Bölüme inmeden önce oylarınızı kullanmaya unutmayın! Ve en önemlisi, satır arası yorumlarınızı muhakkak bolca doldurun. Sizi çok seviyorum! 🖤
Gün Ağarmadan.
45. Bölüm.Bölüm Şarkıları;
Sıla - YabancıŞafağın söküşü birbirimizin ruhlarını yeniden, tekrardan, baştan ve sıfırdan birleştiğini hissettirecek kadar şiddetli iken aynı zamanda da zamanın akışına yoldaşlık etmişti.
Kül olan yüreğini hissetmiştim. Ancak geç kalmıştım. En azından ben öyle düşünüyordum. Fakat benim düşüncelerimin aksine o, onun yüreğine gecikmeden yürek olduğumu ve son kalan nefes kırıntılarına yeniden nefes olduğumu dile getirmemiş olsa da kalbi ile kalbime çarparak bunu açık açık beyan etmişti.
Kalbine çarpan kalbimin ellerimden uçup gittiğini ve sevdiğim adamın ellerinde tutsak olduğunu öğrendiğimde sadece yolun başındaydık. Fakat kaderin bize var ettiği yolun sonunu bir tek yine kader bilebilirdi.
Ancak kader ile oynamaya çalışan kalplerimiz, kazanan taraf olmaya başarmıştı.
Nasıl mı?
Birbirimizin kalpleri birbirleri için atmaya başlayınca bunu zamanla anlamaya başlamıştık. Her ne kadar ikimizde bu hislerden uzak kalmaya çalışmış olsak da cesur davran kendisi olmuş, ben ise kaçan ve kovalayan taraf olmaya seçmiştim. İkimiz içinde zor geçen yolculuğun kimi zaman bizi yorduğunu iliklerimize kadar hissetsek de sonunda vuslata doğru adım adım yaklaşmaya gayret edebilmiştik.
Vuslat’a varmamıza kaç yol, kaç suç ve daha kaç acı kalmıştı hiçbir fikrim yoktu lâkin bu yolculuğun sonunda kader bizim elimizden kalan son merhametimizin kırıntılarını yaka paça alır mıydı, işte orası mechuldu.
Baran'ın doğum gününün ardından tamı tamına bir hafta geçmişti ve bu bir haftada her şey normalmiş gibi geçmişti. Benim bile inanamayacağım şekilde sakin ve huzurlu geçtiğini itiraf edebilirdim... Bu bir haftada çok şey olduğu söylenemezdi, tüm ev halkı hamile olduğumu Baran'ın kendince bastırmaya çalıştığı sevinci ile haberini vermişti.
Birbirimize sarılmamız, huzurla gülümseyerek, gözlerimizin dolmasına engel olamayarak çok güzel bir geceyi sonlandırmıştık. Gecenin sonunda Baran'ın yanağını karnıma yaslayarak kollarını belime sanki canımız acırmış gibi usulca ve gevşek bir şekilde doladığını hissetmek, yüzümdeki tebessümü gizlememe engel oldurtamıyordu.
Sabah olmasına saatler kala karnımın üzerinde naifce dokunan parmakları hisseder olduğumda gözlerimi açmamıştım. Ancak Baran'ın korkarcasına parmaklarını karnımın etrafında gezdirdiğini hissederek gözlerimi açıp, ânı bozmak istemiyordum.
"Babacım," dedi Baran fısıltıyla. parmağı bir noktada durduğunda güldüğünü duyar oldum. Uyanmamam için benim zar zor duyabileceğim bir şekilde konuştu. "Burdasın, biliyorum."
Baran'ın sessiz kalışına bir mânâ yükleyemesem de göz kapaklarımı açıp, bakmamak için kendimle mücadele vermeye devam ediyordum. Parmakları yeniden karnımın üzerinde oynamaya başladığında yutkunmamak için direndim.
"Annen benim hayatıma girdiğinde yeniden nefes almaya başladım." Dedi, iç acıtan bir tınıyla. İçine titrek bir nefes çektiğinde parmaklarının karnımın üzerinde tıpkı aldığı nefesi gibi titrediğini düşündüm. "Sonra sen geldin, annenin bu güzel haberi vermesine sebep oldun."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜN AĞARMADAN
Romance~ Tamamlanan kurgudur ~ O yeşil gözlerime bakarken ruhuma girmiş, en derinlerime dalmışken ben, onun kara kadar keskin olan gözlerine bakıyordum. Sert bakışlarını bir an olsun ruhumdan çekmezken elini saçlarımdan çekerek eliyle elimi kavradı ve avu...