Gün Ağarmadan.
34. Bölüm.Bölüm Şarkıları;
Yirmi7 - Naçizane bir gece.
Badem - Sen ağlama.
Dedublüman - Çözemezsin.Baran Çakırbey’den.
Kaçmaktan başka hiçbir şey elinden gelmezse eğer sen, farkına bile varmadan kendi kendini öldürecek raddeye gelirsin. Bunu birine söylesem muhtemelen ciddiye almayıp, kafasında oluşan o yola devam ederdi lâkin yürüdüğü yol aslında bir yol değil… Enkazdı.
En son korktuğumda daha sekiz yaşındaydım.
Beni doğuran annem, seni kendi kalkanlarıyla koruyup kollaması lâzımdı. Göz göre göre bir çukura atması demek, onu aslında kötü bir anne yapmazdı. Annemi yaşadıklarımdan sorumlu tutmak demek, beni zayıf kılardı. Babamın bana yoldaşlık etmesi gerekirken bana tüm kötülüklerini sunarak canımı yakması… Onu da suçlayamazdım. Kendimi suçlayabilir miydim? Belki. Eğer o çocuk, kendisini korumaya başarabilseydi şu an burada, bu konumda olmazdı. Sonu görünmeyen bir yola girmeye teşebbüs etmezdi. kendi canını bile bile yakmazdı.
Mahinur... Yıldızları parlatan o ışık. Ben onun peşinden koştukça o benden bir o kadar da uzaktı. Kokusu burnumun ucunda kala kalırken onun teninde soluklandığım her bir saniye, onun nefesinden mahrum kalmama değerli bir bedeldi. Onun benden kaçması, benim sabrımı tüketecek raddeye gelse bile ben, onun peşinden ilerlemeye devam etmiştim. Ama sonrasında ise kör olduğumu fark ettim. Onu kendi pisliğimin, enkazımın içine sürükledikçe o, kendi ellerimle ölüme her defasında bir adım daha yaklaşıyordu.
Buna engel olmam gerektiğinin farkına düştüğümde ise geç kalmıştım. Onunla benim arama duvarlar ördükçe içimde, yüreğimde bir tohum gibi yeşeren hislerimi kendi kana bulanmış ellerimle gömmeye yeğlemiştim. Bunda başarılı olduğumu ve kalbimin içine hiç kimseyi alamadığım için onu da kendimden uzak tutabileceğime inanırken bile ben, her günümün sonunda onun nefesiyle gecemi geçiriyordum. Onu kendimden uzak tutmak, onun bana haram olması... Benim ölmemi daha da hızlandırıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜN AĞARMADAN
Romance~ Tamamlanan kurgudur ~ O yeşil gözlerime bakarken ruhuma girmiş, en derinlerime dalmışken ben, onun kara kadar keskin olan gözlerine bakıyordum. Sert bakışlarını bir an olsun ruhumdan çekmezken elini saçlarımdan çekerek eliyle elimi kavradı ve avu...