JOSHUA

250 13 51
                                    

Güneşin yüzüme vurmasıyla gözlerimi hafifçe araladım.

Gün yine doğmuş güneş en parlak haliyle bana gülümsüyordu.

Güneş en sarı halini beyaz tenimde gezdiriyor sıcaklığıyla her bir noktayı istila ediyordu. Tenime değen güneşe ben de gülümsedim.

Ne zaman böyle bir güne uyansam o kadar mutlu oluyordum ki.

Yıllarımın geçtiği karanlıktan kurtulmamın resmiydi.

Benim için en büyük hediyelerden birisiydi.

Bir süre daha tenimdeki ışıltısından gözlerimi alamayıp keyifle gerindim.

"Uyanmışsın"

Marcoya dönüp yüzünü avcumun içine aldım.

Güneş onu da selamlıyordu bu sabah.

Büyük cam pencerelerden giren güneş ışıkları odanın her köşesindeydi. Ve bu senaryo bana çok tanıdık gelmişti bu sabah.

Bu his, bu güzellik...

Marcoya ilk tanıştığım zamanları hatırlatmıştı bana.

Onun evinde uyandığım ilk sabaha götürmüştü beni.

Güneş beni selamlarken aynen böyle demişti

'uyanmıssın'

Bir telaşla sadece işine odaklanmış bütün güzelliği kaçırıyordu o zamanlar. Şimdi benimle birlikte güneşe doğru yüzünü dönmüş gözleri kapalı yüzüne koyduğum avcumun içini öpüp sabahın keyfini çıkarıyordu.

Çok şey değişmişti.

Biz değişmiştik.

Hayatın koşuşturmacası bir zorunluluğu vardı, bunu artık  tatmıştım. Biliyordum.

Bizimde artık tek yaptığımız bu düzene ayak uydurmaktı.

Tüm gün yapmak zorunda olduklarımızı yapacaktık, yetiştiremediğimiz şeyler için strese girecektik.

Ama günün sonunda yine aynı yatağa yatıp birbirimize sarılıp uyuyacaktık.

Diyorum ya her şey değişmişti.

Biz değişmiştik.

"Güzel uyudun mu?"

Gözlerini açmadan bana doğru dönmüş bir eliyle elimi avcunun içine hapsederken diger elini karnıma koydu.

"Huzurlu bir gece geçiriyorsam Perla, siz yanımda olduğunuz içindir"

Gülümsedim.

"Biz hep senin yanındayız Sevgilim"

Marco dudaklarıma minik bir öpücük konudurup gözlerini açtı.

"Sen?"

Diye sordu uykulu sesiyle.

"Gece biraz ağrılarım oldu ama iyiyim. Artık çok hareketlenmeye başladı. Onu iyice hissediyorum"

Bütün gece kasık ağrısından uyuyamamıştım resmen. Neyim vardı bilmiyorum ama ara ara gelen bu ağrılar oldukça şiddetliydi.

"Gün içinde Danielle konuşmak ister misin?"

"Olabilir"

Dedim kısaca. Danielle konuşmak her zaman iyi geliyordu.

Marconun telefonuna gelen üst üste bildirimlere göz devirip sırtımı ona döndüm.

"Noldu yine güzelim? Neden trip yiyiyorum şu an?"

Ispanya Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin