Elli Dört

1.1K 49 64
                                    

İlkim Önleyen

"Yemek yemeden mi çıkacaksın?" Başımı benimle muhattap olan kişiye çevirdiğimde hala elbisemin arka tarafını düzeltmeye çalışıyordum.

"Evet."

Bu kısa cevabı vermek için çok mu düşündün İlkim?

"Ama bu yemekleri senin için hazırlamıştım? Ben normalde sofra bile kurmam." Bakışlarım ani bir hızla değişirken "Ciddi misin?" ifadesi yüzümde yer edinmişti.

"Peki Kaya, bu güzel (!) yemeğinin keyfini çıkar o zaman!" Hafif coşku esintilerinin estiği sesim kulağa oldukça alaycıl geliyordu.

"Ne o? Yoksa yemeğin içine zehir koyduğumu mu sanıyorsun İlkim? Eğer öyleyse söyleme bile çok (!) kırılırım." Yaptığı kinayeli cümlenin özellikle vurgulu kısımları gergince gülümsememe sebep olurken tek kaşım havada ona baktım.

E olmadığını söyleyemeyiz İlk', gerçi o zehri bizzat kendi ellerin ile koymuştun bunda Yaklaşan Katilin'in hiç mi hiç bir suçu yoktu!

Aynen İç Ses, zehri de elime sen tutuşturmuştun hatta!

Ben nasıl tutuşturabilirim İlkim?

Babam mı tutuşturdu diyeyim İç Ses (!)?

A-aaaa yapmadığı şey sanki canım, yani yapmadığını söyleyemeyiz en azından İlk'.....

"Bak, nasıl bir yere gideceğimizi bilmiyorum bile belki yemekli bir davettir? Sonuçta doğum günü?" Kollarını göğsünde birleştirdi.

"İyi işte ya! Hayvan gibi yemek yeme derdinden kurtarıyorum seni! Hem bence o mor gözlü elemana fazla güvenmemelisin. Belli ki bir kavgaya bulaşmış, pek tekin bir tip olmayabilir." "Tip tip" ona baktım.

"Bunları diyen de son İngiliz kraliyet ailesinin veliahtı sanki değil mi?" Tabii dediklerimin doğruluğu ona fazla gelmiş olacak ki üfleyip püfledi-

"Ve evini başına yıktı!" Değil mi İlkim?!

Tabii, uçtum sonra bende, Uzay'dan selamlar.

Sana da selamlar İlk'!

Her neyse İç Ses!

"Üç, iki yeniyorsun, aferin kapmışsın benden bir şeyler." Yanıma adımlamaya başlamıştı bu cümleleri söylerken, tam o anda anlamıştım yapacağı şeyi ve inkar etmek ister gibi başımı iki yana sallamaya başladım. Hemde delicesine! Yanıma vardığı gibi kaçmaya çalışan beni kolumdan yakaladı ve kendine doğru çekip elini saçlarımın arasına daldırdığı gibi bukleler verdiğim saçlarımı bozdu.

Hep o arkadaşlarından öğreniyor bu hareketleri! Geçen gün tanıştığım arkadaşlarından biri kardeşine aynen böyle yapmıştı, sonrasında defalarca bana da yapmıştı! Hayır özenti işte ne olacak!

Kabul et, hoşuna gidiyor İlkim.

Yoo' gitmiyor! Hiç mi hiç gitmiyor hem de!

"Ya Kaya! Saçımı bozdun ama!" "Hadi ya (!)?" şekline getirdiği yüz ifadesiyle sırıttı ve bu ifadeyi de dile dökmekten çekinmedi.

"Hadi ya, öyle mi yapmışım (!)?" Onu ittirebildiğim kadar ittirdim ve tahmin edin ne oldu, bu sefer üfleyen püfleyen,

Ve evini başına yıkan,

Bendim.

Söylenmelerime devam ederken Kaya'nın evinin koridorundaki boy aynasının karşısına geçerek saçımı düzeltmek için nafile bir çaba, bir uğraş verdim.

YAKLAŞAN KATİLİN | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin