YAKLAŞAN KATİLİN | Texting

Elli Bir

+90 541 1** ** **:
Barkın?

+90 541 1** ** **:
Yaklaştın aslında

İlkim:
Ayy! Çok pardon Barın yazacaktım ama otomatik düzeltme olmuş herhalde!!!!!

+90 541 1** ** **:
Otomatik düzeltme kısmında düzeltilmesi için senin daha önce de pek çok kez "Barkın" yazmış olman gerekmez miydi

İlkim:
Hiç alakası bile yok! Öyle, yani o isimde bir kişiyi tanımıyorum bile.

İlkim:
Tamam tanıyorum ama senin vesilen ile tanıştık, yani bende telefon numarası yok! Hem neden olsun ki?!

+90 541 1** ** **:
Sakin olur musun şaka yaptım sadece

İlkim:
Noktalama işaretlerine dikkat eder misin?

+90 541 1** ** **:
Peki bu raundu sen aldın "," ama Barkın'cılık ve İnci'cilik taslıyorsun haberin olsun "."

İlkim:
Tırnak işaretini koymasaydın iyiydi aslında....

+90 541 1** ** **:
Barkın'cılıklar ve İnci'cilikler....

+90 541 1** ** **:
Yoksa senin telefonunu mu çaldı Barkın geri ver şu telefonu hiç komik değil!!!!!

İlkim:
Bence kardeşlerinden ve özellikle ikizinden nefret ediyorsun?

+90 541 1** ** **:
Nefret çok kapsamlı bir kelime? Yani hayır, hayır etmiyorum İlkim

+90 541 1** ** **:
İlkim "."*

İlkim:
Hala komik değil.

İlkim:
Ayrıca kararımı verdim,

Yazıyor...

+90 541 1** ** **:
Dur, beni reddetmemen için bir önerin var ","

+90 541 1** ** **:
Yüz yüze görüşelim "," konuşalım ","

+90 541 1** ** **:
Geliyorum....

İlkim Önleyen

Nereye geliyor bu şimdi ya?

Sence Zeka Küplerinin en "Kübü" yok "Zekası", "Zekalısı", "Geri- "

Yeterli!!!!!

Dün "Barkın Belası'nın" "Soğuk Nevalesi'nin" her ne ise artık beni evinden kovuşunun ardından uzun süren bir asansör serüveninin eşliğinde aşağı inmiş ve arabanın içinde beni bekleyen "Canım Komşum Barın'cığım" "Soğuk Nevale Veyahut Buz Küpü Olmayan İkiz" ile karşı karşıya gelmiştim. Sonrasında ise beni eve bırakmış ve ben arabadan çıkmadan evvel bana bir şey sormak istediğini belirtmişti.

....

"İlkim," dedi ben tam da arabanın kapısını açmak için elimi kapı kulpuna koymuş iken. Başımı ona çevirerek "Ne oldu?/ Bir şey mi vardı?" ifadesiyle ona baktığımda devam etti. "Sana bir şey sormak istiyorum, ama yanlış anlama." Başımı "Tamam" manasında hafifçe sallayarak onun devam etmesini bekledim. "Şu davetiyede şirketlerimizle antlaşmalı olan bir iş insanının kızının doğum günü partisi için davetiye var, yani katılmam gerekiyor ama yalnız gitmek istemiyorum." Bana kısaca bakış attı. Konunun nereye gidiyor olabileceği ihtimalleri teker teker aklımda dolanır ve tek bir tanesi ağır basarak zihnime yer edinirken aklımda çoktan kıyafet seçmeye başlamıştım bile.