Duyduklarının ağırlığı ile kalakalmıştı kadın. Gerçi konuşsa da ne diyeceğini bilemezdi ya bu kadar ağır bir şey beklemiyordu. Bir insan nasıl olurduda tüm hayatını mahvedebilirdi, nerden almıştı bu hakkı, ne zannediyordu kendini, yetmişti artık yaptıkları... Nefret kelimesi bile Adnan'a duyduğu hislere tercüman olamıyordu. Oysa ne ağır bir histi nefret etmek, hayatı boyunca hiç yaşamamış olmayı dilerdi...
Çevirdi zümrütlerini kömürlere ama bu defa inatmış gibi o bakmıyordu ona. Ellerini ise hiç bırakmamıştı. Tebessüm etti kadın hâlâ ona iyi geliyor olmak mutlu ediyordu onu ne yaşarlarsa yaşasınlar tarifsiz bir histi sevdiğine derman olmak...
Anlatırken ne kadar zorlanmıştı geçmişi, arada elini sıktığı yerlerde bunu daha iyi anlamıştı Hünkar. Yalnız değildi demek ki Büşra'nın anlattığı gibi Ali Rahmet onu unutmamıştı. “Büşra" dedi içinden “Ah Büşra ” Ali Rahmet sinirle Büşra'ya evlenme teklifi etmiş olabilirdi ama nasıl olurda hâlâ başından bir evlenme olayı geçen kadınla bir "bir ömür seni sevdim"dediği kadını... Evet geçen gün Ali Rahmet'in dilinden dökülmüştü bu cümle “Bir ömür ben seni sevdim Hünkar” demişti ama ikisi aynı evde kalmaya devam ediyordu hem de Büşra yüzünden bu haldelerken.
O kadın bu evden gitmeden bu adamı affetmek yoktu. Evet yoktu biraz daha peşinden koşsa bir şey kaybetmezdi Fekeli Bey.
Az önce belki sende "Fekeli" olursun dediği an geldi aklına nerden vuracağını çok iyi biliyordu o an sinirli olduğu için ağzının payını vermişti ama şimdi kalbinin sesi kendini bile rahatsız edecek derecede hızlı atıyordu."Off" dedi “Off” affetmeyeceğim derken biraz daha böyle el ele kalırsa boyununa sarılacaktı. Kendiyle bu denli çelişmesi çok zorluyordu Hünkar'ı.
Ali Rahmet ise bir süre sonra kaldırmıştı başını Hünkar'ın zümrütleri ile kavuşunca büyümüştü tebessümü ama Hünkar ona bakıyor da görmüyor gibiydi . Kafası karışıktı anlıyordu ama artık hiçbir anı onsuz geçsin istemiyordu. Hünkar'a kendini anlatmaya çalışmaktan sen bunu nerden öğrendin demeyi bile unutmuştu aklını başından alıyordu şüphesiz bu kadın. Ama tahmin etmesi çok zor değildi bu olayı Büşra ve kendisinden başka bilen yoktu kendi söylemediğine göre geriye tek seçenek kalıyordu.A.R: Büşra.
Hünkar daldığı hülyadan Ali Rahmet'in sesiyle uyandı hem de hiç beklemediği bir kelime ile. Çekti elini hemen, ayağa kalktığı anda Ali Rahmet'in kolundan tutması ile şuan hiç istemeyeceği bir duruma düşmüştü.
Ali Rahmet'in kucağındaydı.
Elleri istemsiz Ali Rahmet'in göğsündeki yerini almış, ağzından ise çığlık benzeri bir ses çıkmıştı. Ali Rahmet'le bu denli yakın olmak nefesini kesiyordu soluk alıp vermeyi unutmuştu sanki.
Ali Rahmet'te ondan farksız değildi Hünkar gitmesin diye tutmak istemişti sadece bu duruma geleceklerini bilemezdiki. İki sessiz nefes ve karşındakine ait olduğunu çok net belli eden bir olmuş iki kalbin sesi dolduruyordu odayı.
Ali Rahmet gözlerini Hünkar'ın zümrütlerinde tutmaya çalışsa bile gözleri ondan habersiz dudaklarına kayıyordu. Özlemek başka kavuşmak başkaydı ne de olsa. Kavuşunca özlemek ise bunun tarifi oldukça zordu o yüzden tutamıyordu gözlerini gözlerinde bunca yıl sonra kavuşunca zor oluyordu. Ee tabii bulundukları yakınlıkta çok iyi etkiler bırakmıyordu ikisinde de.
Onlar birbirlerine çekilirken kapının açılıp ardından “ Ooo” sesinin duyulması çok ani olmuştu.A: Pardon ben hiç gelmemişim gibi siz devam edin.
Afet lafını söyleyip odayı hemen terk etmişti. Aşağı inerken attığı kahkaha ise tüm konağı doldurmuştu.
Hünkar'la Ali Rahmet ise ne olduğunu anlayamadan yaşadıkları anı sorgulamakla meşguldü. İlk kendine gelen Hünkar oldu.H: Ya sen napıyorsun yine rezil olduk.
A.R: Ben yine ne yaptım Yaman Hanım?
H:Of Ali Rahmet of.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK ZAMANI
Fanfiction20 yıl... Çocuğun biri bağırıyordu dükkanının önünde Hünkâr Yaman geri dönmüş. Ses kulaklarında çınlamaya başladı Hünkâr Yaman geri dönmüş. Geri dönmüş. Gözleri karardı yanındaki kişiye döndü geri dönmüş. Oysaki onun geri dönüşünün hayatının başla...