Bölümü Merih'in ağzından yazdım, onunda duygularını tam olarak anlayabilmemiz için❤️İYİ OKUMALAR
Tuhaftı, çok tuhaf.
Hayatımda ilk defa, bir erkek arkadaşımı ailemle tanıştıracaktım. Kendimin bile emin olamadığı bir durumun içindeydim aslında. Ateş bana iyi geliyordu ama tam olarak erkek arkadaşım diyemiyordum onun için. Asıl saçmalık da buydu ya, erkek arkadaşım bile diyemediğim kişiyi ben öpmüştüm.
Ateş'e bunun açıklamasını yapmış olmam huzursuzluğumu geride bırakmama yardımcı olmuyordu.
Evet, Ateş'in yanında kendimi çok iyi hissediyordum, hiç olmadığım kadar. Daha önce kimseye kendimi anlatmadığım kadar Ateş'e her şeyi anlatmıştım ama ailemin karşısına geçip işte bu benim erkek arkadaşım deme cesaretini bir türlü gösteremiyordum kendimde.
Abim zorlamasaydı uzun bir süre boyunca da sanırım Ateş'i evdekilerle asla tanıştırmazdım.
Ayna karşısında dakikalardır kendimi izliyor, aşağıya inmek için cesaretimi toplamaya çalışıyordum.
Babamın ve annemin gayet normal bir şekilde yaklaştıkları bu durum beni içten içe mahvediyor gibiydi.
Cesur'un gözlerimin içine bakarak Ateş'in eve geleceğini bildiği halde tepkisizliği zaten yeterince canımı yakıyorken bu durumu sindirmek hiç kolay olmayacaktı.
Bir diğer yandan ise heyecanlanmadan duramıyordum. Kendime söz verdiğim gibi Cesur'u ardımda bırakmaya yardımcı olacak bir adımdı bu benim için. Ateş'in gözlerimin içine bakarak verdiği o söze tutunup, onu sıkı sıkı sarılmayı ve asla bırakmamayı istiyordum.
Telefonuma gelen mesajın ışığını gördüğümde Ateş olduğuna emin olarak aldım telefonu elime.
"Geldim, kapıdayım."
Kendime son bir kez aynada bakıp heyecan ve korku karışımı bir duyguyla hızla ayağa kalktım.
"Hemen geliyorum." diye mesaj atıp telefonumu olduğu yere bırakıp hızla kapıdan çıkıp aşağıya inmeye başladım.
"Ateş geldi!" diye merdivenlerden aşağıya doğru inerken bizimkilere bağırdım.
"Kızım yavaş ol, kaçmıyor ya çocuk." Annemin ardımdan seslenmesini umursamadan kapının önüne geldiğimde birkaç saniyeliğine duraksadım. Kapıyı açmadan önce nefesimi kontrol altına almam gerekiyordu.
"Yapabilirsin kızım Merih, sana güveniyorum." Son bir cesaret yüklemesi yaparak kapıyı açtığımda Ateş karşımda, elinde bir buket çiçek ve çikolatayla duruyordu.
"Bence de yapabilirsin, korkulacak bir şey yok." diye gülerek karşılık vermişti benim kapı arkasından söylediğime.
"İstemeye mi geldin beni, bu ne hal?"
Ateş'in bana uzattığı çikolatayı aldım. "Ama neyse ki takım elbise giymemişsin."
"Onun da zamanı var." Göz kırptı bana. "Ee, girmeyecek miyim içeriye?" diye sorduğunda bir anlık dalgınlığımı geride bırakıp Ateş'in içeriye girmesi için kenara çekilmiştim.
"Yalnız heyecanlı değilim diyordum ama sanırım yavaş yavaş bir şeyler kıpırdamaya başladı seni böyle görünce." Gözünü bana dikip bastan aşağıya süzdü bir anlık. "Müthiş görünüyorsun." Gözleri ışıldıyordu Ateş'in. "Bir de bana özel hazırlandığını bildiğimden bir başka göründün şu an gözüme."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MERDOĞLU
RomanceOlmayacak bir yerde yolları kesişen iki küçük çocuktu onlar. Ama nereden bilebilirlerdi ki yıllar sonra kaderlerinin birbirlerine bağlanacağını. Onlara sorulmadan verilen kararların altında ezilmek yerine savaşmak, aşık olmamak için verilen çabanın...