3.BÖLÜM 1.Part (13.Bölüm)
3 GÜN SONRA...
Poyraz içinden kendi kendine konuşur:
Tesadüflere gerçekten inanır mısınız? Ben normalde inanmazdım ama sanırım artık inanmaya başlıyorum. Eskiden tesadüf olarak değil de, kader olarak bakıyordum. Yani aslında tesadüflere değil kadere inanıyordum. Baksanıza 1.5 yıl önce yaşamış olduğumuz olay, beni nerelerden nerelere getirdi... Kim bilir nasıl biriydim ben? Arkadaşlarım var mıydı mesela? Arkadaşlarım varsa beni seviyorlar mıydı? Yoktu galiba... Baksanıza hastaneden çıktım bir tane arkadaşım olarak görünen birisi gelmedi yanıma. Ya da vardı ama 1.5 yılda unuttular. Ulan ben unutulacak bir adam mıydım ki? Ama olsun her şeye rağmen şu an yanımda birisi var, sadece birisi değil o var! Beni hiçbir zaman yalnız hissettirmeyen birisi, her daim yanımda olan birisi... Demek ki tesadüflerinde çok güzel yanları varmış. Ufak bir tesadüfün bizi nereden nereye getirdiğine bakınca anlıyorum, bütün bu boşluğu anlamlı kılacak bir tesadüfmüş o. Sanki ondan önce bir hayatım yokmuşta onunla ilk defa doğmuş gibi hissediyorum...
1 GÜN ÖNCE...
Adam aniden Poyraz'ı iter, Poyraz yere yığılır, kafasını taşa çarpar ve bayılır. Adam arkasına bile bakmadan kaçar. Tüm bunlara biraz uzaktan şahit olan Afra ne olduğuna anlam veremeden Poyraz'a bir şey olduğunu anlar ve koşarak yanına gider, Poyraz'ı baygın bir şekilde kafası kanarken bulur. Şalını hemen boynundan çıkarıp Poyraz'ın kanayan bölgesine bastırır ve Poyraz'ı dürterek uyandırmaya çalışır. Çok endişelenmiştir. Eli ayağı birbirine dolaşır. Ne yapacağını bilemez donakalır. Sonra birden aklına Su gelir, telefonunu bulur eli titreye titreye Su'yu arar ve yanına yardıma çağırır. Arabada olan Su ne olduğunu anlayamadan Afra'nın yanına koşar ve Poyraz'ı o halde görünce o da şoka girer ama Afra'yı o halde görünce hemen toparlanması gerektiğini anlar ve Afra'ya yönelerek onu sakinleştirir, Poyraz'ı arabaya taşırlar ve Poyraz'ı bindirirler. Su Afra'nın o halini görüp onu arkaya Poyraz'ın yanına binmesini söyler, arabayı o kullanmak ister. Afra'da o an bunu kabul eder, hemen Poyraz'ın yanına biner ve kafasını bacakları arasına alıp kafasına bastırmaya, Poyraz'ı kendine getirmek için çabalamaya başlar. Hastaneye doğru yola çıkarlar. Yolda trafikle karşılaşırlar. Su ara yollardan giderek en yakın hastaneye ulaşır. Hemen Poyraz'ı sedyeye koyup tedavi altına alırlar. O sırada Afra bitik bir haldedir. Su Afra'yı rahatlatmaya çalışır:
- Sakin ol Afra, o iyi olacak.
+ Ya nasıl sakin olayım, gözümün önünde oldu ve ben bir şey yapamadım. O şerefsiz elini kolunu sallaya sallaya kaçtı.
- Ya öyle düşünme ama, ya orada tek olsaydı, ya öyle bir durumda tek başına kalsaydı? Belki daha da kötü olabilirdi durumu, kendini suçlama boş yere.
+ Bu çocuk daha yeni kaza geçirdi, bünyesi çok zayıf ya, kafası yerinde değil zaten gidip gidip geliyordu kafası. Ya daha kötü olursa, ya bu sefer çıkamazsa ne yaparım ben onsuz. Hepsi benim yüzümden ya.
- Saçmalama, bir kere Celal güçlü olmasa 1.5 senenin ardından nasıl dimdik kalksın, her şeye rağmen nasıl savaşacak gücü buldu, hayatındaki tek varlığı amcasını kaybetmiş bu çocuk ona rağmen yıkılmamış. Şimdi belki de tutunacak tek dalı sen kaldın, sen olmasaydın belki de o bu kadar iyi olmazdı, bana anlattıklarını sensiz yapamazdı, o senin sayende bugünlere geldi. Seni kolay kolay bırakacağını sanmıyorum. Sırf senin için kalkacak ordan bak göreceksin. Ne olur üzme kendini sakin ol, iç şu su'dan biraz kendine gel.
+ Sana çok teşekkür ederim, sen bunları söyleyince biraz daha rahatladım. Eğer oradan hele bir kalkamasın onu öbür dünya da bulup pataklamazsam benimde adım Afra değil. Bir denesin ya beni burda tek bırakmayı, hele bir denesin elimden çekeceği var.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP HAYAT
General FictionMeydana gelen bir patlamanın ardından hayatındaki tek varlığı olan amcasıyla birlikte kimliğini ve hafızasını kaybeden 23 yaşındaki Poyrazın, gerçek kimliğini bulmak için çıktığı yolda başına gelenler ve birbirinden ağır sırlarla mücadelesini anlata...