Yirmi

3.8K 180 34
                                    

Yazar'dan

Ağır adımlarla içeri girdi genç adam, sanki ev kendininmişçesine bir hava yaratıyordu neredeyse arşa ermiş olan özgüveni. Hiç bir çaba göstermemesine rağmen oldukça sessiz ilerliyordu, olan tek ses vardı o da genç adamın elinde ki hançeri duvarda sürüklemesinin sesiydi. Sadece hançerin duvarlara bıraktığı kan izi değildi olan. Adım, adım ilerlerken ayakkabılarının kanlı izleri de onun arkasından baskılanıyordu. Bunun gayet farkındaydı genç adam, durdu hançerin sesi de onunla birlikte ve ayakkabılarından kaynaklanan, sebebi olduğu kanlı izlere baktı. Dudaklarının kenarı kıvrıldı. Aheste adımlarıyla iletmeye devam ederken hançeri duvarda sürümeye devam ediyordu. Sonunda istediği odaya varınca hançeri çekti duvardan. Genç kızın endişeyle kapattığı kapıyı yavaşça açtı ve içeri adımlamaya devam etti.

Söylemişti ona "Oraya geliyorum, bir kahveni de içerim." demişti. Lakin genç kız yine onu kandırdığını sanmış bir yandan da korkmuş ve yine, tekrar engellemişti genç adamı. Ardından huzursuz uykusuna dalarken, kilitlemeyi unutmuştu odasının kapısını. Her akşam "Ya o gelirse..." kokusuyla kilitlemeye başlamıştı odasının kapısını ancak korktuğu sadece onun için gelen katil değildi, onun çok daha farklı bir sorunu daha vardı, kimseyle paylaşamadığı...

Genç adamın odanın dışındayken kıvrılmış olan dudakları odanın içine girdiği an düzelmişti esasen, fakat genç kızın huzursuz bir uykuya daldığını anlamıştı, genç kızın yatış şeklinden ve surat ifadesinden ve tekrar küçük bir gülümseme belirdi genç adamın yüzünde. O gülümseme kadar sahte olan maskenin ardındaki yüzüydü genç adamın.

Genç adam ilerledi ve yatağın yanına çömeldi. Genç kızın yüzünü donuk bakışlarla incelerken yüzüne taktığı maskesini ağır hareketlerle çıkardı sol eliyle. Ve yatağın yanına koydu ellerini. O geceyi hatırladı tekrar, genç kızın, yüzünü tarayan harelerini.

Genç kız korkuyla genç adamdan tarafa döndü. Az önce düz bir şekilde kıvranıyor gibi görünüyordu, şimdiyse sola doğru cenin pozisyonu almıştı. Genç adam kaşlarını çatmış, genç kızın ne yaptığını dikkatle seyrediyordu. Genç kız elini uzattı ve genç adamın sağ elini tuttu. Genç adam, genç kızın bu hareketine karşın önce kaşları yumuşasa da tekrar kaşları çatıldı ve gözlerinde ki duygu karmaşasını çevrede kimse olmamasına rağmen gizlemeye çalıştı. Bunu başarsa da, ne kadar inkar etmesine karşılık olarak içinde bunu gizleyemeyeceğim biliyordu da.

Genç adam gözlerini kapatıp başını iki yana sallarken konuştu.

"Çok yanlış kişiye sığınıyorsun İlk'... Hiç sığınmaman gereken kişiye..." Ardından kalktı ve aynı sessizlik ve yavaşlıkla geldiği gibi evden ayrılmaya koyuldu.

Kitabı çok hızlı ilerletmek istemiyorum bir de ne yazacağımı da tam olarak bilmiyorum ama aklımda da çok fazla şey de var yani anlayacağınız Allah'a emanet gidiyoruz, hadi bakalım hayırlısı shjsjdjd...

YAKLAŞAN KATİLİN | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin