Ispanya

Bir Adım İleri

Keyifli okumalar ❤️

Uyandığımda Marconun kolları arasında kıpırdanmaya çalışıyordum.

"Perla lütfen kıpırdanma biraz uyuyalım"

Uykulu sesine hayran kalırken ona doğru döndüm.

Yeni gelmiş olmalıydı.

Parmaklarımı saçlarında gezdirip ona iyice sokuldum.

Huzurun kolları arasında olmadığım kadar özgür hissediyordum bu sabah. Yaşadığım onca zorluğa rağmen burdaki huzuru bulmuş olmak o kadar özeldi ki benim için. Bu huzurun bozulması durumunu düşünmek bile kalbimi acıtıyordu. Etrafımızdaki herkes ise bu huzuru bozma peşindeydi.

Gözlerimi kapatıp kokusunu biraz daha içime çektim. Huzurun kokusu bu sabah oldukça garip kokuyordu.

Biraz daha kokladığımda bu marconun parfümü değildi. Geldiğinde duş almış olsa bile Marco böyle kokmazdı. Resmen Bellanın o burnumun direğini sızlatan parfümlerine benziyordu.

"Ya! Marco"

Fısıldayıp onu dürttüm. Uyanmak istemiyor gibiydi ama beyefendi bunun hesabını verecekti.

"Sana bir şey sorucam uyan hadi"

"Perla lütfen"

Hareket etmemem için kolları arasına hapsetmişti. Sıkı sıkı sarılıyordu.

"Eve geldiğinde duş aldın mı sen?"

Derin bir nefes alıp gözlerini araladı. Kıpkırmızı olmuş gözleriyle gözlerimin içine bakarken dudaklarını yavaşca dudaklarıma bastırdı.

"Günaydın benim güzelim. Ama keşke izin versen de biraz uyusak"

"Önce cevap ver daha sonra istediğin kadar uyu."

"Sor bakalım"

Derin bir iç çekip önüme düşen birkaç saç telini geriye doğru attığında beni dinliyordu.

"Bu kimin parfümü Marco?"

Sorduğum soruyu anlamamış öylece bakmıştı.

"Sen gibi kokmuyorsun. Hangi kızın parfümü bu?"

Düşünüyormuş gibi yapıp cevap verdi,

"Jane'in olabilir"

Gözlerim iri iri açılırken Marco gülümsüyordu.

"Jane kim?"

"Bizim ofisten birisi."

Sinirle arkamı döndüğümde kollarıyla bedenimi sarmış arkamdan sarılmıştı.

Dudakları boynumda dolaşırken hiç oralı olmamaya çalışıyordum.

"Hadi bak bana şaka yaptım sadece"

"Beni ilgilendirmiyor. Git jane'e sarıl. Gerçi sarılmışsın sarılacağın kadar baksana kızın bütün parfümü üzerinde"

Tek hamlede altına aldığında onu iktirmeye çalışıyordum.

Dudaklarımı sertçe öpmeye başladığında durdum. Ona karşılık vermemiştim.

Alt dudağımı dişleri arasına aldığında dudaklarımdan küçük bir inilti koptu.

"Bir daha senden böyle bir şey duymak istemiyorum. Tamam mı? Benim tek ilgim odağım sensin. Bir başkası olamaz. Ama ofiste herkes iç içe. Biz orda iş yapıyoruz biliyorsun. Tamam mı Perla?"

Kafamı sallayıp kalkmak istediğimde izin vermedi.

"Madem beni uyutmadın bu sabah iyi bir cezayı hak ettin"