Uzun karamel saçların tam ortasına giren makası hiç düşünmeden hareket ettirdi.Aynanın karşısında olmasına rağmen yüzüne bakacak pek bir cesareti yoktu.Bu uzun saçlardan,bu görünümden kurtamalıydı.Herkese göre,güzel,alımlı ve can alıcı bu görünüşten bıkmıştı artık.Bu durumu kaldıramıyordu genç kadın.Bu duruşu sadece omuzlarına yüklenmiş lanet gibiydi.
Omuzlarında aşağıya olan tüm saçlarını hiç düşünmeden kesmeye devam etti.Işıltılı ve pırıl pırıl bir görünüm,ona gösterilen tutumla uyuşmuyordu.Karamel saçlar lavaboya düşerken bakışlarını aynaya kaldırabildi bir süre sonra.
Sağ gözü kan içinde kalmış ve çevresi morarmıştı.Yüzünün geri kalanı uykusuzluktan ve gördüğü işkenceden kaynaklı bembeyazdı.Yine de tüm bu mahvolmuş haline rağmen güzel bir kadındı.Aniden ellerini yüzüne kapattı.Kim olduğunu bilmekte zorluk çekiyordu Nina.Aynadaki yüzü tanımakta zorlanıyordu.Yüzünün kopyası olan babasının siması gelmişti gözlerinin önüne.
'Doğru ya..' diye iç geçirdi.Ailesinden bahsetmeyeli uzun zaman olmuştu.Uzun zaman önce,unutmaya çalıştığı bir kabus gibiydi.Hatta unutturulmaya denebilirdi.
Levi ile konuşmalarında ailesinden ne zaman bahsetmeye kalkarsa,birkac dakika sonra konuşmanın başka bir noktaya kaydığını farkediyordu.Nina,bunun sebebini anlamayacak kadar saf biri değildi.Hatta bu savuşturmayı yapmak,Yüzbaşının zararına olmuştu.Her ne kadar bastırmaya çalıştığı duyguları kontrol altına aldığını düşünse de kontrol edebildiği bir durum söz konusu değildi.
Teğmen Maritz,herşeyi içinde tutabilecek kadar sabırlı biriydi.
Tüm gece boyu bağlı kalan ellerinden,bilekleri mosmor olmuştu.Eskiden olan anıları geldi aklına.Levi,bileklerinin mor olmasından nefret etmiş;ilk yakınlaştıkları gece,tam nabzının attığı noktaya dudaklarını bastırmıştı.
Tüm bunları düşünmek için belki de uzun bir zamanı olacaktı.Askeri Polis'in onu Historia'yı öldürme girişimde suçladığını biliyordu.Bu sadece,gördüğü işkencenin ve yüzündeki morluğun açıklaması yapmak içindi.Nile Dok'un aklına ilk bu gelmesi,genç kadını yalnızca güldürmüştü.
Keşif Birliği tarafından beklendiğini biliyordu.Yıkanmış üniformasını giymiş;saçları taramıştı.Çizmelerini giydiğinde aynada kendine baktı ve derin bir nefes aldı.Bunu yapabilecek gücü var mıydı bilemiyordu ancak denemek zorundaydı.
Ayakları geri geri gitse dahi,Keşif Birliğinin karargahına girdiğinde herkesin ona olan ters bakışlarını farketmek zor olmamıştı.Bir an icin öfkeden ağlamak istemişti.Geçirdiği bunca yıl süre boyunca,insanların bu bakışlarına maruz kalıyordu.Açıkça söylemeseler bile,Nina,bakışların arkasındaki düşünceyi okuyabiliyordu.
Bundan çok sıkılmıştı.Evet,bundan önce birçok şeyi saklamış ve arkalarından iş çevirmişti çünkü baskı altında ve sırların olduğu bir dünyada yaşıyorlardı.Hayatta kalmak için o şekilde davranmak zorunda kalmıştı.Aradan geçen yıllarda en ufak bir kusurda bulunamamasına rağmen sırf kanından dolayı bu davranışlardan bıkmıştı.İki tarafa da ait değildi.Marley'e de gitseydi hemen infazı istenirdi ya da hapise düşerdi.Burada özgürdü çünkü bunun tek sebebinin Levi olduğunu bilyordu.
Düşüncelerinin arasından sıyrılıp kapıyı açtığında Levi takımının orada olduğunu gördü.'Bunlarla da mı uğraşacağım.' diye düşünmeden edemedi.Özellikle Connie ve Jean'a söz geçirmenin ne kadar zor olduğunu biliyordu.Nina,onlarla kişisel bir problemi olmamadına rağmen sadece kendisine odaklanmayı seçmişti.Kimse kabullenmese de ya da bu gerçeği idrak etmekte zorlansa da günün sonunda insan yalnızca kendisiyle baş başa kalıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Search for God//Attack on Titan
FanfictionLevi Ackerman x Oc Reiner Braun x Oc Hafızasını kaybetmiş bir kadın,eski bir suçlu,yeni bir asker (i don't have any characters except my OC)