Gözlerim kapanmaya başlayınca yatağıma gitmeyi karar verdim ve manzaraya bakmayı bıraktım terasın kapısını açıp gittim kendimi direk yatağa attım çok yorgundum etrafa bakarsam korkçağımı düşündüm bu yüzden direk uykuya daldım.
Sabah Irmağın sesiyle uyandım fazla ses çıkarıyordu gözlerimi hafif araladım ve direk telefonuma yöneldim üç kere Burak aramış kendisi benim en yakın arkadaşlarımdan biri Irmak sayesinde tanışmıştık ve üçlü olarak takılıyoruz. Kötü bişey olduğunu düşündün Irmağa seslendim o biliyordur diye yanıma gelip "sonunda uyanmışsın ne oldu?"
"Burak aramış ne oldu?"dedi "ne zamandır konuşmuyoruz ya o yüzden aradı benide aramıştı" evet nerdeyse bir aydın görüşmüyorduk.
"Evet onunla ne zamandır görüşemiyoruz"
"Görüşürüz bir gün neyse hadi gel kahvaltı yapalım" acıkmamıştım ama acıkırım birazdan.
"Tama üstümü değiştirip geliyorum"
Irmak mutfağa gittikten sonra pencereye yöneldim hava yağmurluydu en sevdiğim hava evden çıkmayacağımız için mutluydum.
Üzerime siyah kapüşonlu bir sweat altına da siyah bir eşofman saçlarım ise açık gayet rahattım ve lavaboya yöneldim yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim Irmak masaya oturmuş beni bekliyordu ee ama kahvaltıyı hazırlamamış.
"Niye kahvaltıyı hazırlamadın?"
"Ah sonunda geldin gel beraber hazırlayalım seni bekledim" şimdi o kahvaltıyı hazırlamadı beni mi bekledi!
"Ne yani beni mi bekledin kahvaltıyı hazırlamak için!"
"Evet kahvaltıyı sadece ben yemiyeceğim ki tabi seninle hazırlayacağım" sabah sabah sinirlerimi bozmuştu insanlık yapıp hazırlasa ne olurdu? Oflayarak dolaba yöneldim diyette olduğum için yulaf yapacaktım.
"Ne! Sen diyette misin?" Niye bu kadar şaşırdıki verdiği tepkisi kekelememe neden olmuştu.
"E-evet"
"Kızım zaten zayıfsın ne diye diyete giriyorsun"
"Evet ama fit olmanın zararı yok hem bir kaç kilo almışım" aldığım kiloları versem yeterdi daha dün tartıldım elli kilo olmuşum bir kaç kilo versem iyi olurdu . Bana garip bir şekilde bakarak kendine sandviç yaptı çok güzel kokmuştu bana bakıp sırıttı.
"Göreceksin senin diyetini bozduracağım"
"Tabi tabi bozdurursun" alaycı bir tonla konuşmuştum. İstemeyerekte olsa yulafı yemeye başladım yüzümde kötü bir ifade oluştu çünkü gerçekten tatsız bir yiyecekti en azından bana göre.
"Ece bu çok güzel sen de ister misin?" Hafif sırıtarak cümlesini bitirdiğinde iyice sinirlerimi bozmuştu inşallah boğazında kalır.
"İstemem hem sen şimdi ye ilerde kilondan yürüyemeyeceksin" bende sırıtarak cümlemi bitirdim. Yulaf midemi bulandırmıştı o içeri geçer geçmez yulafı yok edip yedim numarası yapmayı düşünüyordum umarım gider içeriye.
"Ben içerden şarj aletini alıp geleceğim" duamın bu kadar hızlı tutacağını bilseydim başka bir şey isterdim.
"Tamam"dedim ve gitti hemen yulafı alıp bir poşete döktüm sonra hayvanlar yerde onlara verirdim belki diyette hayvan bulurum o yer. Poşete döktüğüm anda arkamda bağıra bağıra gülen Irmağı gördüm ne yani o içeri gitmemiş miydi? Bana oyun mu oynamış?
"Ne oldu yiyemedin mi Ece hanım?"gülerek yanıma yaklaştı görmesi kötü oldu.
"Fazla koymuşum fazlalığı döktüm"
"Fazlalık bütün kasa mi?"Evet tam olarak araya sıkıştığım an.
"Yemek istemedim hem sana ne ister yerim ister yemem" ne diyeceğimi bilmeyerek konuştum başka şansım yoktu zaten.
"Tabii sen sevmedim deme fazla geldi de"
"Tamam yulaf pek tarzıma göre değil diyetime yulafsız devam ediceğim" şu ana kadar aklıma soru takılmıştı erkekler nerdeydi? Yani merak ettiğimden değil sadece göremedim. Tabii bunu Irmağa söylemedim yoksa beni yine sinirlendirirdi.
Kapını açılma sesiyle ikimizde kapıya doğru baktık.
❤️❤️❤️❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgilim Asker
General FictionKanser olduğu için kendini sevmeyen bir kız. Ve onu her şeyden çok seven bir komutan. Kanser bir kız ve komutan bir birlerini çok severler ama bundan ikisinde haberi yok.Aşklarının önüne çıkan engeller. Onların aşklarını daha da güçlendirirken. Ha...
