesi var...

Bulut: Ama anlatmıyor hiçbir şekilde :-\

*Görüldü*

Çevrimiçi...

Yazıyor...

Çevrimiçi...

Anka: Kim?

Anka: Neyi?

Anka: Neden?

Anka: N'olmuş?

Bulut: Hey sakin ol!

Bulut: Heyecanlanma :))

Anka: -_-

Anka: Anlatmaya devam et, merak ettim.

Bulut: Araya girmeseydin anlatacaktım zaten O_o

Anka: Tamam tamam. Sustum. Hadi anlat...

Bulut: Taamam

Bulut: Yoongi hyungtan bahsediyordum...

Bulut: Sıkıntısı var ama anlatmıyor.

Bulut: Çok zorlamıyorum ama anlatmasını ve rahatlamasını isterdim. Yanına çok gittim ama kabul etmiyor, hep somurtuyor. Ve sürekli uyuyor.

Bulut: Tamam, normalde de çok uyur ama bu farklı...

Anka: Hissettin..?

Çevrimiçi...

Yazıyor...

Çevrimiçi...

Bulut: Hissettim...

Anka: Biraz zaman ver, anlatır. Bazen anlatmak istesek de hemen anlatamayız. Kelimeler çıkmaz bir türlü ağzımızdan..veya sindirmeye çalışır, düşünürüz bir süre... Ama anlatacaktır, yani bence.

Bulut: Anlatır di mi?

Bulut: Namjoon hyung da hep gidiyor yanına. Bir şey söyleyecekmiş gibi oluyor ama sonra vazgeçiyor. Sadece çalışmalara katılıyor ve sonra geri odasına çekiliyor.

Bulut: Üzülüyorum onun için... Merak ediyorum...

Anka: Ah, Tae... İyi olacaktır, ben de bunu hissettim :) Ve de size sahip... İyi olacaktır.

Bulut: Di mi? Öyle olacak...

Anka: Evet... Bak aklıma ne geldi.. Bir yerde okumuştum, seninle de paylaşayım.

Anka: Yaşamdaki her şeyden şikayetçi olan gence, yaşlı adam bir ders vermek için bir avuç tuzu bir bardak suya atıp içmesini söylemiş. Genç, yaşlı adamın söylediğini yapmış fakat suyu ağzına alır almaz hepsini tekrar tükürmüş. Yaşlı adam gence suyun tadının nasıl olduğunu sorunca genç "Çok acı." demiş. Yaşlı adam bu sefer genci bir gölün kenarına götürmüş. Gence bu kez de bir avuç tuzu göle atmasını söylemiş ve gölden su içmesini istemiş. Genç gölden birkaç yudum su içince yaşlı adam suyun tadının nasıl olduğunu sormuş. Genç de "Ferahlatıcı" demiş. Yaşlı adam gence "Tuzun tadını aldın mı?" diye sorunca genç "Hayır." cevabını vermiş. Bunun üzerine yaşlı adam "Yaşamdaki sıkıntılar tuz gibidir. Sıkıntının miktarı hep aynıdır. Sıkıntıyı kendi içine, dar kalıplara hapsedersen sana daha çok acı verir. Eğer paylaşırsan daha kolay ve sıkıntısız atlatırsın." demiş.