Pencerelerin içine yayılan beyaz ışıkla oturuduğum yerden fırladım.
"Geldi galiba"
Polo boynunu tutup gözlerini kırpıştırdı.
"Burda bekle"
Masanın üzerinde duran silahını alıp kapıya ilerlemiş ışıkları söndürüp pencereden dışarı bakmıştı.
Arabanın kapı sesi içeriye kadar gelirken Polo silahını bırakmasıyla gülümsedim.
Gelmişti.
Koşarak kapıya ilerledim. Marcoyu gördüğüm gibi ona doğru koşmuş ve boynuna atlamıştım.
Ona sarıldım.
Kokusunu içime çekerken onu ne kadar òzlediğimi bir kez daha anlamıştım.
"Özledim"
Dedim sesim hıçkırıklarımın arasında kaybolurken. Bedenimi kendinden ayırıp gözlerimin içine baktı.
"Ağlama benim güzelim. Işte geldim"
Dudakları dudaklarıma minik buse bıdakırken gözyaşlarımın arkasından gülümsedim.
"Hadi içeri girelim yağmur yağıyor ıslandık"
Elimden tutup içeri girdiğimizde marco, poloya da sarılmıştı.
"Iyisin. Aklımız sendeydi"
Polonun sitem dolu bakışları marcoyu güldürmüştü.
"Beni tanımıyorsun sanki polo. Marcoya bir şey olduğunu ne zaman gördün? Benim değer verdiğim şeye elini uzatanın elini koparırım. Biraz geç olsa da bunu yaptım. Artık alex yok"
"Peki ondan öğreneceklerin? Öğrendin mi?"
"Bu konuyu sonra konuşuruz polo"
Marco etrafına bakındığında hazırladığım masaya baktı.
Yüzünde belli belirsiz gülümseme oluşurken elinden tutup onu çekiştirdim.
"Senin için hazırladım."
Kolları belime dolanırken tezgahla arasında kalmıştım.
"Bunca zamandır sana yaptıklarım için özür dilerim perla. Seni ve bebeğimizi yalnız bıraktım. Seni çok üzdüm"
Dudaklarımı birbirine bastırıp kafamı salladım.
"Biz iyiyiz. Sen de iyisin. O yüzden hiçbir şeyin hiçbir önemi yok"
Elini karnıma götürüp gülümsedi.
"Ona iyi baktığın için teşekkür ederim"...
Tavuğu fırından çıkarıp parmaklarımın uçlarının yanmasına aldırış etmeden hızla masaya koydum.
"dikkat edin çok sıcak"
"Harika gözüküyor. Gözlerimle senin yaptığını görmesem inanmazdım"
Poloya gözlerimi devirip marconun yanındaki sandalyeye oturdum.
Yemek yerken bir yandan da sohbet ediyorduk.
"Ispanyada neler oldu anlatmayacak mısın?"
Marco tabağından kestiği birkaç lokmayı ağzına atıp parmaklarını saçlarından geçirdi. Derin bir nefesin ardından konuşmak için hazır gibiydi.
"Alexin peşine düştüm. Korkusundan saklanmış tabi it herif. Zaten onda adamlık olsa, biraz olsun cesaret olsa çıkardı karşıma. It gibi kuyruğunu kıstırıp saklanmış. Günlerce onu aradım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ispanya
Teen FictionÖzgürlüğe kavuşmak için 23 yıldır tutsak tutulduğu hayattan kaçarken doluya tutulan bir kızın hikayesi. Özgür olmak, normal bir hayat yaşamak için her şeyden, herkesten kaçarken peşini bırakmayan olaylar onun özgür kalmasına engel olup olamayacağın...