Rüyadan devam..
"Umut gel buraya! Umut sana gel dedim. Aç şu kapıyı."
Efdal'in Umut'a bağırmasıyla ben de ona belki bi umut diyerek bağırdım.
"Efdal duy beni. Burdayım Efdal ben. Lütfen Efdal duy beni."
Çırpınmam, bağırmam hiçbir işe yaramıyordu. Umut yine yapacağını yapmıştı. Ve biz yine onun oyuncaklarıydık.
Bir süre kurtulmak için çırpınırken Umut'un sesi geldi bu sefer. Kapının önüne o da gelmişti.
"Efendim abi? Ne oldu?"
"Umut oyunu kes ve aç şu kapıyı."
Efdal bunu söyledikten sonra Umut'un ses tonu kalınlaştı ve biraz daha sinirli bir şekilde cevap verdi.
"Hayır abi. Bunu asla yapmayacağımı biliyorsun. O odanın neresi olduğunu biliyorsun."
Ne demek bu odanın neresi olduğunu biliyorsun? Ne önemi vardı buranın? Bir dakika, yoksa bu duvardaki tablolar..
"Umut kes şunu. Bu durumda sana inanıp da bu odayı açtırmadan bir yere gitmeyeceğim."
Umut Efdal vazgeçmeyince sesini yükseltmişti.
"Abi uzatma işte. Bu konuda ne kadar kötü olabileceğimi biliyorsun. O odanın açılması bile benim canımı ne kadar yakıyor haberin var mı senin? Hala onun kokusu var orda. Buna rağmen o kapıyı açmamı isteme benden."
Onun kokusu mu? Ne?
Bu sözlerden sonra Efdal'in sesi sanki biraz yumuşamış gibiydi. Burda her ne olduysa sanırım onu vazgeçirecek kadar büyük bir olaydı. Ama bu şu an benim aleyhime işlemiyordu.
İyi de ya Efdal ona inanırsa? Hayır, kahretsin Efdal hayır. Sakın ona inanıp da vazgeçip gitme.
"Bak Umut, yaşananların ben de farkındayım ama sırf sen Ece'yi hatırlamak istemediğin için ben burdan gitmeyeceğim. O kapıyı her ne olursa olsun açacaksın. Unutma, sana güvenmiyorum."
Ece mi? Ne yani bu duvardaki resimlerde olan kız o mu? İyi de kimki bu Ece? Umut neden onu hatırlamak istemiyor?
"Abi sana olmaz dedim. O odayı tekrar açmayacağım. Sana o gün de söylemiştim bunu. Bu oda bir daha açılmamak üzere kapandı ve bu hep böyle kalacak. Ben yeniden acı çekmek istemiyorum."
Hayır, bu çok inandırıcı. Olamaz. Efdal kalbinin yumuşamasına izin verme.
"Efdal inanma ona. Efdal lütfen inanma. Burdayım ben. Lütfen duy beni. Lütfen.."
"Umut sana olmaz dedim. Aç şu kapıyı."
"Abi Rüya için ben de endişelendim ama sen de beni anla. Benim yerimde olsan sen açabilecek miydin? O odadaki Rüya olsaydı bunu yapabilecek miydin? Sevdiğin için buna katlanabilecek miydin? Rüya'ya olan aşkın onu hatırladığın için senin canını yakmaz mıydı? Bak abi ben de Rüya'yı sevdim. Onu neden kaçırayım?"
Bunu demesiyle beni duyamayacağını bilsem de son gücümle bağırdım.
"Hayır Efdal lütfen inanma ona. Yalan söylüyor Efdal!"
"Bak Umut sen de beni anla.-"
"Sen beni anlamak için uğraşıyor musun ki abi ben seni anlamak için uğraşıyım? Bir an olsun aklından benim canımın ne kadar yanacağı geçiyor mu? Hayır. O zaman hiç zorlama abi. Bu oda asla açılmayacak."
Kahretsin. Efdal sen buna dayanamazsın ki. Efdal lütfen inanma. Yalvarıyorum sana.
"Bunu bilmiyorum.. Tamam... Ama şunu unutma. Bu sana güvendiğim anlamına gelmiyor Umut. Eğer elimde herhangi bir kanıt olursa sana acımam. Unut bunu."
![](https://img.wattpad.com/cover/189796579-288-k102122.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFDALYA
General Fiction"Burada kimse yok ki Rüya." Can'ın sesini duyduğumda bunu çoktan fark etmiştim. Ama daha 1 saniye önce ordaydı. "Ama daha şimdi oradaydı. Nereye gitti ki?" Omzuma değen ellerle ani bir ürkmeden sonra ellerin sahibine döndüm. "Canım bak orada kimse...