-14-

487 38 27
                                    

O günün sabahı Edgar, elemanlığı için gerekli olan işlemleri tamamlamış, hatta ilk maaşından keserek kendisine bir telefon bile edinmişti. Hem o hem de Colette sebebini pek anlamasa da Edgar orada çalışmaya başladıktan sonra epeyce müşteri artışı olmuştu tabi bu da Bay Griff için süper bir şeydi. Dükkanda havasından geçilmiyordu..

İşçilerinin de birbirlerine alışmaya başladığını görmek onu mutlu etti. Ne kadar birbirleriyle uyumlu çalışırlarsa satışlar o kadar hızlı ve iyi olurdu.

Edgar'ın telefonunu alınca, Colette onunla bir fotoğraf çekilmek istediğini söyledi. Arkadaşı tepki göstermedi, ama Colette'in öyle kolay pes etmeye niyeti yoktu. Kasaya doğru yürüyüp onun yanına gitti ve ellerini masaya dayadı:
- Hadi ama Edgar!! Daha sonradan bakmak için anı biriktirmiş olacaksın! İnan bana sonradan onlara bakmak çok hoş bir şey.

Edgar dirseğini masaya dayayıp çenesini avucunun içine aldı:
- Anı biriktirmek?.... uh.... Neden bu bana gereksiz geliyor bilmiyorum ama gerek görmüyorum..

- Bence gerekli görmemenden değil, fotojenik olmadığını düşünüyorsun. Ama fotojeniksin ve ben bunu biliyorum. Üstelik dükkandaki aynalara bakıp poz verdiğini de görüyorum.

-Sen aynada kendime bakarken beni mi izledin??!!

- Evet! Hem gayet de iyi poz veriyordun..

Sonra Edgar'ın hemen hemen her gün yaptığı gibi garip ergen pozlarını takındı. Saçlarını yanlara doğru düzeltti, ağzını büzüp yukarı doğru kıvırdı ve tek kaşını kaldırdı. Önündeki dolabı ayna gibi kullanıp kolunu köşesine dayadı ve hayranları varmış da ona bakıyorlarmış gibi sırıttı.

"C-colette, kes şunu.." Edgar "rezil oldum" düşüncesiyle kıpkırmızı kesildi ve yüzünü gizlemek için zaten neredeyse yüzünü göstermeyen atkısını daha da yukarı çekti.

Colette bunun üzerine yapmakta olduğu şeyi bıraktı ve tekrardan Edgar'ın yanına gitti. Gözleri tekrardan aynı şeyi istermişçesine onunkilere baktı. "Yalnızca bir zamanlar bu dükkanda çalıştığımıza dair küçük bir anı.." Hatırladıklarında mutlu hissedeceklerinden emindi ve bunu arkadaşıyla da paylaşmak istiyordu.

"Lütfen Edgar......"
Olabilecek en masum şekilde onun gözlerinin içine baktı, bunu gerçekten istiyordu.

Dınk!!

Tam o anda çalan kapı zili pek de sohbet sayılamayacak sohbetlerini böldü. "Şu müşteriler de hep ben Edgar ile bir şeyler konuşmaya başlamışken geliyor." diye düşündü Colette.. ama bu duygusunu dışa vurmadı. Onun yerine güler yüzlü bir tavırla müşteriyi karşıladı ve onunla ilgilendi. Edgar da fotoğraf meraklısı Colette işini yaparken sabah dağılan kasanın yanındaki masayı düzenledi. O brawler anlatırken o denli heyecanlanıyordu ki göstermek için çizdiği resimler ve fotoğrafları ne zaman etrafa dağıttığını farketmiyordu bile..

Ve evet.. Artık Edgar, Colette'in anlattığı kısa brawler şeylerini biraz da olsa dinlemeye başlamıştı. Colette de bilerek -her ne kadar aksini çok istese de- arkadaşını bıktırmadan, yavaş bir şekilde anlatmaya alışıyordu. Biraz da olsa konuşacakları birkaç konu bulmak güzeldi. Ama yine de her gün brawler dinlemek de fazla eğlenceli değildi. Bunun yerine konuşulacak başka bir konu bulmaya karar verdi, en azından deneyecekti..

"İyi günler dilerim!!"

Müşteri kapıdan çıkıp uzaklaştı uzaklaşmasına ama peşini en az on kadar başka müşteri takip etti. O gün öğle arasına kadar muhabbet edemeyecekleri anlaşılmıştı. Edgar'ın ne düşündüğünü sormadı ama kendisi saat 1'i bekleyemeyecek kadar sabırsızdı. Müşterilere yardımcı olurken ilk defa fazla fazla içi sıkıldı.

Yalnız Değil  (Brawl Stars) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin