Bölüm Öncesi Not: Ben bu bölümü yazdığımda depremden önceki gündü, hatta geceydi çok geç bir saatte bitirdiğimden dolayı yayımlamamıştım, sonra da... yayımlamayı doğru bulmadım, bu yüzden de ne zaman atarım bilmiyorum artık.
Söyleyecek çok fazla şey var ama kısa ve öz olarak,
Umarım hepiniz ve çevrenizdekiler iyidir,
Herkese, hepimize geçmiş olsun...
-Bu tür konuşmalarda vesaire hiç iyi olmayan "Yazar"'ınız...
İlkim Önleyen
Karanlık bir odadaydım, yine.
Hayır, hayır herhangi bir oda değildi bu. Benim odamdı. Evet, evet benim evim, odamdı burası!
Ama, hayır b-burası,... evet benim o-damdı burası, ama eski evdeki odamdı, burası.
Bu sefer yerdeydim.
Aynı hatıralarıma gömmeyi tercih ettiğim çoğu anıdaki gibi.
Hareket edemiyordum ama. Tıpkı, bazı anılarımdaki gibi...
Korkuyla yutkundum ve titrek bir nefes aldım.
Odamı inceledim.
Her şey aynıydı. Her şey o günkü gibiydi hala.
Aklıma gelen düşünceyle hareketsiz kalan bedenim kasıldı. Beynim, korkulu gözlerime derhal kapıya bakmasını emretti. Açık olan kapıdan karanlık salon görünüyordu.
Peki, o? O da mı buradaydı yoksa.
Endişeli nefeslerim sıklaşırken hareket etmeye çalıştım, ama bir türlü kılımı dahi kıpırdatamıyordum.
Vücudumun yanlarında ve kenarlarında hissettiğim ıslaklık beni daha da telaşa düşürmeye yetmişti.
Neler oluyordu burada?!
Ben, ben neden hareket edemiyordum?!
Bu hissettiğim sıcak suçu da neyin nesiydi?!
Burada, tamamen yalnız mıydım, yoksa...?
Nereden bulduğum bilinmez bir güç, zorlukla başımı bilmem kaç parçaya ayrılmış aynaya çevirmemi sağladı.
Kendi gözlerimle kesişen gözlerim, güçlükle bedenimden akan sıvıyı teşhis etti.
Kan...
Çenem titrer vaziyetteyken gözlerim bu sefer boynuma düştü. Derin ve uzun bir çizgi vardı.
Bacaklarımı hareket ettirmeye uğraşsam da başaramıyordum.
Ellerimi kontrol edip boynumu tutmak, şu anda yapmayı istediğim tek şey olabilirdi. Boyumu kontrol etmeli ve tüm bu gördüklerimin birer halüsinasyon olduğunu anlamalıydım.
Evet! Kesinlikle, işte bu! Ben şu an sarhoştum öyle değil mi?! Evet! Evet, öyleydim! Yoksa b-bunlar, bunların olması mümkün bile değildi ki!
Kendimi rahatlatmaya çalışırken kalbimin gümbürtülüleri sanki kulağımda çarpışıyordu.
İki yanımda duran ellerimin üstüne doğru inen bir sıvı daha hissettiğimde kendimi daha fazla dayanamayacağımı düşünürken yakaladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAKLAŞAN KATİLİN | Texting
General Fiction+90 541*** ** **: Vaktin doluyor Güzelim, dikkatli ol. İlkim: Pardon bir yanlışlık oldu sanırım, siz kimsiniz? +90 541 *** ** **: Yaklaşan Katilin... İlkim: Yaklaşan katilim? (Argo, küfür, vb. içerir) #macera 84 (22/03/2023) #" 11 (01/06/2023) #"...