31.Bölüm

2.1K 114 27
                                    

Mert'in panikle karşıma geçip, bunu bir anda söylemesi yüzünden darmadağın olmuştum. Hiç düşünmediğim bir durumdu bu ve şimdi bir de Mert'in çocuk istemediğini öğrenmiştim.

Peki, ben hamile kalmış olabilir miydim? Düşünemiyordum, Mert'e ne demem gerekiyordu bilemiyordum. Kafamı salladım kendimi toparlayabilmek adına.

"Hamile kalmış olabilir misin?" diye tekrar sorduğunda kendime geldim. Bir şeyler uydurmalıydım. Bilmiyordum, kalmış olabilir miydim? Hiçbir fikrim yoktu ama Mert'in bu panik halini sakinleştirmem gerekiyordu.

Sonrasını ise sonra düşünürdüm.

"Olamam." dedim panikle ama sakinleşmeye çalışarak. "Yani kalmamışımdır çünkü tehlikeli dönemde değilim." dedim birden.

"Emin misin? Sanki tereddüt ettin bir an?"

"Mert, ben sadece regl dönemimi düşünmüştüm ne zamandı diye." Hızlı nefes alıp vermeye başlamıştım, gözlerimi kaçırmıştım. Yalan söylüyordum Mert'e ama sakince düşünebilmem için şimdilik bunu yapmam gerekiyordu.

"Ne zamandı peki?" diye sordu, Mert sorgulamayı sonuna kadar bırakmayacaktı anlaşılan.

"Bugün, yarın olurum." diye aklımdan geçen ilk yalanı söylemiştim. Telefonumdaki regl takvimime bakmam gerekiyordu ama tahmini olarak İstanbul'a gelmeden bitmişti benim reglim.

Ve o an dehşete kapılmıştım. Çünkü gerçekten de yumurtlama dönemimdeydim.

"Mercan, istersen bir doktora gidelim."

"Gitsek ne olacak Mert? Ben eminim." Ayağa kalktım panikle. "Hamile değilim, kalmam imkansız." demiştim ama hamile kalmış olabilirdim ve düpedüz Mert'e yalan söylüyordum.

"Bu iyi." Mert de karşıma geçip kollarımdan tutarak yaklaştı bana. "En azından şu an için çocuk bizim hayatımızı karıştırırdı, daha birbirimize alışamadık bile."

"Alışamadık mı?" Soru sorar gözlerle baktım ona.

"Bence sen beni anladın. Bizim daha birlikte dünyayı keşfetmemiz gerekiyor, sana her yeri gezdirmek istiyorum ve çocuk biraz buna engel olur."

"Merak etme." dedim kollarımı ondan kurtararak. "Olsaydı bile çaresine bakardık zaten, değil mi?" demiştim sakayla karışık ama Mert'ten istediğim tepkiyi alamamıştım.

"Neyse ki olmadı ama." Gülümsemeye çalışıyordum.

"Neyse ben işime döneyim, öyle bir panikle daldın ki odaya, kafamı vermem zor olacak."

"Tamam güzelim, bundan sonra önlemimizi alırız, bir problem de çıkmaz zaten."

"Evet, tabii. Ben de anne olmaya hazır değilim daha." diyerek ve gülümsemeye devam etmeye çalışarak odadan hızla çıktım. Ne yapacaktım hiçbir fikrim yoktu.

Mert açık açık çocuk istemediğini söylemişti ve ben tam olarak tehlikeli dönemimdeydim.

Kafamı toparlamalıydım bir an önce. Hamile kalmamış olmayı umarak günlerimi nasıl geçirecektim bilmiyordum, önümüzdeki üç hafta bana resmen zehir olacaktı anlaşılan.

Bir hamilelik ne zaman anlaşılırdı ki? Kendimi hemen tuvalete atıp yüzümü soğuk suyla yıkadım. Aynaya baktığımda kendi halimden korkmuştum.

Korkuyordum, düşünemediğim durumun içindeydim düpedüz. Ben bunun önlemini nasıl almazdım, hadi ilk birlikte olduğumuzda anın heyecanına kapılmıştım ama sonra? Tıpkı Mert gibi rüya gibi geçen günler aklımı başımdan almıştı adeta.

MERDOĞLUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin