"Revenge"

366 27 27
                                    

"Yaptıklarımızın bedelini kim ödeyecek?"

Nina Maritz,daha bu sabah karnavalın olduğu bu güzel sokakların arasında hızla yürüyordu.Adımları hızlanmış,nefesi sıkışmıştı.Ceketinin içine koyduğu silahı çıkartmamakta ısrarcıydı çünkü dikkat çekmek istemiyordu fakat her an saldırı durumuna geçmeliydi.

Artık adımları koşmaya dönüşmüş,bağırmaya başlayan titanın olduğu yere gidiyordu.Biliyordu ki az sonra burası kan gölüne dönecekti.Onun tersine koşan insanların omzuna çarparak onları geçiyordu.Aklına gelen tek bir şey vardı.

Shiganshia.

Daha yeni bir askeri polis iken Shiganshia'ya görevlendirilmişti.Duvarın yıkıldığı gün burnuna gelen kan kokusunun şu anki ile hiçbir farkı yoktu.Koşuşturan insanlar ve aynı korku atmosfere hakimdi.

Hiçbir şey değişmiyordu ve değişmeyecekti.

Bu gerçek yüzüne soğuk bir su gibi çarpış,adımlarını duraksatmıştı.Yıllar önce bu kanın biteceğini düşünerek Grisha Yeager'a yardım etmiş,herkesin iyi ve huzur içinde yaşayacağını düşünmüştü.Fakat Nina bunun bir ilüzyon olduğunu duvarların yıkıldığı gün farketmişti.Karşısında çaresizce bekleyen adamın tereddütü bunun en açık kanıtıydı.

Yıllar sonra Zeke'ye yardım ederek o gizli planını gerçekleştirmesini bekliyordu.Fakat biraz ileride duran Eren Yeager'ı titanını gördüğünde bütün bir saçmalıktan ibaret olduğunu anladı.

"Değişmeyecek..."diye fısıldadı kendi kendine."Hiçbir şey değişmeyecek Nina."

Fakat bundan sonra olası neler olabileceğini düşünüyordu.Bu düşünceleri,duyduğu tanıdık ses ile bölünmüştü.Yanındaki duvara saplanarak kiremitleri kıran teçhizatın parçasını gördü.Keşif Birliğinin üyeleri  gökyüzünde birer sinek gibi uçuyorlardı.

Bu ateş hattının ortasında kalırsa öleceği çok açıktı.Kendini kapısı açık olan bir binanın içine atmıştı,sırtını duvara dayamıştı.Gök gürültüsü gibi titreyen sesler,parçalanan zeminler ayakta durmasını zorlaştırıyordu.

Ceketinin içine elini sokarak silahını çıkarmış ve beklemeye başlamıştı.Altı pat bir tabanca ile yapabilecekleri kısıtlıydı ama silahı yanında olunca kendini güvende hissetiyordu.Saçma ama bir o kadar da güçlü bir bağdı.

Camın yansımasından,Çene Titan'ın saldırısını izliyordu.Kaşlarını çatmış ve ne olacağını merak etmişti.Bu noktada Eren'e güveni sıfırlandığı için bu durumu çok da umursamamıştı.

Fakat tek bir kılıç darbesi herşeyin eskisine dönmesine sebep olmuştu.Nina,kılıcın sahibi gördüğünde ise elindeki tuttuğu silahını kendiliğinden indirmişti.

"Demek plan buydu."

O hariç herkes savaşıyor,canlarını ortaya koyuyor hatta ölüyordu.Zeke'nin ensesinde patlayan bomba ve Levi'in tehçizatını tekrar ateşleyerek sarışın adamı zepline çıkarmasını dikkatle izledi.Bu kargaşada bunu farketmek zor olabilirdi ancak nereye bakmasını bilen biri için herşey açık bir kitap kadar okunabilirdi.

"Güvence olarak Zırhlı Titan'ı hayatta bırakmanı istiyorum."

Aylar önce Zeke'ye söylediği bu cümle aklına bir anda gelmişti.Fakat çok da bir an sayılmazdı çünkü Nina bunca kargaşanın içinde Reiner'i görmediğini farketmişti.İçi ani bir korkuyla kaplanmış,silahını tekrar sıkıcı sarılarak kendini dışarı atmıştı.

Sokaklar bomboş,etraf kan gölüydü.Genç kadının ayakkabıları ve bacağı kan kaplamıştı.Cesetlerin arasından yürüyor olmanın vahşetini görmezden gelmeye çalışsa da şu anda Çene Titanını yemeye çalışan Eren ona hiçbir anlam ifade etmiyordu.Bakışları ayağının ucuna,aşağıya yönelmişti.Nina en son ne zaman bir savas alanında olduğunu,kanla kaplı olduğunu hatırlıyordu.O gün ölüme en çok yaklaştığı,belki de yaşamı Zeke tarafından bağışlanmış ya da Reiner tarafından kurtarılmıştı.

Search for God//Attack on TitanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin