Parası olan insanlar nedensaçma şeyler yapıyorlar nsnskks bu ne ya? Allah aşkına amaç neydi?
•
Marketten eve yorgun argın dönüp direkt kendimi yatağa atmıştım. Sanırım tüm ömrü hayatım boyunca hiç böyle yorulmamıştım.
Resmen her yanım sızlıyordu! Bazıları fırsattan istifade neredeyse her işe beni koşmuştu. Kasada daha az yoruluyordum ama koliler beni bitirmişti.
Anıl yönünden değmişti ama. Sonuçta tüm günlerimiz yan yana geçmeye başlamıştı.
Tamam, yan yana sayılmazdık hatta aramızda metrelerce mesafe olduğu da doğruydu ama sonuçta onu görüyordum. Bu şimdilik iyi bir ilerlemeydi.
Uykum olmadığı için ne kadar yatakta dönüp dursam da uyuyamamış ve sinirle çarşafı tekmeleyerek yere atmıştım. Bu biraz keyfimi yerine getirirken ayağa kalkıp mutfağa gittim.
Elime aldığım sütü bardağa koyup balkona geçtiğimde akşam olmak üzereydi ve hafif esintili hava yüzümde gülümseme oluşturmuştu. Küçük sandalyeye oturup yoldan geçip gidenleri izlemeye başladım. Bir yandan da elimdeki sütü yudumluyordum.
Bu sırada kapı çalınca oflayarak yerimden kalktım ve sütü köşeye bırakıp balkondan çıktım. Her ne kadar söylensem de kapıyı gülümseyerek açıp gelen Gökçe'yle daha geniş gülümseyerek onu içerş aldım.
"Işıl abla! Selamünaleyküm, ne yapıyorsun?"
"Hoşgeldin, iyiyim marketten geldim işte. Sen hayırdır, gelmezdin pek bana?"
Gökçe bozlumuş gibi yapıp şalının önünü açtığında onun için de balkona bir sandalye koyup kendi yerime oturdum.
"Aşk olsun Işıl abla! Ama bak iyi bir haber vereceğim için bu yaptığını görmezden geliyorum."
"Ne iyi haberi kız! Ay yoksa terfi mi ettim?"
Heyecanla sorduklarıma Gökçe gülünce sorgular gözlerle ona baktım. Bu şimdi niye gülüyordu? Acaba delirmiş miydi? Sandalyemi fark ettirmeden geri çekip deliliğin bulaşma ihtimalini göz önünde bulundurarak Gökçe'den biraz uzaklaştım.
"İlahi Işıl abla! Markette nereye terfi edeceksin sorması ayıp? Ay güldürdün beni be!"
Böyle söylemesiyle bozulup kollarımı göğsümde birleştirdiğimde o hale gülüyordu.
"Hah neyse ben iyi habere geleyim; amcam senin işte epey iyi olduğunu söyledi. Hatta 'Çok çalışkan kızmış,' dedi."
"Övünmek gibi olmasın öyleyimdir ama genelde derslerde. Yoksa hep yatarım yani. Baya yatarım hatta böyle giderse beni kutuplara gönderip ayılarla olan akrabalık bağımı güçlendirecekler."
"Valla öyleymişsin, amcam seni işe almayı düşünüyormuş da..."
Kaşlarımı çatıp başımı ne der gibi salladığımda Gökçe biraz söylemekte kararsız gibi gözüküyordu.
"Ya abim bu işten pek memnun değil sanırım ki amcama seni işe almaması gerektiğini söylüyordu. Tabi neden bilemem ama abim takma sen. O biraz katıdır, sevmez öyle yeni insanları hayatına dahil etmeyi falan."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lavanta ✓
SpiritüelBirbirine zıt iki kalp, birbiri için atabilir mi? Yaşadığı hayattan sıkılan bir kız... İnançlarına sadık bir adam... Yolları ne kadar sıradan bir şekilde kesişse de kalplerini birleştiren sevgi o sıradanlığı bozacak kadar güçlüydü. Peki o sevgi, ara...