Not:Bir önceki bölümü bildirimden kaynaklı atlayanlarınız olabilir.İyi okumalar.
Masanın ortasına atılan kupa dörtlüsü ile Nina elindeki kartlara göz attı.Elidenki en düşük kağıdı çekmiş ve elinden kayıp gitmesine izin vermişti.Tekrarladıkları bu turu kaybederken diğerleri ise memnuniyetle gülümsemişti.
Genç kadın sesini çıkarmadan oyuna devam ediyor,tepkisizce diğerlerinin hamlelerini bekliyordu.Onun bu kadar becereksiz olduğunu görmeleri,diğerlerine daha büyük bir cesaret yüklemişti.
Kumral saçları bir askerin yüzündeki gülümseme yayılmıştı.Avına bakan bir yırtıcı gibi karşısında oturan genç kadını izliyordu.Nina,saçlarını sıkıca toplamış ve siyah bir ceket giymişti.Güzel yüzü ortaya daha çok çıkmıştı ve bu loş odanın içinde parlamıştı.
"Bu masaya kadar gelebildiğine göre iyi kumar oynuyor olman gerekirdi?"diye sordu biri kuşkuyla.Ancak genç kadının bıkkın bakışlarıyla karşılaştı.Güzel yüzünün aksine bu yargı dolu ifadesi birbirinden oldukça zıttı ve bu uyumsuzluk masadakileri rahatsız ediyordu.
"Şansım yaver gitti."dedi ruhsuz bir tonda.Oyun sırası tekrar ona geldiğinde elindeki kağıdı tekrar ortaya atmıştü.
"İki sinek mi?"dedi biraz önce konuşan adam "Sen gerçekten çok mu şansıszsın yoksa oynamayı mı bilmiyorsun?"
Sinirli sesindeki kuşkuyu da bastıramamıştı.Genç kadının olası hamlesinden ve elindeki kağıtlardan şüphelenmişti.Birden ayağa kalmış ve ona doğru yaklaşmıştı ancak bir el onu durdurmuştu.
Nina'nın karşısında oturan kumral saçlı adam bakışlarını genç kadından çekerek sinirle onun üstüne yürüyen adamı durdurmuştu.Bu akşamki hediyesine bir zarar gelmesini istemiyordu.
Genç kadın önünde duran bardağa uzanarak içeceği içmeye başlamıştı.Alkollü bir şey istememişti buna bahane olarak ilaç kullandığını söylemişti.Ne de olsa en basit kurallardan biri olarak görev üstünde içki içmemeliydi.
"Otur."dedi asker diğer askere doğru."Bu turu bitirip evlere dağılalım.Tatsızlık çıkarmaya gerek yok."
Konuşan kumral saçlı adam kazanmanın verdiği rahatlık ile bu şekilde konuşuyordu.Oyunun gidişatına göre bu masada oturan genç kadının kaybetti belliydi.Ellerindeki son iki kartı herkes açarken Nina da kartını açmıştı
Toplamında onu bile geçemeyen eli ile en sonuncu olarak skorunu yazdırmıştı.Başarısız oyunu ile en sonuncu olmuş ve buna tepki olarak ufak bir küfür mırıldanmıştı.
Bahisler hesaplanırken hepsi bir anda genç kadına döndü.Oyuna girerken koyduğu bahisler yüksek ama kaybı bundan çok daha fazlaydı.Bunca borcu nasıl ödeyecekleri konusunda çıkarımları vardı ancak hepsi bundan faydalanmak istiyordu.
Nina ise karşında duran,oyunun kazanını kumral saçları adama bakmaya devam ediyordu.Bakışları ile birbirlerini anlamayı başarmıştı.Bunun teyit olarak bacağında dolaşan temaı hissetmesiydi.
"Sonuncunun kaybı,kazanana ödenir."dedi asker.Elindeki hesap kağıdını üniformasının cebine atarken.Elini havada yukarı sallarken,Nina'nın kalkmasını işaret etmişti."Genç hanımla bunun detayını konuşacağız."
Diğer iki asker ise sessizce birbirlerine bakmışlardı.Biri iç çekerek başını sallamış ve bildiği bütün küfürleri ağzının ucunda mırıldanmıştı.İğrenmiş bir bakışla Nina'yı baştan aşağıya süzmüştü.Diğeri ise hala siniri bastıramamış ve omzunu genç kadına vurarak onların yanından ayrılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Search for God//Attack on Titan
FanfictionLevi Ackerman x Oc Reiner Braun x Oc Hafızasını kaybetmiş bir kadın,eski bir suçlu,yeni bir asker (i don't have any characters except my OC)