Kuzgun - Draco Malfoy ile Hayal Et

27.Bölüm

Isabell Alexa Rosier

13.00 - 14.10.2010

Okula başlayalı bir buçuk ay olmasına rağmen Draco ve Aria hiç bir eylemde bulunmamışlardı görevle ilgili. Sürekli birlikte İhtiyaç Odasına gitmekten başka bir işe yaramıyorlardı. Her onları görüşümde içimden bir parça kopuyordu. Her an onu kaybedecekmiş gibi hissediyordum. Onu zaten kaybettiğim gerçeğine aldırmadan...

Sonunda İhtiyaç Odasından çıktıktan sonra, ki bu saatler sonra oluyor, içeriye girmeye karar veridm. Kapının önünde durduktan sonra aklımdan onların ne yaptığını görmek istediğimi geçirdim. Kapı açıldığında karşımda iki taraf vardı. Bir tafaf mükemmel döşenmiş bir yatak odası, diğer kısım da dolaplarla dolu bir köşeydi. Yatak odası kısmına bakmaya bile cesaret bile edemediğimden dolapların olduğu yere girdim.

Dolapların arasında gördüğüm şey beni çok şaşırtmıştı çünkü bu bir Kaybolan Dolap'tı. Bunların ne olduğunu ve hatta diğerinin nerede olduğunu çok iyi biliyordum. Borgin & Burks'ta olan diğer dolapla mı ilgileniyorlardı yani? Yada Ölümyiyenleri buradan içeri almak istiyorlardı. Akıllıca. Ama bu şeyler kullanılmayalı yıllar olmuştu. Büyük ihtimalle bozulmuşlardı. Tamir etmeye mi çalışıyorlardı? Lord'a bir şeyler bildirmek zorundaydım, zamanı geldiğinde. O şey bu olabilirdi.

Aria hakkında araştırma yaptığımda ise annesinin bebekken onu terk ettiğini, babasının ise bakamayıp bir dadı tuttuğunu öğrendim. Bu kadar sürtük olmasını açıklardı. Ebeveynleri olmadan büyümüştü ama bu kimsenin toplumda daha üst bir yerde görülmesine sebep olmaz. Draco'nun onu neden bana benzettiğini merak ediyordum açıkçası. Ben her şekilde net ve mat bir kızdım. Ama o beni alakam olmayan biriyle bağdaştırıyordu...

18.00 

-Raven, lütfen!

-Hayır, Artemis!

-Ya, Alex, bir şey de şuna!

-Dinlemiyor ki! Kızım, doğujm günü hediyesi olarak istiyor kız, niye kırıyorsun?

-Ya niye bu kadar istiyorsunuz bunu?

-Eğlendiğini görmek istiyoruz! Daha açıklandığından beri söylüyorum ama dinletemiyorum, Art!

-Sesim o kadar da güzel değil. Kazanamayacağımı biliyorsunuz!

-Sesin, bülbül gibi! Merlin, sabır ver!

-Ya, Raven, yıllar sonra gelmişsin, cidden istediğimiz ilk şeyi yapmayacak mısın? Hatta benim doğum günüm için bile?

-Bunu neden istediğinizi anlamıyorum.

-Gerçek nedenini mi istiyorsun?

-Evet!

-Sinir olduğumuz bir kız var ve onun egosunu yere serişini izlemek eğlenceli olur. Mutlu musun?

-Evet. İşte şimdi katılırım. Söyleyin bakalım, kızın ismi ne?

-Aria.

-Şaka bu dimi?

-Ne, şaka?

-Aria? Yani, o anladı ben olduğumu, şuan beni işletiyorsunuz, değil mi?

-Neyden bahsediyorsun, Raven?

-Şaka değil yanı?

-Değil tabii ki! Kız uklalanın teki! Tanıyor musun?

-Dra- hayır. Malfoy'un yanında süs köpeği gibi gezen kız değil mi?

-Evet, aynen o! Haddini fazla aşıyor, geçen gelmiş iksir dersinde boşuna uğraşma beceremeyeceksin diyor! Bilmişe bak! Yolacaktım da, Pansy izin vermedi.