Ikimizde sessizdik o akşam. Sadece yemeğe odaklanmış birbirimize dahi bakmıyorduk. Iştahım kesilmiş önümdeki tabaktan yarım saattir sadece iki üç lokma bir şey almıştım."Perla"
Sessizliği bozan bu sefer marco olmuştu. Yorgun ve boğuk sesi titremiş bakışlarını üzerimden çekmeden konuşmaya devam etmişti.
"Büyük abiyi hatırlıyorsun değil mi?"
Hiç unutmamıştım ki. Bir gün babamın borcu yüzünden bir adama satılmıştım. Zorla götürüldüğüm yerde kadının biri tarafından tacize uğramış sonra bir başka adama satılmıştım. Büyük abiye.
"Perla.. perla tamam. Sakin ol"
Marco yanıma gelip bileğimi tuttuğunda elimden akan kana bakmıştım. Bıçağı ne zaman tutmuş nasıl o şekilde tutmustum bilmiyorum.
"Hadi gel. Elini yıkayalım"
Elimdeki bıçağı alıp ayağa kaldırmıştı.
"Çok acıyor"
Ruhsuz çıkan sesime gözyaslarım eşlik etmişti. Buz gibi suyun altına elimi sokmuş kanın durmasını bekliyordu.
"O kadar da derin değil. Iyi misin?"
"Değilim desem beni iyileştirecek misin?
Gözlerimin içine bakmıştı. Duygu barınmayan bu gözlerde bu gece her bir duygu kırıntısını görebiliyordum.
"Boşver. Ben buna alışkınım. Belki bir gün ben de iyi olurum. "
Gülümsemeye çalışarak elimi suyun altından çekmiş kenarda duran kağıt havludan bir parça alıp avcumun içine bastırdım.
"Hadi gel yemeklerimiz daha fazla soğumasın"
Hicbir şey olmamış gibi yapmaya o kadar alışmıştım ki bu benim için artık o kadar da zor değildi. 23 senem böyle geçmişti. Insan kaderinden kaçamıyordu belki de.
"Senin için yapabileceğim bir şey var mı perla?"
Cevap vermedim. Cevabını ben de bilmiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ispanya
Fiksi RemajaÖzgürlüğe kavuşmak için 23 yıldır tutsak tutulduğu hayattan kaçarken doluya tutulan bir kızın hikayesi. Özgür olmak, normal bir hayat yaşamak için her şeyden, herkesten kaçarken peşini bırakmayan olaylar onun özgür kalmasına engel olup olamayacağın...