Otuz Bir

3.1K 170 72
                                    

İlkim Önleyen

Tam altıma edeceğim anda beni kolumdan tuttu ve kendine çevirmeden, onunla kapı arasında sıkışmamı sağladı. Ki zaten öyleydi ne değişmişti ki hayatımda?

Arkadaşlarım bana bunu yapamazdı. Yapmazdı! Öyle değil mi?!

Kimi kandırıyorsun ki bal gibi de yapmışlardı işte?! Belki de bu sefer ona güvenmeliydin, katil matildi ama en azından sözünün eriydi.

Sence sözünün eri olması gerçekten iyi bir şey mi iç ses? Çünkü ona göre gerçekten öldürülüp öldürülmeyeceğime karar vereceğim de!

Biraz sakin ol İlk'.

Bana İlk' deme! Ayrıca nasıl sakin olmamı bekliyorsun iç ses?! Ha söyler misin lütfen?! Bilmem farkında mısın ama az önce beni öldüreceğini söyleyen bir seri katil ile karanlık ve küçücük bir odaya hapis oldum! Bu odada tıkılıp kalan sadece ben değilim sensin de! Eğer hatırlamıyorsan hatırlatayım ben olmadan sen olamazsın yani bana bir şey olursa sana da elveda iç ses!

Tamam İlk' biraz kırıcı oldun ama tamam.

Cidden mi?!

"Normalde daha konuşkan olurdun İlk'." diye fısıldadı kulağımın dibine. Ben konuşuyorum da sen duymuyorsun çok şükür ki!

Hadi ama oda o kadar da küçük değil ya az geriye çekilse ne kaybeder?!

Kontrolünü mü?

Tam dudaklarımı konuşmak için aralamıştım ki boynuma dayanan o sivri uçlu şeyle sanki mümkünmüş gibi daha da kaskatı kesildim.

Hayır bu böyle olmamalıydı benim yaşayamadığım daha çok şey var ki! Böyle bitemez yani! Bitmemeli! Bitmesin!

"Lütfen." diye fısıldadım kalbimin gümbürtülerinin arasında. Bunu o kadar kısık bir sesle söylemiştim ki kalbimin atışlarının arasında kaybolduğuna yemin dahi edebilirdim.

"Şşht. Sakinleş." dedi rahatlatıcı ses tonuyla.

Tabi ya bekle iki dakika sakinleşiyorum hemen, arkamda katil olmasına alışkın değilimde (!).

"Eminim her kurbanına bunu söylüyorsundur."

"Evet her kurbanıma senin sakin olmam gerektiğini söylüyorum."

*Kahkaha atan emoji*

*Kızgın bakışlar atan emoji*

Eminim bu durumda olmasaydık gülerdin "İLK'".

Sanırım bunu hiç bir zaman öğrenemeyeceğiz iç ses çünkü şu an bu durumdayız!

Elindeki o keskin uçlu şeyi boynumun sağından yavaşça sürüyerek sol tarafıma, tam şah damarımın üstüne paralel bir konuma getirdi. Sertçe yutkundum. Elini boğazıma doğru dayadığından yutkunmam ile birlikte onun eli de hareket etmişti.

Ay bayılacağım şimdi! Hadi bir cesaret İlkim, dön arkanı ve maskesini çıkar! Düşür veya bir şey yap işte!

Oldu iç ses o da bunu bekliyordu ya "İlkim gelse de maskemi düşürse." diyordu. Pardon "İLK'" olacaktı o değil mi? (!)

Omuzlarımı hafifçe silkeleyerek onu ittirmeye çalıştım ve belki boş bir anına denk gelir de dönebilirim diye düşündüğümden tabii ki bunu da denemeyi ihmal etmedim.

"Cık, cık, cık, cık. Biraz daha kıpırdanırsan seni zevkle bekleyen şu boynunda ki küçük arkadaşla tanışman fazla uzun sürmeyecek."

Ay çığlık atacağım şimdi! Hayır birde güzel bir şey söylüyor gibi, ses tonuna bak özene bözene yaratılmış! Bu önce kurbanını uyutur sonra keser boynunu!

Gözlerimi kapattım ve derin bir nefes burnumdan ciğerlerime akarken kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Olabildiğince başarılı olduğumda ona cevap vermek için aralanan dudaklarımın arasından titrek bir nefesin sızdı.

"Ç-Çek şunu boynumdan." dedim. Hafif aralanan göz kapaklarımın ardından onun elinde tuttuğu şeye bakmaya çalışıyordum.

...

Aferin İlk' sen dedin ya kesin indirir artık hançeri, ama boğazına!

Hızlanan soluklarım ona zevk veriyormuş gibi kıvrıldı dudakları daha da.

Şu ana kadar anladığım bir şey vardı ki o da bu adamın korkudan beslendiğiydi! Belki korktuğumu belli etmezsem bana bulaşmaktan vazgeçerdi. Sen ne dersin iç ses?

Son çırpınışlar derim be İlk'.

Yapma be iç ses...

Derken Yaklaşan Katil bana ve halime acımış olacak ki dudaklar kulağımı es geçerek şakağımın orayı öptü ardından beni kendisine çevirdi. Bakışlarım onun kıvrılan dudaklarına kaydı ve bir süre orada oyalanmasının ardından gözleri arasında mekik dokudu. Aklımda "Niye öptü ki beni bu manyak?" soruları yer alsa da şu an bana ne olacağını daha çok merak ediyordum.

Hançerini boynumdan çekti ve gözlerimin önüne serdi. Sırıtışını beraberinde getirdiği o parıltılı gözleri zihnimi allak bullak ederken cevabını benim bile merak ettiğim o soruyu sordu,

"İntikam almak ister misin Küçük İlk'?"

YAKLAŞAN KATİLİN | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin