14. Her Şeyin Başladığı Yer!

24 5 0
                                    

Dost, istihbarattan olan yanındaki arkadaşına Poyraz'ı anlatır;

+ Poyraz... Çok iyi çocuktur. Yani en azından ben öyle biliyorum. Amcası çok anlatırdı, çok severdi onu.

- Abi bu çocuğun seni bilmesi çok riskli değil miydi?

+ Bilmiyor zaten hâlâ. Ama bilecek. Artık beni bilmesinin zamanı geldi.

- Abi bence biraz daha düşün. Bu çocuk seni bilirse sonuçlarını düşünebiliyor musun?

+ Orhan Poyraz bizi satacak birisi değil. Sadece gerçekleri öğrenmeyi hak eden birisi. Celal şu an burada olsa o da bunu isterdi. Yeğenini yalnız bırakmamamı, ona her daim destek olmamı. Ama baksana ben bu çocuğa destek değil köstek oluyorum. Çocuk benim yüzümden ölümden döndü.

- Saçmalama abi senin yüzünden değil. Sadece ayağı takılıp düştü. Bunu da sen yapmadın sonuçta.

+ Ben orada Poyraz'dan kaçmasaydım, bunlar başına gelmeyecekti.

- Sen yüzleşmeyi kafaya koymuşsun abi. Artık seni kimse durduramaz!

+ Orhan, bir sorunu çözmenin en kolay yolu; yüzleşmek ve çözüm için harekete geçmektir. Beklemek, ertelemek, kaçmak sorunu daha da derinleştirir. Ve ben bir kere daha bu derine düşersem artık çıkamam. O yüzden yüzleşmem gerekiyor.

- Peki abi çocuk sana ne tepki verecek? Tahmin edebiliyor musun?

+ Nasıl bir tepki vereceğini bilmiyorum ama yüzüme tükürse hakkıdır. Baksana çocuğu en zor zamanında yalnız bıraktım. Ona kendimi siper edemedim. Şu an Celal burada olsa, çekse tetiği, vursa kafamdan haklı.

- Yok abi öyle deme. Sen iyi bir insansın, biz senin niyetini biliyoruz.

(Dost Orhan'ın omzuna hafifçe dokunur.)

+ Eyvallah kardeşim. Yalnız ufak bir sorunumuz var.

- Ne oldu abi hayırdır?

+ Bu çocuk hafızasını kaybetti. O yüzden ismini dahi hatırlamıyor. Daha doğrusu ismi hatırlıyor da, yanlış ismi hatırlıyor.

- Nasıl yani abi anlamadım?

+ Kendisini Celal diye tanıtıyor herkese.

(Orhan bıyık altından güler.)

- Pardon abi kulağa biraz garip geldi.

(Dost, Orhan'a bir daha olmasın der gibi bakış atar.)

- Abi peki ne yapacaksın? Çocuğ- pardon Poyraz'a gerçek hayatını anlatacak mısın?

+ Eğer anlatırsam önce daha büyük bir yıkıma uğrar. O yüzden şimdilik dokunmayacağım.

- Yine yalan söyleyeceksin yani öyle mi?

+ Yalan değil, onun iyiliği için eksik bilgi vereceğim Orhan!

- Tamam abi pardon kızma.

(Dost elindeki sigarayı yere atar ve ayağıyla basarak söndürür.)

+ Neyse kardeşim ben kaçıyorum, daha yapacak çok işim var. Sen de hakkını helal et, canını sıktım sabah sabah.

- Yok abi estağfurullah dikkat et kendine. Ne zaman istersen buradayım.

+ Eyvallah...

Poyraz ve Afra kapının üzerinde asılı olan notu alıp içeri girerler. Hemen notu da alıp çalışma masasına geçerler. Notun üzerinde şu yazmaktadır; "Yüzleşmeye hazır mısın? Yarın sabah 06.00'da her şeyin başladığı yerde bekliyor olacağım. Yalnız gel." Afra "yalnız gel" yazısını görünce Poyraz'a sorar;

KAYIP HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin