Selam olsun 🌸
15.07 🇹🇷
İnstagram anketlerine göre grup için erken olduğunu düşündüm. Daha büyük bir aile olunca dilerseniz tg grubu kurarız. Hem numara vermek zorunda kalmazsınız. İlginiz için teşekkür ederim.
Bölüm şarkısı : Madrigal-Seni Dert Etmeler 🎵
Keyifle okuyun.
🔸
Annem "Üniversiteye gittiğinde senin için yepyeni bir hayat başlayacak." dediğinde bu kadar hareketli bir hayata adım atacağımı hiç tahmin etmemiştim. Saffet karşımda delirmiş gibi Arife yumruklarını sıralarken Haydar ve Reha onu uzaklaştırmaya çalışıyordu. Hüma şu anda nasıl bir tepki veriyordu bilmiyordum çünkü şaşkın bir şekilde Saffet'i izliyordum.
"Ne yapıyorsunuz siz? Ayrılın hemen!" Okulun kapısı hızlı bir şekilde açılıp kapandı. Nihayet şaşkınlığımı üzerimden atabilmiştim. Benim dersime girmeyen fakat okulda birçok kez gördüğüm bir öğretmen koşarak onlara doğru geliyordu.
"Saffet bırak şunu!" Reha'nın bağırdığını duydum. "Başına bela alacaksın!" Saffet'i kendine doğru var gücüyle çekerken yerde uzanan Arif'e baktım. Dudağı patlamıştı ve burnu kanıyordu. Arkadaşı onu yerden kaldırırken "Rahat bırak beni!" diyerek elini itti.
Dayağı kendisi istemişti. Bir de sinirleniyor muydu?
"Kafayı mı yediniz siz? Okul burası okul! Üniversitede olmanız okulun bahçesinde sokak kavgası yapacağınız anlamına gelmez!"
"Kusura bakmayın hocam." diyen çocuğa baktım. Hala Arif'i kaldırmaya çalışıyordu. Sanırım bu çocuk bizim sınıftaydı. Kimseyle alakam olmadığı için anlayamamıştım ama geçen İngilizce dersinde hocanın listeden seçerek konuşturduğu kişiler arasında olduğunu hatırlıyordum. Dün onunla koridorda konuşan da bu çocuk olmalıydı.
"Hemen revire gidiyorsun." Arif, hocaya başını salladı. Yerden destek alarak ayaklandığında hala sinirliydi. O, okula doğru yürürken hala yanımızda olan hocaya baktım. Çatık kaşlarla bir Saffet'e bir bize bakıyordu. "Bir daha böyle bir şeyle karşılaşırsam, sizi idareye bildiririm. Dağılın şimdi." Saffet sırtı dönük olduğu için yüz ifadesini göremiyordum ama hoca dağılın dedikten sonra bunu bekliyormuş gibi hızlı adımlarla okulum çıkış kapısına doğru yürümeye başladı.
Hüma koşarak arkasından gitti ve "Saffet?" diye seslendi. Adımları durdu ve Hüma'ya döndü. "İyi misin?" diye sorduğunda yine tersleyeceğini sandım ama beni şaşırttı.
"Bir şey yok tamam."
"Sen bilmiyor musun bu hıyarı?" Haydar'a baktım. Her zaman ki keyifli ifadesi yok olmuş, sinirle soluyordu. "Niye eline koz veriyorsun?"
"Elini de kozunu da sikeyim!" Okuldan çıkarken arkasından bakakaldık. Reha ve Haydar bir şey demeden arkasından gitti.
"Arif'i dondurucuda bekletip kafasını buzlara sürtmek istiyorum."
"Ben de." dedim. "Bilerek dayak yiyor derdi ne anlamadım." Uzanıp yerdeki sırt çantasını aldım. Sanırım Reha'nındı.
"Rehalar zaten yanında. Biz derse gidelim." dediğinde başımı salladım. Dersten sonra Reha'yı arayacaktım.
🔸
"Su alacağım, bir şey istiyor musun?"
Hüma'ya başımı iki yana sallayarak "Hayır." dedim. Cüzdanını alıp kantine indiğinde sınıfta 7-8 kişi kalmıştık. Reha'yı aramak için 10 dakikam vardı. Telefonumu çıkardığımda başımda dikilen bedeni fark ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kahve Kulübesi
Teen Fiction"Gözlerine şiir yazılır Ecrin." (Üsame'yi okumadan da başlayabilirsiniz.) 02.06.2021