On Yedi

4.7K 200 26
                                    

Not: Uzun bir aradan sonra Morpheus'un Rüya Kapanı'na yeni bölüm attım, bilmeyenler bence bakın derim pişman olmazsınız -yani herhalde shsjdjsjksdh-...

Multimedya: Morpheus'un Rüya Kapanı kapak fotoğrafı.

İlkim Önleyen

Mesaja bir görüldü atıp çıkan kişiyi boş verip daha önemli olan soruna yani evimde ki yabancıya odaklanmayı tercih ettim. Hızlı bir şekilde televizyonu kapatmıştım ki birden giden elektrikle birlikte buna gerek kalmadığını anlamış oldum. Yavaş ve sessiz bir halde ayağa kalkıp kilitlendiğim kapıya yaklaştım ve kuşağını kapıya yasladım ve içeriden bir ses geliyor mu diye elimden geldiğince sessiz olarak dinlemeye çalıştım. Ama bu haberin ardından kesinlikle çok korkmuş olduğumdan nefes nefese kalmıştım dolayısıyla olabildiğince sessiz nefes almaya çalıştım. İçeriden hiç bir ses gelmediğine emin olduktan sonra dikkatli bir şekilde kapıyı açmak için kilidi çevirdim ve kapıyı açmak için biraz geriye çekildim. Ardından yavaş adımlarla odamdan dışarı çıktım. Etraf çok karanlık, keşke fenerim olsaydı- aaa doğru ya telefon! Korkudan telefonu elimde sımsıkı şekilde sıkarak telefonumu elimden hiç bırakmamış olmamın mutluluğunu yaşayacağım hiç aklıma gelmezdi!

Gereksiz bir şey çünkü. Çok, çok gereksiz bir şey.

Öyle.

Telefonumun ekranından bulduğum ışık tuşuna bastım ve bu hareketimle beraber açılan ışıkla rahat bir nefes aldım. Yolumu aydınlatması için yere doğru tutarken sanki bir şey yanımdan geçmiş gibi hissettim. Başımı oraya çevirdim ve telefonu kaldırdım. Hiç bir şey olmadığını görünce biraz daha telaşa kapıldım. Neden öyle hissettim ki ben şimdi?!

Salonun ortasına geçtim ve ışığı etrafa tutarak kendi çevremde döndüm. Kırılan bir cam eşyayla karşılaşmayınca şansımı mutfakta denemeye karar verdim. Gerçi mutfak ve salon hemen, hemen birleşik sayılırdı bu yüzden hızla oraya bakınınca bir tabağın kırık olduğunu gördüm. Ah! Bu o tabak! Üstünde gerçek bir insan kalbi olan tabak!

Nasıl anladın acaba Bayan Süper Zeka?

Yerin kanla bulanmış olması küçük bir ip ucu oldu diyelim iç ses (!).

İyi de kalp nerede? Midem o görüntülü kaldırmadığı için mutfağa bırakıp kaçmıştım. Ve içinde bulunduğu tabak yerde kırık bir halde olduğuna göre, kalp nerede?!

Sakin ol biraz İlk' belki kedi falan girmiştir.

"O kalp için de sığır kalbi falan dedin iç ses! Sus biraz!" dedim fısıldar bir sesle. Korkmamak için yüksek sesle konuşup ses yaratmaya çalışıyordum adeta.

Ben susarsam iyice kafayı yersin İlk'.

Hay senin İlk''ine de sana da! Bir saniye! İlk'... İlk'!

Bunu yapan ya o'ysa...

Mutfaktan hızla çıkıp koridora geçtim ve odama doğru bir şey belli etmemeye çalışarak adımlamaya çalıştım, -çalıştım diyorum çünkü- taa ki ensemde hissettiğim nefesle yere çivilenene kadar, ardından iki elimi hapis altına alarak, onun beni duvara yapıştırırcasına yaslaması ve ellerimi -iki kolumda düz olacak şekilde- kafamın üstüne sabitleyerek elini duvara yaslaması sadece saniyelerini almıştı...

Belki o değildir İlk'. Bilip bilmeden günahını alma çocukcağızın...

YAKLAŞAN KATİLİN | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin