ISPANYA

1.1K 30 61
                                    

O zaman benimde size söyleyeceklerim var"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

O zaman benimde size söyleyeceklerim var"

Poloyla marcoya dönüp söyleyeceği şeyi dinlemeye başlamıştık merakla.

"Amerikaya gidiyoruz. Perlayı buralardan götüreceğim. En azından bir süreliğine izimizi kaybettiririz. Bir süre istediğimiz gibi yaşayabiliriz."

"Amerika mı? O nerden çıktı?"

Poloyla aynı anda sorduğumuz soruya marco sırıtarak once arkasına iyice yaslandı daha sonra cevap verdi.

"Her şey hazır. Dediğim gibi her şey perla için"

"Peki ya burdaki işler? Onları ne yapacaksın? Biliyorsun ki alex hala-"

"Biliyorum. Her şeyi bir süreliğine Nicoloya devredeceğim. Bu zamana kadar zaten benimle birlikte her şeyi takip ediyordu. Bu onun için iyi bir fırsat."

"Sen nasıl biliyorsan"

Polo arkasına yaslanıp çenesini kaşıdı. Düşünceli gözüküyordu.

Hem şaşkın hem de tedirgindim. Nasıl hissedeceğimi tam olarak bilemiyordum.

"Gercekten gidecek miyiz? Ne zaman?"

"Bu çarşamba"

Kalbim birden hızla atmaya başlamıştı. Alexten, büyük abiden, babamdan, belladan, ispanyadan çook uzak bir yer.  Özgür olabileceğim dışarda gezebileceğim bir yere gidiyorduk.

Masadan kalkıp merdivenlere yönelmiştim.

"Nereye?"

"Eşyalarımı hazırlamaya"

Arkamdan güldüklerine emindim ama bir an önce hazırlanıp gitmek istiyordum.

Odaya çıkıp kapıyı kapatmış yüzümdeki gülümsemeye engel olamıyordum. Derin bir nefes alıp poşetlerdeki kıyafetlerin hepsini yatağa döktüm.

Sanırım bir şey eksikti. Bir valiz.

Marcoya seslenmek için kapıya yöneldiğimde aynada bellayı görmemle gözlerimi kapattım.

"Hayır hayır. Şimdi değil"

Gözlerimi yavaşca açıp aynaya bakmadan kapıya ilerledim. Eşyalarımı marcoyla birlikte hazırlasam daha iyi olacaktı.

"Naptın hazırladın mı her şeyi?"

Polo sırıtarak önünde duran birasını yudumlayıp ağzına bir şeyler tıkıştırdı.

"Daha sonra hallederim diye düşündüm. "

"Gel o zaman bize katıl harika bir maç var bugün"

"Maç mı?"

Kollarını açmış marconun yanına oturduğumda kolları bedenimi sarıp sarmalamıştı. Boynuma derin bir öpücük bırakıp konuştu.

"Hıhım maç. Futbol maçı"

Ispanya Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin