Herkese selâmlar! Nasılsınız, iyi misiniz?
Önceki bölümleri yıldızlamayı unuttuysanız ya da atlattıysanız eğer, bölüme başlamadan önce oylar mısınız lütfen?
Hepinize şimdiden mutlu yıllar dilerim. Dilerim ki hepimiz için sağlıklı ve huzurlu bir yil olur.
- 30.12.2021Hepinize keyifli okumalar dilerim. 🖤
Gün Ağarmadan.
22. Bölüm.
Yıldızlarının ışığı olarak hitap edilmek, dünyayı yok sayacak kadar kıymetlidir fakat eğer bir gün yere düşüp, ayağa kalkamazsan o parlattığın yıldız da seninle birlikte sönüp, sessiz sedasız kaybolur uçardı. Benim için yazılan kaderin arasına giren bedellerim gitgide artarken, bedelleri değil, parlattığım yıldızları yaşatmak için çabalayacaktım.
Bu gece birini öldürmüş, bile isteğe yalan söylemiştim.
Bu gece yaşanan hiçbir şey, benim akıl sağlığımın hâlâ yerinde olmasını sağlayabilirdi. Bir tarafımda birini öldürdüğüme inanmayan bir dost, bir tarafında ise birini öldürdüğümü görmezden gelen, beni kanatlarının altında saklayıp korumaya çalışan sevdiğim bir adam vardı. Ortada duranlar ise inanmak istemiyor, benim gibi yalana baş vurmayı tercih ederek, yaşananları yok sayıyorlardı.
Söylediğim onca şeye rağmen Baran beni duymuyor, beni o buz gibi olan demir parmaklarının arasından kurtarmak için her şeyi göze alarak benim bile yalan söylememi istemişti. Bir avukat yalan söyleyebilir miydi? Bunu birkaç ay önce, daha Amsterdam'dayken soran olsaydı muhtemelen böyle bir şeyin asla olmayacağını söyler, güler geçerdim. Hayat dediğimiz tam olarak da bu değil miydi zaten?
Kaderini bilmeden, ne zaman öleceğini bilmeden yaşayabilmekti.
Baran'ın yolun ortasında, gecenin bir saatinde tüm cesaretini toplayarak benim yüreğimi sıkıştıran cümlelerini dile getirdiğinde dilim lâl olmuş gibiydi. Ne bir hareket edip, başımı göğsünden kaldırıp yüzüne bakabildim ne de dudaklarımı aralayıp susmasını söyleyebilmiştim. O, ikimizin de canını yakmayı tercih ederek konuşmaya devam etmiş, bir yemin etmiş gibi söyleyeceklerini bitirene kadar susmamıştı. Sonunda başımı göğsünden kaldırıp gözlerine bakabildiğimde, tek bir kelime dahi kurmama izin vermeden tereddütsüz elimden tutup kendi arabasına yönlendirmişti.
Onun attığı her bir adıma dikkat ederek bana açtığı kapıdan arabaya binmiş, bu sefer gideceğimiz yolun benim evim olacağını bilmeyerek yola değil, başımı yüzüne çevirerek, yan profiline bakmıştım. Ellerimi dizlerimin üzerinde birleştirmiş yüzünde sabit duran gözlerden rahatsız olduğunu hissetsem de inatla bakışlarımı yüzünden çekmiyordum çünkü kurduğu tek bir cümleyle bile yıkılabileceğine bu gece; ilk kez şahit olmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜN AĞARMADAN
Romance~ Tamamlanan kurgudur ~ O yeşil gözlerime bakarken ruhuma girmiş, en derinlerime dalmışken ben, onun kara kadar keskin olan gözlerine bakıyordum. Sert bakışlarını bir an olsun ruhumdan çekmezken elini saçlarımdan çekerek eliyle elimi kavradı ve avu...