Morga indiğimde sadece babamın orda olmamasını diliyordum...Morga yaklaştıkça tek duyduğum nefesim ve hızla atan kalbimdi. Ağlamaya direnir gözlerim de cabasıydı.Bunca zaman meyhane boş kalmıştı.Onu geçtim grupta bir anlaşmazlık hakim. Herkes bir dağılmış gibi. Morgu aratmıyorduk. Polis bey Mirayın bizzat ifadesini almış ve çoktan karkoldaymış. Fakat şuan tek düşünebildiğim babamdı...
Bir kapıdan geçtim.Uzun koridoru bitirdim. Soğukluğu hissetmek ve hissetmemek arasında gidip geliyordum. En son bir odaya girdim. Oda çekmeceler ile doluydu. Üstlerinde isim bile yazılı olmayan çekmeceleri araştırmaya başladım. Bir kadına rastladım. Aynı Aysu'ya benziyordu. Kendi kendime söylendim.
KORKUT KORKMAZ: Oğlum sağlıklı düşünemiyorsun. Kapat kadıncağızın çekmecesini.
Ardından kapadım çekmeceyi ve hemen yanındakini açtım.
Açmaz olaydım...
Babamla hiç böyle olmadık. O bu kadar suskun olmadı. Hiç bu kadar soğuk olmadı. Gözyaşlarımın orda kurulu olan bir umut barajı aniden yıkılıverdi...
(Tavsiye edilen fon müziği : Imamyar Hasanov Dilbərim )
Babamın saçlarını okşarken buldum kendimi... Burnum akıyor ilk defa babamla konuşacak bir şey bulamıyordum. Sadece yüzüne bakıp ona bir elveda bile diyememin acısını yaşıyordum. Son saatlerinde zaten yanında olamamıştım.Sırtımı dayadım çekmece dolabına. Sağ elim ile anlımı tutuyor ve yavaşça yere doğru bırakıyordum kendimi...
KORKUT KORKMAZ: Affet baba... Bir kaç saatliğine de olsa yanında olamadım. Sen benim her saatimde yanımdaydın. En önemli zamanlarda. Her anımda bir adam duruyo... Güçlü kuvvetli sevecen bir babacan... Eyvallah...
Fakat kırgınım baba... Ben saatler boyu yoktum yanında. Şimdi sen ömür boyu gidicem diyorsun.Sen hep derdin. Sözler uçar... Karşındaki gider... Aklındaki ile yaşar, kalbindeki ile ölürsün. Söz sana. Kalbimden ve aklımdan seni çıkarmıyacağım. Bana hatırlamanın ve gülümsenin en önemli ilaç olduğunu öğrettin... Eyvallah...
Ayağa kalktım yavaşça. Merak ettim babamı ne öldürmüş ? Örtüsünü yaranın olduğu yere indirdim. Sonradan anladım ki. Babamı bensizlik öldürmüş. Belki de benim yüzümden..Aklımda bir ses sesleniyor bana. *Nereden bilebilirdin ki * Kulak vermeye vicdanım yetmez. Babam olsa ne derdi acaba? Son sözü var mıydı? Onu bilmem ama benim bir çift lafım var babama.
KORKUT KORKMAZ: Elveda bu dünyadan koca adam. Elveda izci adam.Elveda... Ve hoşgeldin kalbime tekrar.Bu sefer ölüm yok. Hoşgeldin sonsuzluğa...
Babamın örtüsünü tekrar kapattım. Kalbimin içinde bir sızı... Bir öfke..Fakat çaresizlik bastırdı bunları. Şimdi tekrar yola çıkacaktım... Hastanenin dışarısından son bir kez baktım havaya. Bir iç çektim. Kafamı eğdim ve karşımda Cem vardı. Motorla gelmiş. Bana bir sarıldı önce.
Bu halimden anlamış olsa gerek. Hakikaten bir bok olduğunu.
CEM SERTKAYA: Ne oldu oğlum ? Niye burdasın?
Bir şaşırdım kaldım önce.
KORKUT KORKMAZ: Nasıl yani?
CEM SERTKAYA: Annenin yanında olman gerekmez mi? En son eve bıraktım seni diye hatırlıyorum.
KORKUT KORKMAZ: Ben söylemedim dimi?
CEM SERTKAYA: Sahi iyi denk geldi. Bende tam bir şey diyecektim.
KORKUT KORKMAZ: Bu saat'den sonra kelimeler kifayetsiz. Söyle kanka ne diyeceksin ?
CEM SERTKAYA: Oğlum Aysu lan. Ölmüş... Arayıp haber verdiler. Bir bakmaya geleyim dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kuzgun Korkmaz
AdventureHer an herşey olabilir! Ürkek bir çocuk aniden büyüyebilir... Çok güçlü bir adam savunmasız kalabilir.. Hiç beklemediğin bir anda hiç beklemediğin biri,birileri sana yardım edebilir. Bu önü belirsiz hayatta bakalım Korkmaz'ın hayatı nasıl bitecek? N...